Fran sinatra- l.o.v.e

Kimine göre aşk imkansızdır ulaşılmazdir .kimine göre aşk yanıbaşında ya da bir telefon kadar uzaktadır. Aşk bambaskadir herkeste ve herkesten farklıdır.

Buyuk ihtimalle karşısında ki erkekle alaklı bir sorun yaşamaktadır. Ona güvenemiyor olabilir, ya da hiç ihtimal vermediği o bana bakmaz dedigi kişi ona bakmış olabilir bu ve bunu gibi hakkında bir cok varsayım üretilebilecek olan kız tipidir.

Her seyi bitirdiğimde o çok üzüldü sarhoş bir halde beni aradı ama ben o telefonda konuşurken uyudum.
Not: kurgu değil gerçektir.

Gun batımında denize vuran kızıllık ve denizin uzerinde bir kuş.

Hiç tanımadım insanlarla konuşmak ve gülmek istiyorum. Garip bir ruh hali sanki çöküntüye uğramışım ve çevremdeki insanlar yerine tanımadıklarım yardımcı olacakmış gibi.

Para dışında her şey.

Kötüye kullanılmadığı sürece sözlükte yazarlar arasındaki iletişimi sağlıklı şekilde geliştirebilecek olan kampanyadır.

Her nedense Bana Nazım hikmet'in hoş geldin kadınım şiirini hatırlatan bir başlıktır.

hoş geldin kadınım benim hoş geldin
yorulmuşsundur;
nasıl etsemde yıkasam ayacıklarını
ne gül suyum ne gümüş leğenim var,
susamışsındır;
buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim
acıkmışsındır;
beyaz ketenli örtülü sofralar kuramam
memleket gibi yoksuldur odam.

hoş geldin kadınım benim hoş geldin
ayağını basdın odama
kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi
güldün,
güller açıldı penceremin demirlerinde
ağladın,
avuçlarıma döküldü inciler
gönlüm gibi zengin
hürriyet gibi aydınlık oldu odam...

hoş geldin kadınım benim hoş geldin.

"Aşık olamamak diye bir şey yoktur aşık olunacak kişi yoktur." derler bizim oralarda.

Nurettin rençber- yadımda sen.
Nurettin rençber- sus.
Ahmet kaya- hep sonradan.
Ahmet kaya- mahur beste.
Neşet ertaş- ahirim sensin.
Neşet ertaş- niye çattın kaşlarını.

Genellikle market dolaplarından kola veya sıcak yaz günlerinde içinizi ısıtacak meşrubatlar için yapılabilecek harekettir.bir rivayete göre arkada kalanlar daha soğuk olur derler çünku arkada olur ve kimse onları almazmış.ama herkes böyle düşünürse ne yapacağız sorusunu akıla getirebilecek olaydır aynı zamanda.

Oasis- stop crying your heart
Dinlenilesidir.

Göte giren şemsiye açılmaz. zorlamanın anlamı yok yani

system of a down- chop suey

aerosmith- dream on

nathalie cardone- hasta siempre

güzel şeydir. zamanla atlatılır. sonra konuşmaktan sıkılır ve aramayı bırakırsın

nasıl yaptı bunu ? ilk gün ki heyecanları yaşarken birimiz nasıl yok etti diğerimizi. şimdi sayıp dökmelere yer vermedim bu bitirişte; bu yüzden midir bilmem ağzımda ki bu acı tat . olmuyor bazen ne yaparsan yap olmuyor bitmiyo yada başlamıyo tekrar.

seni bir buruklukla hapsediyor içinde ki boşluklara. ama hangi boşluklara ?
soğuk izbe daha önce kimsenin korkudan inemediği en karanlık noktaya hapsetti beni. bu boşluk öyle bir boşluk ki iyice kayboluyorum.

bitti demekle bitebilir mi ki ? yaşanmamışlıklar varken bitebilir mi ?
kim bitirdi ? belki de yaşadığımız hayat sadece tanrının bizi kullandığı bir oyun . neden olmasın .. Kararları sen vermiyorsun . karşınd ki istemediğini ama verdiğini söylüyor peki inanıyor musun ? kararsız mısın ? bende öyle .

ya şimdi ya hiç denilen bir andı bu yaşadığım . ya içimdekileri az da olsa dökecektim her saçmalığa rağmen . ya da her dakika beni içine hapsettiğin boşluğun soğuğu aşkımızdan geriye kalan izleri işleyecekti derimin altına.

Seni, anlatabilmek seni.
iyi çocuklara, kahramanlara.
Seni anlatabilmek seni,
Namussuza, halden bilmeze,
Kahpe yalana.

Ard- arda kaç zemheri,
Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu.
Dışarda gürül- gürül akan bir dünya...
Bir ben uyumadım,
Kaç leylim bahar,
Hasretinden prangalar eskittim.
Saçlarına kan gülleri takayım,
Bir o yana
Bir bu yana...

Seni bağırabilsem seni,
Dipsiz kuyulara,
Akan yıldıza,
Bir kibrit çöpüne varana,
Okyanusun en ıssız dalgasına
Düşmüş bir kibrit çöpüne.

Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin,
Yitirmiş öpücükleri,
Payı yok, apansız inen akşamlardan,
Bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene,
Seni anlatabilsem seni...
Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır
Üşüyorum, kapama gözlerini...

Ahmed ARiF

müzeyyen senar- mehtaplı gecelerde.

"zaman durduralabileceğini düşünmediği bir imgeydi benim için ta ki seninle karşılaşıncaya kadar.