bir üniversite teamülü olarak öyle yerleşmiştir ki yanında çimlere uzanma, kestirme gibi uzantıları da oluşmuştur. yıllar yılı üniversiteli imajı ile özdeşleştirilmiş olup genelde bir ve ikinci sınıflarda tercih edilir. bunun yanında kampüs geleneğinden yoksun dershane bozması üniversiteler bundan nasiplenememiştir.
bütün dünya çimleri üstünde oturulsun, tepinilsin, koşulsun, yatılsın diye yapar...
bizim ülkemizde üzerine basılmasın diye yapılır. bir de not düşülür "çimlere basmayınız" diye...
şükür kampüsler var da biz bari hevesimizi alabiliyoruz.
uludağ üniversitesin musalla taslari çevresindeki ilginç alanda yapılan ilginç eylem. uzaktan öyle abi mabed gibi ne o orda sınırlı sayıda bi kalabalık millet yatmış çevresine ayin mi yapıo la bunlar diyesi gelir insanın gider bakar bibok yoktur halbuki.
kocaeli üniversitesinde(umuttepe kampüsünde) veziroğlu kampüsünden gelecek arkadaşlarımız için yapılan binaların o eşsiz berbat görüntüsünde yapılabilen eylem.
istanbul üniversitesibeyazıt kampüsünde okuyan bir öğrenciyseniz, çimlere oturmadan önce;kafanıza şerefsiz bir papağanın sıçabilme ihtimalini gözden geçirmeniz gerekmektedir. bu yüzden pek fazla tavsiyeedilmeyen gelenektir.
edit: ha unutmadan, eğer rektörünün çimlere oturmanızdan rahatsız oluyorsa çimleri sık sık sulayacaktır. bu durumda oturmadan önce çimlerin kuru olup olmadığını test etmelisiniz. aksi taktirde oturursunuz oturursunuz ama poponuz kuru kalmayabilir.
bilmem kaç yıllık marmara üniversitesinin bütün önemli bölümlerini içinde barındıran -tıp, hukuk, eczacılık, sinema tv- haydarpaşa kampüsünde henüz geçen sene oturmaya başlamış gelenektir. ikinci öğretimlerden vakti zamanında alınan döner sermayelerin biriktirilmişleri ile yapılmıştır. özenme vesilesidir.
(bkz: marmara üniversitesi haydarpaşa kampüsü)