seniorkhan

charles bukowski'nin öykülerinden biri.

(bkz: kasabanın en güzel kızı)

-trajik yüzüm. bazı kadınlara çekici gelir.

ne olursa olsun benim yuvam bir şekilde beni içine çekiyor bağlama büyüsü mü yaptın ne yaptın zall 10 dan fazla kez bırakmışımdır 5 den fazla kez de başka sözlüklere geçiş yapmışımdır ekşi dahil sonunda it gibi geri döndüm uludağa bakın en basitinden buradaki yetkililer modlar ve çoğu yazar saf değil ama kurnaz da deģil arkanızdan iş çeviremezler çevirmezler samimi bir ortamı hoş bir yeri var bende nereden bulaştım buraya ya sigara gibi meret bırakılmıyor.

Şarkıyı okuması Düşünüldüğü kadar kolay değildir.

Seni sevdiğimi göreceksin sevmediğim zaman,
çünkü iki yüzüyle karşına çıkar hayat.
Bir sözcük sessizliğin kanadı olur bakarsın,
ateş de pay alır kendine soğuktan.
Seni sevmeye başlamak için seviyorum seni,
sana olan sevgimi sonsuzlaştıracak
bir yolculuğa yeniden başlamak için:
bu yüzden şimdilik sevmiyorum seni.
Sanki ellerindeymiş gibi mutluluğun
ve hüzün dolu belirsiz bir yarının anahtarları
hem seviyorum, hem de sevmiyorum seni.
Sevgimin iki canı var seni sevmeye.
Bu yüzden sevmezken seviyorum seni
ve bu yüzden severken seviyorum seni.

"tanrı belki gözlerini aldı ama tüm insanlığın kalbini ona verdi" demiş hazreti pavarotti...

Kardeş bu ülkede vatandaşlar daha neye tepki verecek ben anlamıyorum?

Benzine zam geliyor sus
Sigaraya zam geliyor sus
Çarşı pazara zam geliyor sus.

Ee daha nerede konuşacak bu adam. Giderinin %65i vergiye gidiyor müsaade edin de 2 cümle muhalefet yapsın yeter da.

vatanımızın kurtarıcısı ve cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder atatürk'ün selanik'te doğduğu ve çocukluk yıllarının bir kısmını geçirdiği evde yaşanan restorasyon rezaletidir.

atatürk'ün doğduğu müze evin tarihi dokusu bozulmuş.
eşyalar değiştirilmiş,

salona şöyle rengarenk puf koltuklar koymuşlar;
görsel

hatta ahşap olan merdivenlere alüminyum trabzan küpeşteler takılmış.
görsel

evi son olarak ziyaret eden iyi partili lütfü türkkan şunları söylemiş;

--- spoiler ---
atatürk'ün doğduğu ev sanki bir ‘pul müzesi' olmuş. bazı eşyalar alınıp türkiye'ye getirilmiş. bunlar derhal geri taşınmalı ve ev eski haline getirilip, tarihi dokuya uygun olarak restore edilmeli. renkli pufların salonda ne işi var ? türkiye cumhuriyeti'nin kurucusu gazi mustafa kemal atatürk'ün doğduğu ev bu görüntüden kurtarılmalı.
https://www.yenicaggazete...syon-rezaleti-243912h.htm
--- spoiler ---

bütün bunların sorumlusu kültür ve turizm bakanlığıdır.
zira atatürk'ün doğduğu ev bakanlığın sorumluluk alanındadır.
https://www.ktb.gov.tr/TR.../selanik-ataturk-evi.html

Daha önce de yazdım yeniden anlatayım.
bilale anlatır gibi anlatıyorum, iyi okuyunuz...

çanakkale savaşlarında 57. alay mevcudu 5800 kişidir.

57. alay dediğimiz kuvvet, esasen yedek kuvvettir ve gelibolu yarımadasındaki bigalı köyü'nde konuşlandırılmıştır.
ammavelakin düşman kuvvetlerinin çıkarmasını haber alan yarbay mustafa kemal, emrindeki 57. alayı kendisine herhangi bir emir tebliğ edilmemesine rağmen harekete geçirmiş, daha önce balkan savaşları sırasında görevli olduğu ve çanakkale savaşlarından 3 sene evvel dersine çalıştığı bir coğrafyada neler olacağını hesap etmiş ve çıkartmanın kilit noktası olan conkbayırı'na intikal etmiştir.

yarbay mustafa kemal ile birlikte conkbayırına gelen 57. alay 3 tabur ve bir dağ bataryası olmak üzre 3000 mevcutludur. alayın geri kalanı bigalı köyünde kalmıştır.

mustafa kemal'in öngörüsü ile conkbayırında düşmanı karşılayan ve şaşkına çeviren 57. alayın 3000 mevcudunun 2/3'ü conkbayırında şehit düşmüştür.

alayın bigalı köyünde kalan diğer mevcutları keşan'da konuşlandırılmış, ardından çanakkale savaşının bitimi ile birlikte galiçya cephesine gönderilmiştir.

elde kalan mevcudunun yarısını da galiçya cephesinde şehit veren 57. alayın mevcudu bolşevik devrimi ile birlikte kapanan galiçya cephesinin ardından sadece 1100 kişiye kadar düşmüştür.

bir süre cephe gerisinde eksikleri giderilen 57. alay daha sonra 15. kolordu emrine verilmiş, önce sina cephesi, ardından da filistin cephesine yollanmıştır.

filistin cephesinde megiddo muharebeleri esnasında da hain arapların da ihaneti ile pek çok şehit vermiş, sadece 260 kişi kalmış, bu son kalan 260 kişi de ingilizler tarafından esir edilmiştir.

aslında hain arap köpekleri 57. alayın son kalan neferlerini katletmek istemiş, ingilizler ise bunun askeri kurallara aykırı olduğunu söyleyerek buna müsade etmemiş, çanakkale savaşından kahramanlıklarını bildikleri 57. alaya düşman olmalarına rağmen gerekli saygıyı göstermişlerdir.

şimdi yukarıdaki cahil akitin iddia ettiği üzre, "ben size savaşmayı değil ölmeyi emrediyorum" diyen mustafa kemal 57. alayda sağ kalan tek kişi değildir.

bir kez olsun conkbayırına, gelibolu milli parkına giden her vatan evladı 57. alayı ve conkbayırı destanlarını bilir.

ayrıca, 57. alay çarpışırken, yarbay mustafa kemal de şiddetli çarpışmanın tam ortasındadır.
karargahta falan değildir.

hatta bu çarpışmalarda mustafa kemal'in göğsüne şarapnel gelmiştir.
görsel

sizin gibi türk düşmanlarını gelibolu'da hiç göremedim yıllardır.
anca iftira, anca karalama...

------------------
------------------
ben 42 yaşındayım.
çanakkale cephesinin her noktasını yıllarca karış karış gezdim.
sakarya mevzilerini, bu milletin makus kaderinin değiştiği mangal dağı'nı, çal dağı'nı karış karış gezdim.
keza 26 ağustos büyük taarruzun yapıldığı kocatepe'yi, afyon'u, çiğiltepe'yi, tınaz tepe'yi, sincanlı ovasını karış karış gezdim.
daha evvelini, büyük taarruz öncesi ikmal yollarını, yani zafer yolu'nu şuhut dağlarından kocatepe'ye kadar karış karış gezdim.
dumlupınar'ı, zafertepe çalköy'ü, bu muharebelerin yapıldığı noktaları ve dahi uşak'ta general trikupis'in esir alındığı noktaları tek tek gezdim ve yaşadım.

o yüzden burada kimsenin mustafa kemal'e, o'nun silah arkadaşlarına ve neferlerine saygısızlık yapmasına müsade etmem, edemem...

şimdi siz 17 senedir zafer kazandık zannediyorsunuz ya.
öyle zannedin bakalım ne olacak?

arkadaşımız daha toy, şimdi onu savunuyor ya, kesin şimdi bana verir kafasında. ama aklı hiç basmıyor ki..