bugün
- icardi190545
- magicovento12
- sekse doymuş erkek12
- jose mourinho26
- herkesle iyi geçinmek14
- kendini bir görsel ile anlat12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar12
- dünyanın en güzel kızını tarif et10
- kuresel ikinma'nın sevgilisi14
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- xdearm9
- gizli samyelin moderatör olması8
- kemalistler 15 temmuzda ne yapıyordu19
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel24
- küresel ıkınma9
- anın görüntüsü14
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi11
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak8
- albay kemal22
- kadir mısıroğlu mezarı18
- en sevmediğiniz sözlük yazarları10
- meral akşener15
- ankarayı sel aldı25
- haysenin1210
- ey müslümanlar inananlar haydi cumaya allah yoluna8
- eksi ruyalar için diktiğim tulum12
- sarılma ihtiyacı10
- bursa8
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak14
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur13
- uludağ sözlük aktrollerinin uçurulması9
- içinde hiç'a harfi geçmeyen bir cümle yazınü19
- fethullah gülen8
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız14
- güçlü kadınların ortak özellikleri22
- yazarların en sevdikleri diziler11
- okula gidiyorum sözlük10
- gay olanları toplum niye sevmiyor12
- yazarların cinsel tercihi15
- hangi sözlükçüyü dövmek istersiniz21
- peygamberlerin yahudi olması9
- zalbert ramstein18
- bugün yaşadığınız en üzücü olay13
- şanlıurfa da damattan istenilenler listesi15
- dini eleştirmeyi dün düşmanlığı ile bir tutmak8
- elini cebine atınca en az 5000 lira olmalı14
en büyük ve en tehlikeli tembellik halidir. insanın içinden hiçbir şey yapmak gelmez.
Son derece tehlikelidir. Sırf bu yuzden cok ders kacırılır bir suru randevu iptal edilir. *
miskinler tekkesinin en büyük aktivitesi..
hayatın her evresinde karşıma çıkan devasa bir lanet, neredeyse nuri alço gazozu. (ara: üşenmek)
biz insanlar, kendi kendimize ya da başkaları tarafından verilen izin ve tatiller hariç eğer çok istisna bir durum yoksa sürekli olarak uğraş ve iş üzerindeyiz.
bu bazen dönem ödevini yetiştiren liseli genç oluyor, bazen telefon faturasını ödemeye giden amca, bazen güne gelecek misafirler için börek yapan teyze, bazen de gecenin köründe karnı acıkan ve yemek yemesi gereken ben.
misyonlarımız, eylemlerimiz bambaşka ama hayat sürekli akıyor, yaşam yapılanlarla anlam kazanıyor. işte tam bu esnada, sanki içtiğimiz suya biri ilaç atıyor ve biz ne koltuktan kalkmayı beceriyoruz, ne de uyanmaya takat buluyoruz.
üşenmenin, bu kadar dış destekli ve planlı olmasını düşünmem, biraz da 'ama ben üşenmek istemiyorum'dan kaynaklanıyor. yani aslında her şey sistemli ve düzenli olabilecekken, sorumluluklarımızın her birini çalışkan minik karıncalar gibi tamamlayıp huzura erecekken; o his, o lanet duygu bütün psikolojimizi, fizyolojimizi ele geçiriyor. bundan kurtulmak, bağları çözmek, kendimizi hayatın çetrefilli yollarına atmak için, sanırım sadece psikolojik olarak bu hadiseyle beynimizin arka sokaklarında delicesine savaşmak gerekiyor.
zamanında 'ben mi kronik tembelim', 'acaba insanlar da beş saat çişlerini tutuyorlar mı' diye çok kafa yordum. ama bahsettiğim gibi, işin özü tam olarak kendimde bitiyormuş. artık o telkin mi olur, yapacağın işin bitişinin hayalleri mi olur bilemem, ama durum böyle.
meşguliyet dolu günler.
biz insanlar, kendi kendimize ya da başkaları tarafından verilen izin ve tatiller hariç eğer çok istisna bir durum yoksa sürekli olarak uğraş ve iş üzerindeyiz.
bu bazen dönem ödevini yetiştiren liseli genç oluyor, bazen telefon faturasını ödemeye giden amca, bazen güne gelecek misafirler için börek yapan teyze, bazen de gecenin köründe karnı acıkan ve yemek yemesi gereken ben.
misyonlarımız, eylemlerimiz bambaşka ama hayat sürekli akıyor, yaşam yapılanlarla anlam kazanıyor. işte tam bu esnada, sanki içtiğimiz suya biri ilaç atıyor ve biz ne koltuktan kalkmayı beceriyoruz, ne de uyanmaya takat buluyoruz.
üşenmenin, bu kadar dış destekli ve planlı olmasını düşünmem, biraz da 'ama ben üşenmek istemiyorum'dan kaynaklanıyor. yani aslında her şey sistemli ve düzenli olabilecekken, sorumluluklarımızın her birini çalışkan minik karıncalar gibi tamamlayıp huzura erecekken; o his, o lanet duygu bütün psikolojimizi, fizyolojimizi ele geçiriyor. bundan kurtulmak, bağları çözmek, kendimizi hayatın çetrefilli yollarına atmak için, sanırım sadece psikolojik olarak bu hadiseyle beynimizin arka sokaklarında delicesine savaşmak gerekiyor.
zamanında 'ben mi kronik tembelim', 'acaba insanlar da beş saat çişlerini tutuyorlar mı' diye çok kafa yordum. ama bahsettiğim gibi, işin özü tam olarak kendimde bitiyormuş. artık o telkin mi olur, yapacağın işin bitişinin hayalleri mi olur bilemem, ama durum böyle.
meşguliyet dolu günler.
bir yapmak istememe durumu... ve üşenmek bile bir eylem... çok gerginim şuanda...
(bkz: üşeniyorum öyleyse yarın)
çok kötü bir hal durumu olmakla beraber, alışkanlık ve yaşayış biçimi haline gelmesi mümkündür.
bu eylemsizlik öyle fena bişeydir ki, tv kumandasını uyuyan kardeşin elinden almak için yerinden kalkamayan insana saçma bir müzik kanalında, kravatlı ve devamlı "hoyy hoyy hey ley ley" diyerek halay çeken adamları izlettirir.
öyle bir zaman gelir ki, buraya yazı bile yazmaya erinirsiniz. işte öyle bir şeydir bu şerefsiz.
baska olgularin istenmesinden dogan isteksizliktir.
ani yasamak degildir, ve pek cok defa hayat kurtarir.
ani yasamak degildir, ve pek cok defa hayat kurtarir.
çişinin geldiğini farkında olarak yatağın cazibesine mağlup olmak ve bu bağlamda rüyanda bir klozet görmek. sabah rüya tabirlerinden klozetin anlamına bakıp bunalıma girmek.
(bkz: oblomov)
tam televizyonu açmışsın, kuruyemişler, cipsler, colalar... her şey hazır. battaniyeyi alırsın, yanında da sevgilin. sarılırsın ve mutlu bir ortam.
al işte, kumanda masada kalmış...
al işte, kumanda masada kalmış...
maalesef herkesin başına gelen bir his. insanlar bu yüzden tembel oluyorlar bu yüzden çok büyük fırsatlar kaçıyor.
en kötüsü ve en tehlikelisi ise yaşamaya üşenmektir...
adana yöresine has olduğunu düşündüğüm; erinmek kelimesinin eş anlamlısıdır.
-zeynep* bu kitapları bi toplasan?
*çoghh eriniyorum, çoooh...
-zeynep* bu kitapları bi toplasan?
*çoghh eriniyorum, çoooh...
yatarken diğerntarafa dönmek üşenmektir.
çok tehlikeli bir durum ki bu sormayın gitsin.
bir miskinlik çöktü mü üzerinize o vakit dünya durmuş demektir.. yani herkes için hayat devam ederken sizin için durmuştur, başlamayadabilir.
öyle bir şey ki, şu iki cümleyi yazmak bile zor gelebilir, bırakın yemek yemekten, banyo yapmaktan falan bahsetmeyeyim.
birde bu durum kronikleşirse (bende henüz olmadı ama belirtileri mevcut) aman yarabbi!!
yani demem o ki doktor bey, kurtulmak istiyorum :((
bir miskinlik çöktü mü üzerinize o vakit dünya durmuş demektir.. yani herkes için hayat devam ederken sizin için durmuştur, başlamayadabilir.
öyle bir şey ki, şu iki cümleyi yazmak bile zor gelebilir, bırakın yemek yemekten, banyo yapmaktan falan bahsetmeyeyim.
birde bu durum kronikleşirse (bende henüz olmadı ama belirtileri mevcut) aman yarabbi!!
yani demem o ki doktor bey, kurtulmak istiyorum :((
Sizi avucuna alırsa asla kurtulamazsınız.
Üşüyen ve üşenmenin kelime kökü birbirine benziyor.
Üşüme ve üşenmenin ortak noktası:
Her iki halde insan sağlıklı düşünemez, sağlıklı ve rahat hareket edemez.
Üşüme ve üşenmenin ortak noktası:
Her iki halde insan sağlıklı düşünemez, sağlıklı ve rahat hareket edemez.
şu an bilgisayarı bırakıp masaya oturup bişeyler yazmam gerekiyor fakat yapamıyorum işte aynen bu fiildir.
hayatımı * bi fiildir.
içeriden gelen tıkırtılara kedidir kedi ibaresini kullanmaktır.
güncel Önemli Başlıklar