15 tatili tatilden saymayan zihniyete gore 3 ay olmayan tatildir. Takvimi actirip tek tek hesap yaptıracaklar bu yaştan sonra. Biz 14 gün tatil yapıyoruz ulan!
Öğretmen değilim ama birilerini kıskandıran meslek dalı. ilkokul ortaokul lisede üniversitede derslerini çalışmış kimseye minnet etmeyerek tamamen kendi aklıyla öğretmen olmuş, Allah bilir öğretmen olana kadar ne sancılı süreçlerden geçmiş insanlardır.
geçmişte genelde köyden kurtulmak için girilen idealist mesleğidir öğretmenlik, anne baba kıtkanaat geçinir 5 kardeş tek lamba altında ders çalışırmış falan filan... öğretmen okulunu bitirip mesleki anlamda yeterli olup olmadığına bakılmadan çocukların başına zaman içinde cellat kesilen meslek mensuplarıdır. Ben lise hayatım boyunca tek tokat yemedim, ortaokulda yemediğim gün yok gibiydi, ne yumruk yemişliğim, ne kızılcık sopası ile dayak yemem, ne din hocalarının özellikle uyguladığı önce favori çekip sonra tokat çakmaları kaldı. Gene de içlerinden idealist olanları az da olsa kaldığını ve önce örenci ile diyalog yöntemini geliştiren teknik anlamda kendini yetiştirmiş, düzenin tekerine girmemiş öğretmenler vardır. Benim ortaokulda müzik öğretmenim muzaffet izgü'nün oğlu şahin izgü idi. aydın bir kimsenin oğlu di mi? tabi tabii, herif bizi bagetle döverdi, kızlı erkekli, ruh hastasıydı pezevenk, kendi çocuklarını o zamanlarda herkeste olan aile resim albümlerinin sırt kısmı ile nasıl dövdüğünü, nasıl çamaşır maşası ile falakaya yatırdığını anlatır, blok flütü 45 kişinin titreyerek çalmasını sağlardı. Bunlar bu geçirdiğim travmalardan sonra yapılan açıklamalar değil, cumhuriyet'in ilk kadın öğretmenlerinden birinin torunuyum, nasıl zor bir meslek olduğunu biliyorum ama bu mesleğe milleti sövüşlemek bol bol çocuk dövmek için, tezekli dünyadan kurtulmak için gelen, eğitimin sadece dayakla küfürle olduğuna inanan her branştan yüzbinlerce öğretmenin yanında çok az idealist öğretmeninde yanmasına üzülürüm. Günümüzde gerçekten eskisi gibi değildir, çünkü methodlar değişti gelişti ve yeni gelen öğretmen nesli, eskiden ezik hayatından dolayı kendini dayakla ifade edip sınıfta egemenlik kurmak yerine dayağı daha alt sıralara koyup diyalog yoluna gidiyor. Bırak bu mesleğe girmesi kazan yakıcı bile olamayacak tıynetteki insanların patara kütere ilkokullarda barınmaları akabinde 5 yılda bir şehir değiştirmelerinin verdiği manyaklık ile öğrencilere saldırmalarının yanında bizim milletin eti senin kemiği benim hocam kafasınıda ayrıca gömeyim diyorum. Çok ciddi söylüyorum, evde dayak nedir bilmeyen öğrencilerin okulda sırf tenefüse çıkmadğı için yumruklanıp tokatlandığını bilirim. E tabii kaderci ve devletine boyun eğen her denileni koyun gibi yapan ödeyen başka nasıl bir devlet vatandaşı yapılacak ki? Yaşken eğelim mantığı ile artık nedense gurur duyduğumuz beyin göçünün bir sebebide eğitim kalitesinin düşüklüğünün yanında, eğitmenlerin yetersizliği ve akademik eğitimin gereksiz görülmesidir. Gün gelirde çocuğuma tokat çakıp, hele sağını solunu şişirecek olan hocanın yemin ederim ağzını burnunu kırarım, elimde kalır pezevenk... Bu devirde bu hükümetin yaptığı ve her sene, sırf biz yaptık demek için ve aradan yandaşlarını kayırma amaçlı değiştirip duruduğu, eline yüzüne gözüne bulaştırdığı piç ettiği eğitim sisteminde veli olmakta zor öğrenci olmakta... Sen cemaatlerin dersanelerini kapatacağına eğitimde eşit öğretimi getirip, iş olsunda ne olursa olsun demeyenleri öğretmen yapmaya başla ondan sonra bütün(sağ sol) dersaneleri kapat tabi, 30 yıldır resmen alternatif milli eğitim gibi çalışıp, milletten para alıyorlar...
mesleğini severek yapan için sorun teşkil etmez aksine aldığı paranın hakkını vermek ister. ancak bu şekilde yapılan ithamlar çok yanlış. üç ay yatmak ne demek ey sözlük ? öğretmen sabah 8 akşam 5 çalışır ama akşam evine iş götürür. ödev kontrolü, sınav kağıdı okuması, ertesi güne hazırlık vs vs.
(bkz: uzaktan davulun sesinin hoş gelmesi)
bunu savunanlar yazın 40 derece sıcağında okula gelip ders dinlemeyi kabul ediyorlar ya da bu onlara mantıklı geliyorsa varsın yazları da ders olsun. bu tatil öğretmene değil öğrenciye verilen bir tatildir. kışın okullara kömür gönderip de ısıtmaktan aciz olan bakanlık yazın okulları insanca ders yapılabilecek seviyede serin tutmayı başardığı gün uygunalabilecek bir durumdur. aksi taktirde cehennem gibi sınıflarda ders yapmak tüm eğitim bilimleri derslerinin ve mevcut eğitim felsefesinin temeli olan öğrenci ve onun hazır bulunuşluk düzeyini etkili bir öğrenim için uygun seviyeye getiremeyecektir.
okulları soğutmak kışın ısıtmaktan kat ve kat zor ve maliyetli olacaktır buyurun bunu gerçekleştirin ve anne babaları yazın o sıcağında eğitimin etkili olacağına inandırın öğretmenler 12 ay çalışsın. bu devlet önceki sene 5 ayrı ve büyük binadan oluşan bir endüstri meslek lisesine tüm kış için 14 bin lira kömür parası göndermiş bununla bu binanın ısınmasını beklemiştir. oysa okulun aylık su faturası dahi 2-3 bin lira arasındadır buna 4-5 bin liralık elektiriği de eklersek temizlik hariç zaruri gideri dahi aylık 8 bin lira civarındadır.
bir anlatamadık bizim tatilimiz ilköğretimde 1 temmuzda lisede de sorumluluk ve ortalama yükseltme sınavları ne zaman biterse o zaman başlar ki o sınavlar 1 temmuzdan önce asla bitmez. tatilimiz 1 eylül de sona erer. rehber öğretmenlerse özellikle dershanesi olmayan küçük yerlerde yaz tatilinde tercih dönemlerinde görevlendirilirler öğrencilere yardım etmek için. yani tatil 2 aydır. yıl içerisinde en fazla bir hafta rapor alabiliriz, fazlası maaşımızdan kesilir. hastaneye gittiğimiz de ek dersimiz ödenmez. raporluyken de ödenmez. bayram tatilinde de ödenmez. şimdi bakarsak bir devlet memurunun senede 20 gün izni 40 gün de rapor hakkı vardır. bu rapor ve izin döneminde maaşından kesinti olmaz. eder 2 ay tatil. öğretmenin tatili de 2 aydır. maaşından kesinti olmaz. ee daha neyin derdi bu?
bu haber ülkemizde ne kadar sağlıksız bir yönetim olduğunu göstermektedir. tamam alın yıkın şu eğitim fakültelerini de bir yeriniz soğusun! adama baksan milli eğitim müdürü ama yaptıklarına baksan ülkenin gelişimine, eğitimine katkısı tuvalet temizleyen amca kadar yok. ha zaten 'öğretmenler hede hödö' diyen ot beyinlileri işin içine hiç katmıyorum, onlar kendi pisliğinde boğulsun. ülkemizdeki insanların tek eksiği birbirinin emeğine saygı göstermemek. yok doktor böyleymiş, polis söylemiş, öğretmen böyleymiş. anca göt büyütürler ama klavyeye asıldılar mı ilah kesilirler. bu ülkeden örnek verdiğim insanların büyük bir çoğu müslüman, geri kalanıda özgürlük, adalete bağlı insanlar(hepsi sözde). ya bırakın allasen palavraları, yeter ya çıkarın şu örümcekleri beyninizden. azıcık karşınızdaki insana saygı duyun, önem verin bakın ona, hikayesini dinleyin. bulunduğu yere nasıl gelmiş dinleyin azıcık, ulan yata yata kim ne yapabilir! gör atam ülkendeki gençliği ah ahh...
3 ay değil o 2 ay deniliyor sanki çok az diğer çalışanlara 10 gün tatil verilirken 2 ayda çok değil mi. hak ediyorlar deniliyor gece mesaisi yapıp vardiyalı çalışan meslekler ne yapsın. çocuklarla uğraşmak kolay değil dediniz çocuklarla uğraşan tek meslek öğretmenlik mi o zaman her çocukla uğraşan mesleklere 2 ay tatil verilsin. doktorlara tam gün yasası diyorlar o zaman onlarda tam gün çalışsın. resmi tatillerde çalışan evine gidemeyen o kadar çok meslek var ki. kıskanıyorsanız sizde öğretmen olun deniliyor bu kıskançlıktan çok adalet olmasını istemektir.
zırvadır. öğretmenlerin parada tatilde haklarıdır. aradaki bir iki sütü bozuk yüzünden bütün öğretmenlerin hakları gasp edilemez. açık söyleyeyim 6 yaşındaki bir çocuğa bile tahammül edemeyen ben hala hayret ederim bu insanlar bu kadar çocuğu nasıl idare ediyor diye. lisede durum daha da vahim. kırık nota dayak yeme tehlikesi.