1) yıllarca üniversiteye girebilmek adına dershanelere gidin. onları zengin edin.
2) üniversiteye girdikten sonra, verdiğiniz kiralar ile ev sahiplerine, ödediğiniz faturalar ile belediyelere, harçla ile üniversitelere destek olun. mümkünse bir de cemaate girin.
3) mezun olduktan sonra, girdiğiniz cemaat için karın tokluğuna çalışarak cemaati zengin edin. karşılığında imanınızı güçlendirin. aynı zamanda brüt maaşınızın üçte birini devlete vergi ve ssk olarak geri ödeyerek devlete destek olun.
4) sonra çocuk yapın. maaşınızın üçte birini ödediğiniz devlet hastanelerde sizi insan hesabına almayacağı için özel klinikleri hastaneleri zengin edin.
5) çocuğunuzu türk eğitim sistemine emanet/feda ederek bu döngüyü sonsuza kadar yaşatın.
başka şeyleri bırakıp biraz da maneviyata sarılması gerekir. insan genç olsun yaşlı olsun isterse bill gates olsun içi huzurunu sağlayamadan kimseye hiç bir memlekete katkı sağlayamaz.
x bir genç; msn iletisine "Atatürk' ün sarhoşken kurdu dediğiniz ülkeyi ayık kafayla yönetemiyorsunuz" gibi bi ileti yazarak "Atatürk etiketiyle" gezmektense, eline 2 kitap alıp Atatürk' ün hayatını yaptıklarını öngörülerini ileri görüşü sayesinde kazandıklarını okuyarak, öğrenerek o yoldan yürüyüp ülkesine somut bişeyler yapmakla başlayabilir bu ülkesi için birşeyler yapmak işine.
kişisel çıkarlarını hesaba katmayan, hiç bir zümreye veya gruba hizmet etmeyen, sadece ülkesini ve milletini düşünen bir birey olmak... bilinçli ve namuslu hareket eden, aklını ve kalemini ustaca kullanan, ülkesinde olanlara karşı cahil olmayan, duyarsız kalmayan bir genç olmak...
-kıyafetlerin sadece pahalı markalardan oluşmadığını anlamak.
-cep telefonunun iletişim kurmak için olduğunu anlamak.
-magazin programlarındaki ünlüleri sanatçı zannetmemek.
-almanya ikinci liginin tüm takımlarını puan sıralamasına göre her hafta ezbere bilmek yerine kaç cumhurbaşkanımız olduğunu bilmek .
ben ülkücüyüm(sağcıyım, faşistim,...) sen komünistsin(solcuyum...) ayaklarını bıraksınlar;tarafsız olsunlar, karı-kız peşinde veya erkek sevdalısı olacaklarına kitap okusunlar, araştırsınlar, çalışsınlar, alevisi, sünnisi, çerkezi, lazı, türkü, kürdü, yahudisi, ermenisi, hristiyanıyla, atesitiyle tek yürek, tek vücut olsunlar. en ufak bir tartışmada direk kavga etmesinler; kardeş olsunlar. ülkenin geleceği için milletin, neslin devamlılığı için en az 2.1 çocuk yapmak şart.yiyip içip sıçacaklarını gdip işinize yarayacak birşeyler öğrensinler. stat, internet cafe, cafeterya, club, bar gibi yerler yerine kütüphanelere, seminerlere, konferanslara gitsinler. bir de en ufak bi ikilem de(sağcı-solcu)hemen konuyu kapasınlar(en güzeli).
ve şimdi varsa ötesi yazın, zaten kaybedecek neyimiz var...
gerizekalı siyasi tartışmalara vakit harcayacaklarına doğru düzgün derslerine çalışıp, işlerini yapıp ülkedeki her şeyin rayına oturmasını sağlayabilirler. bir doktor, teknik direktör gibi yorum yapmazsa, bir mühendis başbakan gibi vaatler vermezse yalnızca işlerini yaparlarsa zaten ülke kalkınacaktır.
amanın ne dedim ben, "80 döneminin anti-siyasal gençliği" damgası yiyeceğim şimdi. boşver dersi, çalışmayı da boşver. biz bir şeyleri protesto edelim. ama sadece protesto edelim, düzeltmek için elimizi kıçımıza götürmeyelim.
konverse vericekleri parayı kitaplara verseler futbol konuşmak yerine kitap okusalar sağcı solcu olmak yerine birlik olsalar bu ülke emin olun kalkınır yazarlar.
he birde borumuz var abi çıkaramıyoruz çıkarsak biz en zengin ülke oluruz muhabbetleri yerine bor çıkarmaya çalışsalarda bu salakça bor geyiği bitse..
sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları!
yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz...
dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla
yorulmazlar!
Türk gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan
yürüyecektir!
öncelikle köklü tarihimizi öğrenip öğretmekle işe başlamalıyız. vatan hainlerinin yazdıklarını kendi tarihimizmiş gibi benimseyemeyiz. nasıl ki avrupalılar kendi rezil tarihlerini baştan yazıp imrenilecek hale getirmişse bizde gerekiyorsa aynısını yapmalıyız.şükürler olsun tarihimizde kötü olan pek birşey göremiyorum.
nasıl gelişmiş ülkelerin(!) vatandaşları aşırı milliyetçi ise bizlerinde öyle olması gerekiyor ama bunu çaktırmadan yapabilecek yetenekleride geliştirmemiz lazım.
kitap okuma alışkanlığı kazanmalı, her konuyu okumalı ve okutmalı, okuduklarımız üzerinde düşünmeli kısacası beynimizi kullanmayı bilmeliyiz. bizden daha ileride ve başarılı olanları paçalarından tutup aşağıya çekmeyip özel hayatlarında yaşadıklarıyla ilgilenmeyip onları desteklemeliyiz. aslında bizlerde olmayan ikiyüzlülük tohumlarını içimizden atmalıyız.
Artık ülkenin topraklarını satanları başımıza ne gelirse gelsin eleştirmeyi öğrenmeliyiz. sonuçta hepimizin sonu aynı eğer öleceksek gerçekten değecek olan şey için yani topraklarımız, onurumuz ve çocuklarımızın geleceği için herşeyi feda etmeyi göze almalıyız korkak olmamalıyız.
hurşit tolon ve şener eruygur paşalarımız başta olmak üzere ulusal çıkarlarımız konusunda hassasiyet sahibi aydınlarımız etrafında toplanarak bu gerici iktidara dur diyecek bir demir yumruk oluşturmalıyız.
elestirmek en basinda geliyor. gerci ondan once fikir sahibi olarak yorum yapmak daha muhim. bir de sag ve sol kavramlarini baz alarak dusunmek yerine halk icin ideal olan yonetim seklini dusunmeye baslamak yararli olabilir.
en onemli konu da sanirim bilincli tuketici olmak. isine yaramayacagi, ozelliklerini kullanmayacagi bi telefona tum parasini yatirmamasi lazim. tuketimin aslinda ihtiyacin olan seyin en kalitelisini en ucuza almak oldugunu anlamasi lazim. gerizekali gibi ozenip ille marka kullanicam dememesi lazim. arka tarafta yazan marka kimsenin insanligini ya da karakterini duzeltmiyor cunku. usenmeyip oy kullanmasi lazim, ulkenin silahla degil bilimle, egitimle kalkinacagini bilmesi lazim. ataturk`u sevmenin sadece siirlerle onu anmak ya da ozellestirmeye karsi olmak olmadigini anlamasi lazim. tek basina bile olsa toplumdaki haksizliklara ses cikarmasi lazim, korkmamasi lazim.
kendini milliyetçi sanan ama aslında birilerinin sömürgesinde yaşayan ergenlerin kafa tokuşturmadan önce neyin ne olduğunu öğrenmeleri. sonra isterlerse faşist olsunlar(!) yine razıyım.
(bkz: alın verin ekonomiye can verin)
şaka şaka, böyle bir şey kesinlikle yapmayın. hatta mümkün olduğunca bir şey satın almayın. yiyecek ve giyecek gibi zorunlu şeyler dışında bir şey satın almayın. ha şimdi kalkınma bunun neresinde diyeceksiniz. çünkü şu anki sistem zaten ülkeyi kalkındırmamak için düzenlenmiş durumda. eğer siz ekonomiye can vermezseniz bu çöker, sonra yenisi kurulmak zorunda kalır. kesin düzelicek demesek de daha iyi bir sistem kurulabilir.
doğrusunun ülke nin kalkınmasında devletin gençler için yapabilecekleri olduğu bir nevi yapılacaklar listesi. şayet belirttiğim gibi olacaksa gençlerin giyimini kuşamını kışladaymış gibi detayına kadar incelemeye vakit ayırmaktansa oturup nasıl olur da şu matematiği basit gösteririz nasıl olur da kültürlü bireyler yetiştiririz diye düşünmeleri gerekmektedir. ha o bunu yapsın gençlerden de geri dönüşünü alacaktır. klişe ama pek bir oturaklı bir söz olarak; ne ekersen onu biçersin. ekmeden biçmeye kalkarsan olacağı ahanda bu der ve zeytinburnunda saat yarımdan sonra dışarı çıkmasını öneririm her kim yapıyorsa artık. bizden geçti bari yeni gelenler çekmesin lan?
