ülkeleri hükümetler değil kişiler kalkındırır

kalkınmış ülkelere baktığımızda gördüğümüz gerçek.
yani ülke kalkınmış değilse sorumlusu sensin, benim.
sen kendini zorlayıp, olmaz demeyip, markalar, ürünler yaratmadıktan sonra bu ülke 1000 sene daha böyle gider.
aklınıza gelebilecek bütün kalkınmış ülkeler, 5-6 kişinin kurduğu markalar sayesinde kalkınmıştır.
mercedes inden tut ford undan çık, facebooku twiter. hepsi bir adamın eseri.
o yüzden gerçek bir uyanış yaşamamız lazım.
ne istiyorsan hemen çalışmaya başla. olmaz deme.

yok işte ben iyi siyasileri başa getireyim. onlar ülkeyi kalkındırsın diye beklersen tek cümle ile, daha çok beklersin.
siyasiler ve hükümetler kalkınma için değil var olanı bölüştürmek amacındadır. yeni gelirler yaratmayı hem beceremezler hem de onlar için anlamsız bir iştir çünkü gelecek seçim ne olacağından emin değillerdir. iktidarlar geçici sonuçta.

yalnız onların sırrı kişi olmak değil, yahudi olmak.

bağlantılı diye düşünüyorum şöyle teknolojiyi ileri taşımak istiyorsan eğitim sistemini düzelteceksin o da hükümete bağlı dediğin gibi kişilerin özel sektörün payı daha büyük tabi.

(bkz: beyaz zambaklar ülkesinde)