kral radikal bir fikir öne sürer ve sarayın eşşeğini kim güldürürse büyük bir servet alacağını, güldüremez ise kafası kesileceği şeklinde ferman yayınlamıştır.
her gelen kellesini kaybetmiş kralda iyice hırs yapmıştır. vezirlerine yok mu bu eşşeği güldürecek kimse diye sorduğunda falanca köyde namı kemal adında biri var yapsa yapsa o yapar demişler.
kral- tez getirilsin bu adam diye emir vermiş.
namı kemal saraya gelirken olayı dinlemiş kralın önünde eğildikten sonra eşşeğin kulağına gidip bir şeyler söylemiş. o da ne eşşek kahkahalara boğulmuş. namı kemal küp küp altınlarını alıp evinin yolunu tutmuş.
kral şaşkın. yahu bu gülmeyen eşşek şimdide hiç susmuyor, sürekli gülüyor. emri ile bu sefer eşşeği susturma adına ferman vermiş. yine kimse susturamamış.
kral son çare namı kemali tekrar geri çağırmış.
namı kemal- kralım bizi eşşekle yalnız bir odaya bırakın demiş.
odaya girer girmez eşşek sus pus olmuş. kral yine şaşkın. namı kemal küp küp altınları sırtlanmış evinin yolunu tutmak üzere iken kral yolunu kesmiş.
bre adam. sen ne yaptın da güldürülemeyecek bir hayvanı güldürdün, sonrada susturdun.
namı kemal kendinden emin şekilde. hiç bir şey kralım. güldürmek için eğildim kulağına benimki seninkinden büyük dedim gülmeye başladı. sonra beni çağırdınız gösterdim sustu.