cumhuriyetin ilk yıllarında din elden gidiyor nidalarıyla şehit edilen kubilay ve günümüzde laik düzeni korumak adına düşüncelerini kalemine aktaran ve bu yüzden bazı kesimlerin hedefi olan, kimileri şehit edilen ve ne hikmetse faillerinin akıbetini pek bilemediğimiz aydınlardır.
çılgın laikler dinin herşeye alet edilemeyeceğini bilmektedirler.
biz ve bizim gibi çılgınlar bu ülkeyi "ya vallahi kötü bir niyetimiz yok bakın özgürlük vs" diyerek başka dertlerin peşinden koşup sonra da bizi paranoyaklıkla suçlayan topluluğa tekmeyi gün gelip basacak çılgınlardır.sabrımız yanlış anlaşılmasın.bizim sorunumuz türbanı hakkaten dert ettiği için değil bunun üstünden oy kazandığı için destekleyenlerledir.kapıdan içeri girmeyen türbanlı öğrencilere destek verip kızını amerika da okutanlarladır.bizim sorunumuz din ahlak namus deyip eşitlik deyip karısını dövenlerledir.bizim sorunumuz aile içi meseledir karışamayız deyip baskıdan sonra kıvıran sorumlularladır.bizim sorunumuz anıtkabir ziyareti ile ilgili orada sap gibi dikilmeye gerek yok diyenlerledir.çocuklara dağıtılan trafik kitaplarında trafik kazaları allahın takdiridir diyenlerledir.9 yaşında kızla 13 yaşında erkeğin evlenmesinin uygunsuz olmayacağını düşünenlerledir.bizim sorunumuz aynı zamanda başbakanlık konutunda tarikat şeyhlerine yemek verenlerledir.bizim sorunumuz din sömürücülüğü yapıp israf haram olmasına rağmen çırağan sarayında oğluna yüzlerce milyarlık düğün yapanların samimiyetsizliğiyledir.bizim sorunumuz kısa etek giyen kızları döven zihniyete göz yumanlarladır.bizim sorunumuz anıtkabire put deme cüretini gösterenlerledir.bizim sorunumuz bu ülkeyi kaç şehit vererek kazandığımızı unutup parça parça satanlarladır.bu ülkeyi pazarlamaktan gurur duyanlarladır.bizim sorunumuz özgürlük eşitlik demesine rağmen başı açık kızlarımıza hayat kadını gözüyle bakanlarladır.bizim sorunumuz emekli kuyruğunda ölenlerin başbakan tarafından kovulan milletin efendisi olan köylülerin sorunudur.bizim sorunumuz din devlet muhafazakarlık ayağı yapıp avrupanın kapısında yatanlarladır.ırak a asker gönderebilmek için uğraşanlarladır.islami kesime göz kırpıp müslüman bir ülkeye karşı mehmetçiği hristiyan ordusunun yanında savaşa sokabilmek için kendini yırtan zihniyetin samimiyetsizliğiyledir.bizim sorunumuz pkk lılara cenaze töreni düzenleyenleri,pkk terör örgütüdür diyemeyenleri görevden alamayanlarladır.bizim sorunumuz atatürkü kullanıyorlar laiklik diye kıçlarını yırtıyorlar deyip mustafa kemal i unutturmaya çalışanlarladır.bizim sorunumuz yukarıda sayılanların hepsiyledir.bunun partisi politikası yoktur.biz türk halkıyız müslümanız laikiz moderniz.ne iran ne israil ne ingiltere ne amerika değil türkiye cumhuriyetiyiz.bu ülkeyi içten içten satanlar var ama bir farkımız var.siz bu ülke için ölemezsiniz bırakır gider kaçarsınız.biz kaçmayız savaşır ölürüz.ölürsekte atalarımızın ruhlarını şad eder vicdanımız rahat ölürüz sizin gibi değil.
hepimiz birer çılgınız dememe neden olan,gerekirse anıtkabir'i doldurabilecek kadar çılgın olduğumuzu herkesin bildiği,son 40 yıldır gerekli yerlerde sesini çıkarmış,akıllı delilerdir.
asla ve asla ne dediğinden haberi olmayan insancıkların seviyesine düşmeyecek kadar onurlu,yüce ve asil insanlar topluluğudur.
din düşmanı değildirler...hurafe düşmanıdırlar ve dinin insan ile tanrı arasında kalması gerektiğini düşünürler.devlet'in her dine eşit mesafede olması gerektiğini sosyal hayat için savunurlar.
kendilerini dinsiz olarak görenlere de bir yerleriyle gülerler...
Devlet yaşamında, hukukta, aile yaşamında, kültürde, eğitimde v.s. artık laiklik ilkesi ana temeldir. O;nu bu karara iten amaç dinî değil, siyasîdir. Bunun gerçekleşmesi için de önce siyasetin dinin emrinden kurtarılması zorunluydu. Mustafa Kemal henüz genç bir subayken şu kanaate varmıştı: ;Mevzuatını ve hareket tarzını Kuran;dan ve hadisten alan bir devlet, bilimin ve çağdaşlığın gerisinde kalır.
Atatürk Araştırma Merkezi;nce hazırlanan "Atatürk;ün islam;a Bakışı" adlı kitapta, Atatürk;ün islam dini hakkındaki düşünce ve söylemleri belgelerle ortaya konuluyor.
Kitapta, Atatürk;ün halka hitabelerinde sıkça, "Bizim dinimiz en makul ve en tabii bir dindir. Ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dinin tabii olması için akla, fenne, ilme ve mantığa tahakkuk etmesi lazımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen mutabıktır" dediği bildiriliyor..
din ile devlet işlerinin birbirinden ayrılmasının ne kadar doğru olduğunu tarih göstermektedir.dini bir şov aracı olarak görmek müslümanlık değildir.herkes ibadetini içinden kendi evinde yapmalı sokağa çıkıldığı vakit bilimin aydınlattığı insanlarla bir araya geldiğini bilerek kültürünü geliştirmeli,araştırmalı,örnek olmalı.ben mustafa kemal atatürk ün başlattığı bu akımın bizi bugüne kadar yaşattığına inanıyorum.dini inançlar herkes için serbesttir.fakat geçmişte bilime gavur icadı diyen zihniyet türkiye yi 1 numara olmaktan men etmiştir.bu açıdan bakıldığında dinin bilimden ayrı tutulması her zaman için bir ülkenin gelişmesini sağlar.mesela ortaçağda avrupa da papa ve kilise ön plandaydı.krallar bile kiliseyi dinlerdi.başarısız haçlı seferleri,gelişememiş toplum.fransız ihtilali oldu.avrupa ya sadece milliyetçilik değil bilim de geldi.sonucunda avrupa gelişti.araştırmalar yaptı.bizden aldıkları bilgilerle çok daha gelişmiş icatlar yaptılar.bu sırada osmanlı dine ağırlık verdi ve osmanlı nın yok olma süreci 1 ile 2 yüzyıl arası sürdü.
Ben ölürsem necip milletimizin beraber yürüdüğümüz yoldan ayrılmayacağına eminim, bununla müsterihim.
M.Kemal Atatürk.
ordu komutanı,gazi,mareşal,türkiye cumhuriyeti devletinin kurucusu,yazar.
sizin de çok tanıdığınız bir din adamımız * bir konferansta :
şu an içinde bulunduğumuz dünyada laik olmayan islam devletlerinin durunu görebiliyoruz, aslında demek istediğim bizim laikliğimiz olmasa biz iran oluruz diyenler var. hayır efendim iran olamazsınız iran ın refah seviyesinin yakınından bile geçemessiniz, o kadar zengin petrol yataklarına sahip bir ülkede kişi başına düşen gelire yaklaşamssınız bile, laik yönetim olmasa aslında türkiye ırak dahi olamaz ki gördüğünüz üzere demokrasiyi cumhuriyeti laikliği ile ayakta duran bir milletiz laik ve demokratik olmassak biz hiçbirşeyiz aslında türkiye ye yakışan da budur...
hakikaten çılgın insanlardır. bunlardan bir tanesi iki sene önce hürriyet te yalçın bayer in köşesine gönderdiği bir mektupta pendik civarından geçtiğini orada şeyhli köyü diye bir tabela gördüğünü dehşete kapıldığını, laik cumhuriyetin elden gittiğini, köy isimlerinin islami isimlerle değiştirildiğini söylemişti. halbuki şeyhli köyü 300 yıllık bir köy idi ve ismi hep aynı idi. bunun gibi birçok örneği yalçın bayer in köşesine gönderilen mektuplarda görebilirsiniz. kötüleyen arkadaşlar hurriyet.com.tr ye girip arşivden yazılara ulaşabilirler.
