çok doğal bir sonuçtur.
dağdan indirip misafir etmek izin vermek gelin medeniyetin tam ortasında savaşalım demekti zaten; öyle de oldu. tüm nefret kin bölücülük taksimde akıyor şu an. yakanda onlar yıkanda onlar taksimi yakanda onlardır. en azından dağda doğal ortamlarındaydı herifler gerillayık deyip dolanıyorlardı şimdi aldık aramıza gel beraber bölelim dedik adamlara eee? anlaşılamayan ne?

durumun vehametini anlama çabasıdır.
kimisi zevk içi yapıyordur*

denk gelmemiştir.
tedbirli her türlü cesaret özelliğinden uzak kafası rahat insandır.
bırakın vurmasın, bırakın yaşasın adam.

moronda desek, bi sus deyip başımızdanda savsak,
mecburi durumlarda iki çift laf etmeye çalışırken sıkıntıdan patlasakta düşününce;

ben ağlarken o gülüyor, ben sabahlarken o uyuyor, ben korkarken o huzurlu,
ben koşarken o yürüyor, ben isyan ederken o televizyon izliyor,
ben düşünüp düşünüp kafayı yerken o çoktan yemeğini yemiş bilgisayar başında facebuku bilmemnesi geziyor,
ben ölememenin verdiği kahırla debelenirken o bana boş gözlerle bakıyor.

o mutlu ve memnun, eleştirmek ne hadd.

(#20000367)kukla farkıdır.
herşey var: eleştiri, mizah, akıcılık okurken düşünme düşünürken pohpohlama yüzde beliren ince çizgilerle kendisini gösteren gülümsemeler, içten tebrik mesajları (ama içten, kafa sesimde)
okumaya doyamıyoruz kukla.
haydi kızlar sözlüğe.

hemşirelik lisesinde okuyan bir arkadaşımın hastanede stajerlik yaptığı sıralarda yanına gittim. başka bi arkadaşıyla konuşuyodu.
yanlarına gittim selamlaştık falan konuşmaya devam ettiler.
(arkadaşımın arkadaşı) -çok büyüdü sinirlerim bozuluyo
(arkadaşım)+ağrısı falan var mı?
-hayırda giderek büyüyo
+e aldırsana
-yok ya düşmesini bekliyorum

(ben bu sırada hala kafamı guguklu saat gibi sağa sola ikisi arasında çevirirken arkamızda duran doktor:
**ben gideyim siz rahat konuşun deyince ve benim noluyo haykırışımla,

-sessizlik-
-kahkahalar-
konu kızda çıkan amansız siğillermiş.
hani kızda siğil çıkmış kızda öyle anlatınca doktorda yanlış anlamış
kız öyle konuşurken hani düşsün falan diye..

--spoiler--
bak demiş hastayım hastayım dediniz şimdi ne oldu
--spoiler--
*
(o an komikti ama şimdi anlatınca böyle şey olduda)

bir cem karaca şaheseridir.
o gitarın sesiyle elbette bir gün bize seneeler diye çığırttıran şarkıdır.
bu sese öyle çok alışmışımki ne zaman cem karaca mırıldansam elim ayağım ayrı oynuyo. sesiyle tavırlarıyla hareketleriyle tarihe kazınan efsane isimdir cem karaca.

gezi parkı olduğu gibi kalsın, ağaçlar kesilmesin doğa zarar görmesin, türkiye dikta yönetiminden kurtulsun; evet. ama yıllardır türk düüşmanlığı yapan alman başbakanı olmasan destekleyen, chp olmasın, bdp olmasın, bölücü örgütler olmasın yandaşlar. işte o zaman iyi olan emel çıkarcılığa çıkar. kullanamasınlar, kullandırtmayalım.

inançlı direnişçi. burda olunca saygı görür suriyede olunca terörist.

neler götürdüğünü bilmeyen insandır. düşünmüyordur.
o kadınların kimisinin sesi çıkıyorda ya susup kenarda oturanlar. bununla yaşamaya çalışıp bir ömür acı çekenler. özgüveni elinden alınıp yerle bir edilenler.. onlar yaşamıyorlar.

e yaşadık yaşadıkda daha ne? demenin sigarayı yedirtecek kadar iyi anlatan şarkının adıdır.

duyduğuyla yaşayan vatandaştır. kemalist versiyonlarıda vardır. hayatı yaşamadan öğrenmeden okumadan araştırmadan bi yerde bişey olurda söz söyleyebilmek için ondan bundan dinleyenlere özgüdür. bunların sadece git yap et diyen emir erleri olanlarıda vardır ki onlar tehlikelidir.

mesajı tekrar okumak için bir işaret olduğuna inandığım durumdur.

her şarkısını hissederek söylediğine inandığım, yegane sanatçılardan. iyi oyuncu iyi müzisyen iyi ses iyi insan iyi..

mübalaa ile çok yazdığını anlatmayı ifade eden sözdür.
kalemde mürekkepte kalmadı uçta. ne bakkala gidecek para ne çöpte az içilmiş bi izmarit. düşün düşün düşün..
400 yıldır yazıyorum.
uçtuğum geldiğim diyarlardan insanın içine bakıyorum. hergün biraz daha ileri koşmaya çalışırken hergün aynı yerde tıkanıyorum.
hani yürürken yorulurya insan ben yürürken düşünüp düşünürken yoruluyorum.
o yolların bitecek olma şartı tüm fizik yasalarından nefret etme sebebim.
dönüp duruyorum aynı yerde.
yitirilmişlikler, korkular.. anılar acısıyla tatlısıyla.

anlatamadıklarımızla dilimizin ucunda çıkmayı bekleyen sözcükler.
yalandan kahkahalar.
anlatmak isteyipte dinleyenin gözlerindeki acımaklı ifadeden korkma hissi.

sigaraya başlamaktır belkide.
dörtyüzyıl dır yazmak; anlatılacak hiç bir şeyin olmadığı saçma sapan bir başlıktır.

bi monitörün arkasına saklanıp yazmaktır.
burada bile korkmaktır.

insanın içindeki nefretin dinmesiyle girdği bunalımdır. kızamamaktır. alışmaktır.
konuşuyorum işte. ne dediğim belli değil ne yazdığım. dilim ayrı elim ayrı kulağım ayrı.

çok güzel anlatır.http://www.youtube.com/watch?v=jMTREvmZVYg

şişe çevrilir şişenin bir ucu size bir ucu en kıl arkadaşınıza döndüğünde..
(kıl arkadaşta hınzır bir gülümseme) (bkz: swh)
-ama bak..! sınır aşmayalım şimdi. neyse. ne sorcan?

huzur olmadıktan sonra para altımda yatak tuvalette tuvalet kağıdı üstümde kıyafet olsa neye yarar diyen kadındır.
parayı ve hırsı ruha vurulan zincirler olarak gören kadındır.
kadınlar genellikle acze düştüklerinde böyle düşerler önce elinden tutmasını bilecek erkek bulunmalıki kalktığında paradan daha değerli şeylerin olduğunu öğrenebilsin.