örgünün aöf'ten fazla farkı yok devlet memuru olmadığınız sürece özelde hep aynı işler için okursunuz. iibf mezunlarının sayısı çok fazla olduğundan ülkemizde işsizliğin en büyük potansiyelini oluşturan fakültelerin başında gelmektedir. daha çok mezunlar satış ve pazarlama departmanlarından başlayarak kendini geliştirerek yükseklisans falanda yaparak yönetici pozisyonlarına kadar yükselme şansları vardır ancak istanbul, ankara gibi üniversitelerin iibf bölümleri biraz daha rağbet görür örneğin odtü iibf ile aöf iktisat yada işletme mezununu bir tutmak yanlış olur. ancak diğer fakülteler için çok fazla örgün okumuşsun yada aöf okumuşsun diye ayrım yapılmaz. iibf mezunları genelde bes şirketleri, satın alma uzmanı, satın alma elemanı, satış uzmanı, satış yöneticisi, pazarlama sorumlusu ve muhasebeci gibi departmanlardan başlamaktadırlar. devlet memuru olmaları zordur, kpss'den en az 80, kurum sınavından da en az 80 mülakattan da en yüksek puanı almaları gerekir ancak o zaman devlet memuru olabilme imkanları vardır. mezunların büyük çoğunluğu özel sektörde çalışmaktadır.
pratikte iibf ile aynı olsa da iibf'den biraz daha fazla itibar gören fakültedir. bölümleri normal iibf bölümleri gibidir ancak bu fakültelerden mezun olanlar yada bu fakültelerde yükseklisans (master) yapanlar gerek kamuda gerekse özel sektörde daha fazla itibar görür. mevki olarak daha önemli görevler için tercih edilirler.
maalesef öğretmen olmaları çok zordur, tarih-coğrafya gibi bölümlerden mezun olanlar özel şirketler tarafından da çok fazla itibar görmez ama herhangi 4 yıllık bir fakülteden mezun olmak kriteriyle iş bulabilirler. öğretmen olmaları imkansız değil ama zordur.
öğretmen olabilmek için okunması gereken fakültedir. kpss'den yeterli puan alındığında öğretmen olunur. ancak özel sektör için fazla alternatifi olan bir fakülte değildir.
mezun olunduktan sonra pratisyen hekim olursunuz tus adıyla yapılan tıpta uzmanlık sınavı'nı kazanamadığınız takdirde pratisyen olarak hayatınızı devam ettirirsiniz ancak muayene açma hakkınız var.
mezunları avukat, hakim ve savcı olabilirler. hakim ve savcı olmak oldukça zor ve meşakkatlidir. hukuk mezunu kimseler biraz staj gördükten sonra avukatlık ruhsatına sahip olurlar ve avukatlık bürosu açabilirler. ancak bu meslek dışarıdan bakıldığı kadar güzel değildir. avukatlık büroları genelde adliyelerin olduğu bölgelerde açılır burada kiralar yüksektir, ortalama ofislerin aylık kiraları şehrine göre 1000 ila 5000 tl arasında değişmektedir. yani avukatın iyi bir isim yapması ve sürekli dava kazanması gerekir ki iyi bir geliri olmalıdır.
mezunları eczane açabilirler. ancak eczane açmanın ve o eczaneyi ilaçla doldurabilmenin de bazı kriterleri vardır öncelikle maddi anlamda durumunuzun rahat olması gerekir.
yapıları hayata geçiren insanlardır, kamuda iş bulabilmeleri imkanları vardır ancak daha çok özel sektörde inşaat şirketlerinde oldukça iyi bir gelirle çalışmaktadırlar. mimarlık bürosu açabilirler.
mühendis olarak işe başlayan kişiler branşlarına göre dağılmaktadır. inşaat mühendisi, maden mühendisi, bilgisayar mühendisi, elektrik ve elektronik mühendisi, ziraat mühendisi, makine mühendisi gibi unvanlar alırlar. yükseklisans yapanlar yüksek mühendis olarak tanımlanmaktadır. gerek kamuda gerekse özel sektörde mühendisler iyi para kazanırlar ama unutmayın bu dalına göre olur. inşaat mühendisliği bitirip şirketlerde yapı denetim veya gayrimenkul danışmanı olarak çalışan mühendisler de vardır bunların kazancı çok fazla değildir. genelde kendi bürolarını açmayı başaran ve önemli projeleri hayata geçiren inşaat mühendisleri çok para kazanırlar bunun dışında mühendis olduğu halde başka sektörlerde çalışanlarda çoktur.
günümüzün popüler meslekleri nelerdir?.
bir siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler uzmanı olarak bu konuda sevgili yazar arkadaşlara bilgi verelim birazda.
günümüzün en popüler meslekleri yazılım mühendisliği, bilgisayar mühendisliği, elektrik ve elektronik mühendisliği (günümüzde mekatronik (makine, elektrik, elektronik) mühendisliği olarak da adlandırılabilir) işte bu ve bunun gibi bölümlerdir. benim tekrar lise sona inme imkanım olsa ve bu yıl üniversite sınavından yüksek bir puan almış olsam tıp fakültesi yerine bilgisayar mühendisliğini tercih ederim. bugün özel şirketlerde yüksek mühendis olarak çalışan çoğu kişi ayda 5-6 bin lira kazanmaktadır. mühendisliği bitirmek zordur efor sarfetmek gerekir ama sonuçta değer.
Fizyoterapi ve Rehabilitasyon okumayın. sen gel ilk 20.000 e gir teyze sana gelip desin ki 'evladım 4 yıllık mı senin bölümün'. yok teyze 1+1 opsiyonlu . Bölümün adını anlatmak kabir azabı gibi. ilk tepki pdr'dir. ptt diyen var , 3 günlüğüne muş'a gitmiştim orada pdf diyen bile oldu. abartıyorum sanmayın bunları bire bir yaşadım . Bunlar kötü bölüm sananlar. bide fizik tedavi uzmanı sananlar var. onlara da uzman olmak için 6 sene tıp 4 senen uzmanlık okumak lazım demek zorundasın. teselli için olsun seninki de doktorluk sayılır diyenler var. Arkadaş doktor olmak istesek bir sene daha hazırlanır tıp okurduk. Özetle tercih etmeyin ya gidin efendi gibi tıp okuyun yada adı düzgün söylenen bir meslek
Üstteki kendini bir halt sanan böceklerin gittiği bölümdür. Bu böceklerin tek görevi öğrenmek ve ezberlemektir. Düşünme yetileri henüz gelişmemiştir çünkü o şuan nasıl popi olurum derdindedir. Etrafımda bir iki mal var öyle ve ayrıca sayın böcek bey medya tarafından yönetildiğinin farkında değil. Pis böcek.
iktisat dır . ama şöyle 4 yıllık sürecte eğer kişi yıldan yıla 3 dil öğrenıp bunları iyi bir seviyeye cıkarırsa cok iyi yerlerde iş bulabılır. eskıden mezun olduğunuz ünilerin adı önemlıydı. ama şimdi tamamen bireysel calışmayla ılgılı adam gıbı calış marmarayıda gecersın boğazıda azim etmek lazım.