büyük bölüm küçük şehir tercih edebilirsiniz gönül rahatlığıyla.
2011'in türkiye'si kurtlar sofrası yavrum. artık mezun olduğun üniversiteye götünü verip "ben rahatım abi yheaaa, boğaziçi mezununu işe almayacaklar da kimi alacaklar?" diyemiyorsun maalesef. canavar gibi olacaksın, istersen ebesinin amı üniversitesinden mezun ol, yine rahat rahat yer bulursun piyasada.
iş sizde bitiyor yani bunu demeye çalışıyorum. o allı pullu üniversitelerin adlarına, şanlarına ve kampüslerine aldanmayın.
Öncelikle iyi bir şehir tercih edin, ilk sırada tabiki her üniversitesi olmasada istanbul gelir, ama olmazsa eğer izmir, Bursa ve eskişehir tercihleri yapabilirsiniz. Eğer Bu şehirlerde oturuyorsanız bu şehirlerin dışında herhangi bir yere gitmek size zor gelecektir.
Sonraki adım iyi bir bölüm seçmek, Gerçekten 4 sene boşuna okumayın. Girin kariyer sitelerine işveren ilanlarına en azından bir fikriniz olur. Boş hayallere ve hobilere yer vermeyen akılcı davranın. Sırf mühendis olmak için boş mühendislik bölümlerinde okumayın.
Fen edebiyat tercih edecekseniz eğer sadece kimya okuyun, Bir kimya mezunu olarak iş başvuruda ve iş bulmada pek fazla sıkıntı çekmedim.ortalama altı bir üniversitede kimya mühendisliği okumak yerine belirli üniversitelerde kimya okumak daha iyidir aklınızda olsun. Tercih meselesi tabiki ama Fizik,edebiyat,felsefe,tarih gibi bölüm okuyan öğrenciler için okul sonrası gerçekten zor. Biyoloji biraz daha avantajlı.
üniversiteyi tercih edeceklerin niteliğine göre değişebilecek tavsiyelerdir...
öncelikleriniz arasında kız, ortam, boş lakırdılar varsa, siktirip tüm üniversitelere gidebilirsiniz... (bkz: hepsi aynı götün boku)
öncelikleriniz arasında, idealist kırıntılar varsa, vakıf üniversiteleri kısmen tavsiye edilebilir... (bkz: üstatlara çırak olmak) büyük bir lütuf olur...
öncelikleriniz arasında bilmek, bildiğini idrak etmek, idrak ettiğini zikredip neşretmek ve tatbik etmek varsa, yırtın o üniversite tanıtım broşürlerini ve def edin başınızdan üniversiteye girmiş ukala cahilleri...
Edebiyat seçecekseniz Sakaryayı seçmeyin. Sadece dil ağırlıklı eğitim veriyorlar ve çok ağır. Edebiyat namına pek bir şey yok. Ve mhpli hocalar mhpli öğrencileri sınıfta bırakmaz. Siyasal bir tercihiniz yoksa ya da siyasal tercihiniz onlarla uyuşmuyorsa sizi sınıfta bırakırlar. Gerçi bölüm başkanı Mehdi Ergüzel hocamız çok iyidir. Medikoda çalışanlar halden anlamaz.
üniversite tercih etmeyin bölüm tercih edin bu çok önemlidir. yani istanbul üniversitesi* olsun da bölüm fark etmez yaklaşımından uzak durun nacizane bir tavsiye.
kocaeli üniversitesini yazmayın. bologna süreci ile değişen sınav sisteminde ders vermeniz kolay değil. geçme notu 65 olmuştur. bütünleme sınavı kalkmıştır ve yaz okulu da yoktur. derslerin %30'u ingilizce olarak verilmeye başlanmıştır. kocaeli küçük ve imkanları kısıtlı bir şehirdir. tek güzel yanı istanbul'a yakın olmasıdır eğer ki istanbul'da oturuyorsanız. pahalı bir şehirdir. aileye 300-350 liraya kiralanan evler siz öğrenci olduğunuz için 500-550 liraya çıkar. ufak bir barlar sokağı vardır. saat 23.00'dan hayat yoktur. birkaç bar dışında hepsi 12 de kapatır. umuttepe kampüsünün yolları fazlası ile yokuştur. 4 sene sonunda kaslı bacaklara sahip olmanız kaçınılmazdır.
izmir ve eskişehir gibi öğrenciye değer verilen kentleri seçin.
Asla sakarya üniversitesini seçmeyin. Zira abazaların, salakların, gerizekalıların içinde yapayalnız hissedeceksiniz kendinizi aklı başında bir insansanız. Ve derhal okulu bırakacaksınız benim gibi. Kızlar besyoculara erkekler ise hemşirelere yavşar durur. Kimse oraya okumak için gitmez gidemez. Bence en iyisi marmara, mimar sinan, istanbul üniversitesi gibi istanbuldaki devlet üniversitelerini seçmektir. Eğer imkan varsa puan yetiyorsa tabi. Aman sakarya seçmeyin de gözünüzü seveyim. Kurtarın kendinizi.
-tercihlerde ilk 3 sıra iyimser, ortaları gerçekçi, sonlara doğruda kesin olacak yerleri yazın.
-şehirlere bir bakın küçükmü? büyükmü? halkı nasıl? öğrenciye iyi davranıyorlarmı?
-üniversitenizin uluslar arası litaritürde tanınma durumuna bakın.
-sözlükten veya siteden üniversite hakkında yorumlar okuyun.
Mezun olduğunda o bölümle ilgili olan işleri yapmaktan zevk alıp alamayacağına karar vermesi gerekir. çünkü yaptığı işten zevk alamassa bu iş onun için ızdırap gibi olur ve sevmediği bir işte çalışmak zorunda kalır. o yüzden gençlerin bölümlerini ilgi alanları doğrultusunda seçmesi onların için avantajlı olacaktır.
öncelikle barajı geçmelisiniz, barajı geçtiyseniz eğer ki geçmediyseniz zaten gerek yok okumayı bırakın bu yazıyı. öncelikle kıbrıs tan özel bir üniversite tercih edin barajı geçtiğiniz takdirde zaten alırlar, kazandığınız açıklandığı andan sonra gibip yurtdışında okumak için başvurma imkanınız doğacaktır ve bu sizi avrupa da okuma şansı sağlayacaktır. barajı bir puanla zoru zoruna geçen arkadaşım şu an viyana da mimarlık okuyor iyi düşünün. eğitimi üst düzey olan bir üniversite, yabancı dil, kendini geliştirme imkanı, garılar gızlar...
eğitim fakültesi yazmayı düşünenler Celal Bayar' ı yazmasın. Çünkü fakülte Demirci ilçesinde Manisa' ya, izmir' e ve Kütahya' ya yaklaşık 3 buçuk saat uzaklıkta. Bu fakülteyi yazanların neredeyse hepsi izmir' e yakın mantığıyla yazmaktalar fakat öğrendiklerinde başından aşağıya kaynar sular dökülmektedir. Sosyal hayat yok denebilecek seviyededir, çok fazla bir etkinlik yoktur ama arkadaş çevresiyle üstesinden gelinebilinir.
Eskiden kitapçığın arkasında ki açıklamalarda fakültenin Demirci' de olduğu yazmaktaydı, şu an tercihlerin olduğu yerde yazıp yazmadığını bilmiyorum. (bkz: ben yandım eller yanmasın)
hiçbir şey hayellerinizideki gibi değil bunu böyle bilin. bir de dünyanın en büyük yalanı olan "olm üniversitede kızlar teklif ediyormuş" sözüne aldanıp hemen tercih yapmayın. istediğiniz yer olmuyorsa 1 sene daha bekleyin.
