şizofrenlerin kendi beyinlerinde yarattığı kişiliklerin, aslında kendilerinden bir parça olduğu göz önünde bulundurulursa, kendine aşık olma durumudur. kişi, bir kadında isteyebileceği tüm özellikleri yarattığı hayali şahısta toplar ve ona aşık olur. iki gerçek insanın arasındaki aştan pek farklı bir şey değildir de. biz de aşık olduğumuz kişiyi görmek istediğimiz gibi görür, aslında böyle biri olmadığını anlayınca vazgeçeriz.*****
kesinlikle bir noktadan sonra yoracak ve uzecektir.
kim ne derse desin sizi seven bir insanin dokunuslari, kokusu olmadan bunlari yapmak sadece kandirmacadir. her askin icinde derinlerinde cinsel durtuler yatar. yatmiyorsa da her gun buyuyen ask bir gun o duyguyu da ortaya cikartir.
gerçek olan aşkı tatmamış, ruh ikizini bulamamış, veya hiçbirşey yaşamamış kimsenin yaşayıp yaşayabileceği en güzel şeydir. tapılası bir durumdur.
ya sonrası? kiminle paylaşacaksın mutluluğunu?
hadi diyelim en yakınına paylaştın ben hayalime aşığım diye. (ki en yakınından başkası anlamaz zaten)
o da dinlemekten sıkıldı. yada tüm ilgini hayalindekine verdin diye kıskandı. (hayali aşk yaşayanın, hayali kıskanacak arkadaşı da vardır elbet). ne yapacaksın?
hadi tamam aşıksın. ama senin en mutlu anında gerçek temas yok. en acı çektiğin anında göz yaşını silen gerçek bir parmak yok. yok yok yok..
bu yokluğun sonu çok ciddi, travmatik bir durum.
hiç aşık olma daha iyi.
onu tüm gün düşüncelerinizde yanınızda taşımaktan başka, birlikte olmak için hiç bir şansınız yoksa olabilecek durumdur.
o senin arkandadır, sağında, solunda, senin bulunduğun heryerde vs. ; çünkü o senin düşüncelerinde ve kalbindedir... o senin yanında yoktur ; ama aslında o senin bulunduğun heryerdedir...
bir süre sonra gerçek dünyadan çok hayalinizdeki aşkınızla beraber kurduğunuz dünyada daha fazla yaşamaya başlarsınız ve sosyal çevrede garip karşılanan bir insan olursunuz. sonuçta bir hastalıktır ve tedavi edilmesi gerekir. en güzel tedavi yöntemi ise gerçekten aşık olunmaya değecek birisini bulup hayatı o kişiyle paylaşmaktır.
bu his narsiszm temelindeyse oto fellatio civarında geziniyorsunuzdur; üstüne bir de platonikse kendinizi soda şişesine oturarak intihar etmeye kallkmak eyleminin öznesi olarak bulmak işten bile olmayacaktır, aman dikkat..
gerçekçi insanlara ters düşecek ve onları asla tatmin etmeyecek durum. mesela -büyük konuşmak gibi olmasın da- benim için ya hep ya hiç. sevgili varsa vardır, yoksa yoktur. hayali sevgili yaratmak anlamsızdır, hayal bir dünyada yaşamak gereksizdir, zaman kaybıdır, yazıktır. ha gerçek olsun diye de gidin kendinizi olmadık insanların kollarına atın demiyorum. free takılın kısacası. ama kişi gerçekten şizofrense bir şey diyemem, yakın zamanda düzelmesini temenni ederim.
yazarın notu: hayali sevgilileri olanlar bana içerlemesin lütfen; benim bu konudaki düşüncem budur.
zihin ve yürek aynı anda çalışır daima, duygusuz düşünemez ve düşünmeden duygulanamaz insan! bu minvalde her insan hayallerine/hayallerindeki maşuğa aşıktır biraz. bileşenlerindeki farklı yoğunluklar mesabesinde yaşanır bu duygu..
kimseyi itme!
