bir ara da olsa türkiyede işid hiç sevilmedi. bu üklede müslümanlar işid i hiç sevmedi. milliyet olarak da kürtler,türkler,lazlar hiç sevmedi. sadece dinci kisveli bir kesim içinde bir kısım sevdi. koskoca ülkede taş çatlasa/patlasa/zortlasa 100.000 kişi sevdi diye "türkiyede çok sevilen işid marşı" demek alenen önyargı hastalığıdır. tedavi şarttır.
o değil de ırak ordusu, suriye ordusu, öso, ypg, gelenin geçenin domalttığı örgütün marşıdır. artık bunları geçin, lgbt'nin marşını filan söyleyin, o daha çok yakışır.
orospu çocuklarının beyin yıkama metodlarının belki de en önemlisi. tıpkı kürtçe şarkıların en iyilerinin diğer bir orospu çocuğu yığını olan pkk ve diğer kollarının propagandası için bestelenmiş olması gibi. marx, "din toplumların afyonudur" derken eksik söylemiş. müzik de toplumların afyonudur ve kitleleri peşinden sürükler. tarih boyu her millet veya her topluluk, müziği kendi çıkarları için kullanmıştır ve bu çok normaldir. örneğin; irlanda'nın özgürlüğü için verilen savaştan bahseden "rising of the moon" adlı şarkı da etkileyici ve coşturucudur. irlanda gençliği gururla karışık hüzünle dinler.
gelelim marşa. asıl adı "dawlatu'l islam-u qamet" olan bu marş, ışid'in içinde sağlam müzisyen ve aranjörlerin olduğunu gösteriyor. ışid de tabakalardan oluşuyor demek ki. bunlar kalburüstü ve nitelikli kesim belli ki. arapça "nasheed" olarak bilinen müziksiz ezgiler içinde en etkileyici olanlardan biri. özellikle kınından sıyrılan kılıç sesi çok etkileyici olmuş. bunu dinleyip, gaza gelen ve hayatını mahveden yurdum gençliği de muazzam bir "doğal seleksiyon" örneğidir. geberin.
youtube'a savarim yazıldığında iste daha ilginç bir görüntü ortaya çıkar karşınıza ışid'in reklam yüzü tarzı bir adam çıkar ki gerçekten komiktir. https://www.youtube.com/watch?v=bnImdNcEvSE