bugün

sevdiği entry'ler

üstteki yazara bir kitap alıntısı bırak

" çevremdeki bütün maddeler benimle aynı maddeden yani benim gibi sakil bir acıdan yapılmıştı. dünya o kadar çirkindi, dışımda, masanın üzerinde şu kirli bardaklar, aynanın lekeleri ve patron kadının şişman sevgilisi... dünya'nın varoluşunun kendisi o kadar çirkindi ki kendimi yakınlarımın yanında gibi rahat hissediyordum. "

Sartre - bulantı.

gerdek gecesinde sevişmek zorunda mıyız

Tabiki hayır oturup 2 el batak atacaksınız.

hangi genetik özelliğinizi değiştirmek isterdiniz

Daha az kıllı olmak isterdim baş edilmiyor gerçekten.

uzun süren bir dostluğun bitmek zorunda olması

illaki bir sebebin olmasına gerek yoktur. zamanla karşı taraf ya da sen değişirsin. hatta değişime bile pek bir gerek olacağını düşünmüyorum.

ortak zevkler çoktan bulunmuştur ve heves giderilmiştir. üzerine konuşulabilecek tüm konular defalarca muhabbetin gidişatını belirlemiştir ve artık tükenmiştir. bir araya gelindiğinde eski tat yakalanamaz, internet üzerinden aranızdaki mesaj diyaloğu seyrelir.

ve sona yaklaşılır. zamanında ''kardeşim'' dediğin adamla yollarının ayrılışı her ne kadar uzun vadede ''sevgiliden ayrılmak'' dan bile daha çok koyabilse de, olayı aşırı dramatize etmeye gerek yok. birinin sizin hayatınızda kalıcı olacağı yanılgısı kuşkusuz ki bir insanın ulaşabileceği en yüksek aptallık seviyelerinden biridir.

en takıntılı olduğunuz yıllar

şu anda 2009 ve 2018 takıntılarım var. o seneleri bayağı düşünüyorum ve özlüyorum.

hayat pahalılığın abartıldığı gerçeği

kuryelerin akın akın sipariş taşıdığı, kafelerde herhangi boş bir masanın bulunamadığı, herkesin elinde son model kapitalist aygıtların dolaştığı bir ülkede abartılması bir hayli gülünç. bu durumu tetikleyenlerde günümüz aptalları namı diğer ülkesi hakkındaki sıfır bilgisiyle batıyla aynı refah düzeyine ulaşmayı hayal eden, bu hayallerinden ötürü reise etmediği hakareti bırakmayan türk gençliği.

hep yek 3

hep yek 3

Şimdi bizim enteller kalkar abi belden aşağı yok güldürücem diye birinci sınıf küfür bilmem ne diye saçmalarlar. Emeğe saygısızlık en çok bu entellerin başının altından kalkıyor. Güzel olmuş emeğe sağlık.

hep yek 3

enteller doluşmuş filmi eleştiriyor. önce emeğe saygı göstermek lazım. herkes sizin beğeninize uymak zorunda değil. biz seviyoruz, gidiyoruz, izliyoruz. devamını da bekliyoruz.

hep yek 3

yerli sinema eserlerinin özellikle son dönemde bu kadar fazla olması sevindirici. kimsenin oscar alma hedefi yok zaten. sinema eğlence işidir. herkes hangi tarzı seviyorsa ona gider.

hep yek 3

bence gayet iyi bir ikili oluşturdular. yeni bir kemal sunal-halit akçatepe adayı olabilirler.

hep yek 3

birincisini sevdik. ikincisine bayıldık. bakalım üçüncüsü nasıl olacak? serinin devamını da bekliyoruz.

hep yek 3

22 şubatı sabırsızlıkla beklememize neden olan türk komedi filmi. hadi ama arık. gelsin şu 22 şubat. özledik bizim elemanları.

hep yek 3

adamlar başarılı bir seri yakaladı ve devam ediyorlar. güldürmek gibi zor bir işi iyi kotardılar şimdiye kadar bana kalırsa.

hep yek 3

Yönetmen koltuğunda Özgür Bakar’ın oturduğu komedi türündeki filmin kadrosunda Gökhan Yıkılkan, inan Ulaş Torun başrollerde. iki kafadarın başından geçen maceralar anlatılıyor. bu yönüyle biraz salak ile avanak filmine benziyor.

hep yek 3

bu filme sevgiliyle değil kankalarınla gideceksin. daha bir zevkli oluyor harbiden.

hep yek 3

son zamanlarda komedi piyasası sinema salonu ve yapımcılar arasındaki kavgadan zarar gördü. bu adamlar bu kavgaların gölgesinde bizleri güldürmeye uğraşmışlar. iyi de yapmışlar.

priapizm

kangrene dönebilir. bu yüzden aspirasyıon gereklidir. iki yandan delip hortumla dışarı kan akıtırlar. sıka sıka, eze eze. işe yaramazsa içeriye bir ilaç enjekte ederler. bu sefer hem yanar hem limon gibi sıkmaya devam ederler. taşla eziliyormuş gibi olur. bir erkeğin çekebileceği en büyük fiziksel acılar içerisinde ilk sıradadır.

bazı antidepresanların yan etkileri arasındadır. çok nadir görülen yat etkiler arasında olduğu için doktorlar fazla iplemez. örneğin, risperdal. ancak, başınıza geldiğinde vaka olursunuz ve doktor not düşüp bir yerlere yazar "malzeme adlı hastada bu yan etki görülmüştür" diye.

aspirasyondan sonra kaybettiğiniz kandan dolayı başınız döner. dizlerinizden kasığınıza kadar mosmor ve hissiz bir şekilde haftalarca gezersiniz. içinizi "ulan, ya bir daha kalkmazsa" korkusu sarar. artık ümidi kesmişken bir sabah, sabah ereksiyonuyla uyanınca dünyalar sizin olur. şükredersiniz ve bir daha o risperdal denen illeti evinize bile sokmazsınız.

500 mt için 435 tl alan taksici

500 metre yol için müşteriden 435 tl alıp olay kaydedilip şikayet edildiğinde " ıh mıh taksimetre bozuk " ayaklarına yatandır. taksimetre bozuksa mantığın ve vicdanın da mı bozuktu . şikayet edilmesen işler yolundaydı ama değil mi !..

görsel