elbette herkes kendi insanını yüceltmeyi ve kültürünün getirdiği değerler yargılarını benimsemeyi sever. unutulmamalıdır ki, bu, dünyanın her milletinde var olan bir olaydır.
kendi güzelliğini başka insanları karalayarak göstermeye çalışıyorsan aslında bir güzelliğin de yoktur.
milliyetçilik ve ırkçılığı karıştırmamak lazım. milliyetçilik her insanda bir tutam olması gereken birşeydir. kiminin bu çorbada tuzu azdır, kiminin çoktur ama iyidir hoştur.
ırkçılık kendi insanını empoze etmek, karşı tarafı anlamamak ve nihayetinde kötülemekle büyüyen bir hastalıktır.
farklı dine, kültüre veya etnik yapıya sahip olan insanları sevmek zorunda değilsiniz. ama anlamalısınız. çünkü anlarsanız nefretin anlamsızlığını da görürsünüz.
Zannımca ırkçı bir insan müslüman olamaz. Çünkü ırkçılığı benimsemiş bir insan ancak kendi ırkının diğer insan ırklarından üstün olduğunu savunabilir. Örneğin Türk ırkını savunan birisi yalnızca Türk ırkının kutsal ve üstün olduğunu söyler ama Peygamber efendimiz(s.a.v) bir Kureyş kabilesinden gelen bir Araptı. Peygamberimiz (sav), çok yoğun biçimde bu kardeşlik ve eşitlik ilkesine dikkat çekmiş, Arabın Aceme (Arap olmayana), Acemin Araba asla üstünlüğünün olmadığını ısrarla vurgulamıştır. O'nun (sav) etkili ifadesiyle insanlar "bir tarağın dişleri gibi" eşittirler. Gibi gibi düşünüyorum
ırkçılık kadercilik olduğu için gayet de gerici bir bakıştır. çünkü senin tarafından elde edilmeyen belli özellikleri kazanım olarak görüyorsun ve bu senin hiçbir emeğin olmayan özellikleri bir tür üstlük olarak gösterip diğerlerine elinde olmayan özellikleri için baskı kuruyorsun. resmen dinci gerici yobazın milli versiyonu bu.
insanların belli kazanımları olabilir ama bu kazanımlar asla doğuştan gelen özelliklere bağlanıp üstünlük kurulamaz. eğer kurulursa o zaman bu kaderci bir bakış olur ki bunun kaynağı da yobazlıktır.