öğretmenle girilen diyaloglar

1.-x konuşma. x konuşma. oğlum niye konuşuyosun konuşsana, söylesene!
-hocam arkadaş...
-x konuşma. x konuşma. deminden beri konuşuyosun
-hocam soru sordunuz ya
-x sen içinden konuş ben seni öyle de anlarım.
-...
-oğlum cevap versene! *
2.-kızlar o gözünüzdeki lensler geceleri de parlıyor mu?
-ay hocaamm tabeğki hayırrr
-bizim bahçede de size benzeyen kediler var geçen gün gördüm onlarınki parlıyodu ama.
3.*
-konuşan gerzekalılar parmak kaldırsın.

üçünde de aynı matematik hocası.

histoloji lab'ında anabilim dalı başkanı masamıza geldi 3 haftadır derste anlattıklarından sorular soruyor. soruların tamamı bana yöneltilmekte fakat sağ olsun sınıfımızın ganocuları ve benim saygıdeğer masa arkadaşlarım cevaplara atlamakta, en son hoca dayanamaz;
- uzun saçlı sorum sana. bak bu çok kolay artık cevap verirsin.
+ inşallah hocam ama pek emin değilim.
- evet şimdi, bu dokunun spesifik özelliği nedir?
+ (mikroskoba bakarak)pembe boyanması.
- oğlum spesifik özelliği dedim.
+ şimdi hocam kemik dokusuyla karşılaştırırsak spesifik özelliği pembe boyanması, neye göre spesifik söylemiyorsunuz ki.
- delirtme beni hadi bu dokuyu görünce neyden ayırt edersin.
+ (yanımdaki ganocuya bi bakış fırlatıp) neyden ayırt ederim, evet çok güzel soru. sınavda da soruları böyle mi sordunuz?
- kaç hafta var sınava?
+ 2
- ve sen daha bunu bilmiyorsun.
+ hocam 2 hafta var daha son 10 gün başlıycam yeter.
- 10 günde sınav mı geçilir?
+ geçtim geçtim geçemedim büt.
- son sınavı ne yaptın?
+ büte kaldım.
- aslanlar gibi diyosun.
+ aslanlar gibi valla.*
- son ellere doğru koz sakla da bari geç sınavları.
+ hocam kozum sizsiniz çıkmış sormazsanız küserim valla. çıkmış sorcaksınız di mi?
- ulan niye kızamıyorum ben sana, çıkmış sorcam tamam.

2 gün sonra yine aynı lab yine aynı hoca.
- 2 gündür bakıyorum derslerde yoksun.
+ hocam sevenim çok atıyorlar imzamı.
- nası yani?
+ hocam lablara geliyorum sadece devamsızlık sadece burda sıkıntı.
- iyi aferin seneyi geçersen haberim olsun.
+ tamam hocam.

seneyi mi? geçtim.

ingilizce'de ünlemler konusunu işlerken geçmiş bir olaydır.

t:teacher m:me*

t: could you please give me an example of interjections?
m: fuck you!
t: yeah, that may be an example, anyone else?
m: shit!
t: %&*??!!

Matematik dersi:

-ha ha ha di mi ama ne guzel gün.
+aynen ya havalar da guzel...
-hı sularda iyi bu aralar.
+gokyuzu de mavi kanka hahaa!

Hoca: Ebru! Yeterince konuştun kalk bu denklemi de sen çöz.
( tahta da iki denklem var soldaki zor sağda ki daha basit)
-sağdakini mi hocam?
Hoca: hayir! Soldakini çözeceksin.
( ey hoca sırf rezil olayım, ağzına laf vereyim diye matematiğimin kötü olduğunu bile bile beni zor soruya kaldırdın.)

Ukala bir tavırla öğrenci tebeşiri öğretmenin elinden alır. Gayet seri, soruyu çözer. Hocanın yanına gelir.

-oldu mu hocam? ( yüzde kazanmış 'ahanda mosmor oldun nası çözdüm ama' diyen bir sırıtma)
Hoca: oldu!
( tebeşir ukalaca havaya kaldırılır. Hoca tebeşiri parmaklarinizin arasindan alirken o yuz ifadesi, gecen yillara ragmen aslaaa unutulmaz.)

öğretmen: verdiğim ödevini yaptın mı ?
öğrenci: hocam neden hep bana soruyorsunuz ?
öğretmen: başkalarına da sorucam ayrıca sen hep soruya soruyla mı karşılık verirsin ?
öğrenci: kim ben mi ?

+ kaç bekliyorsun oğlum ?
- vala ne beklesem kardır hocam.
+ söyle söyle
- 80 hocam
+ otur onbe$.

Geçen hafta yaşadığım olay:
+Noldu kızım ayağına?
-Düştüm, burkuldu hocam.
+E niye koltuk değneklerin yok; haa ben söyliyeyim nedenini çünkü classın sarsılır.
-Of hocam ne alaka yaaa..
+Ulan şu okulda bir tane mantıklı adam yok mudur ya.

+oglum mahalle karisi gibi sakiz cignemeyin.
-sadece mahalle karilari mi sakiz cigniyo ne alakasi var hocam.
+aslinda o orospu kari gibi ama kizlar var.

bizzat ben yasadim.

sınavda konuştuğumu düşünen lavuk asistanla geçen diyalogtur:

- konuşma orda kağıdını getir.
+ bitti sınavım zaten getiriyorum.
- tamam işte getir konuşma.
( kağıt getirilir.)
- kimliğini ver.
+ napcaksınız?
- ver sen kimliğini, numarana bakıcam.
+ vermiyorum çünkü sınavda falan konuşmadım. numaram kağıdın üstünde yazıyo.

üstümüzde otorite kurmayı planlayıp egosunu tatmin etmeye çalışan, geçen seneye kadar süveterle dolaşan köy damadı tadında olan anten. yanlış yoldasın.

-Olay tamamen gerçektir dersanede olmuştur-
Öğrenci tetanoz aşısı sonrasında arkadaşlarına;
-Olum çok pis acıdı yav.
A hadi yaa *
+Hayırdır evladım?
-Hocam tetanoz aşısı oldum.
+Niye bir tarafına demir mi girdi yavrum? *

beden dersidir. hocayla sahada bi kaç arkadaşla birlikte voleybol oynanıyodur. servis atmak için topu kapan pijamayla gezen adam çizginin gerisinde yerini alır.
hoca: atamaaaz. atsa bile sahayı tutturamaz. pijamayla gezen adam servisi kullanır servis içerdedir sayı olmuştur.
pga: girdi mi hocaaam?(muzip bi tavırla söylenir)
hoca:şşşiitt höyt.
pga: sahaya yani.

Bir ilköğretim 5. sınıf öğrencisi ile öğretmen arasında geçer.

Öğretmen sınıfa girer, çok şık giyinmiştir o gün.
-Öğretmenim bugün çok seksi olmuşssunuz.
-Seksi mi? Anlamını biliyor musun söylediğin kelimenin?
-Yok öğretmenim.
-O kötü birşey. Sen bir daha kullanma olur mu?
-Ama öğretmenim kötü olsa, babam anneme söylediğinde, annem güler mi?
-Hönk!
(bkz: Öğretmenin ben olduğu diyalogtur)

Öğrt:Evladım o telefonu bana ver cabuk
Öğrn:Fiyatta anlaşırsak neden olmasın hocam.

her derste klasik, "hocam bugün de biraz erken çıkalım yavv" diyaloğu yaşanırdı bizim sınıfta. *

-badi çok konuştun al sana eksi
+yapmayın hocam sonra karmam düşüyor.*

öğretmen 2 arkadaşın derste gülüştüklerini görmektedir;
-çocuklar gülünecek bir şey varsa söyleyin de bizde gülelim?
-...

ders ingilizce, kendimizi konuşmaya o kadar kaptırmışız ki hocanın dikkatini çekmişiz ama kurban benim.
+ hey stand up please, What is your name ?
- my name is cristiano ronalda and ı use clear for men

hoca dahil herkes bir şok ifadesiyle gülme krizine girmiştir ve hala cristiano ronaldo olarak anılırız.

-hocam şey ee hocam ııı.
+söyle evladım söyle.
-ben sizi şeyy.
+söyle ney?
-ay lav yu.
+bunu ingilizcecinle bir konuşacağım.

+ben seni okutmuş muydum?
-okutmuştunuz hocam hatta bırakmıştınız daha okutursunuz burdayız nasılsa.
+tam okutamamışım demek ki.

hiç unutmam geometri dersindeyiz özlem hocamız var bir kaç gün önce dügünü vardı ben utancımdan gidemedim. Derste yorgunluktan uyuyakalmışım. Özlem hoca beni ''oğlum şişşt arkadaki uyuyan prens. çok uyudun gel de soru çöz biraz deyip tahtaya kaldırmıstı. ben de uyku ile uyanıklık arasında kalınca bir de ergenlik afedersiniz ereksiyon olmuşum. ki bu durumdan dolayı farkında degilim. soruyu çözerken sınıftaki bütün kız ve erkekler bana bakıp gülüyolar. ben de noluyo ya havasındayım. Özlem hoca demez mi ''bugün arkadaşınızda bir değişiklik var.'' diye. soruyu da çözemedim kalemi yerine koydum başımı eğip oturdum. REzil bir durumdu gerçekten.

Hoca'nın arkasina döner ve der ki ;

+Evladim ne konuşuyorsun?
-Hocam ben konuşmadim
+He ben körüm yani

Gülmekten ağlamıştıkk hey gidii

sınıfta dansöz gibi halkoyunları oynayan talebe : T
erkek öğretmen :Ö
Ö: herşey tamam bir eteğin eksik
T: hocam bende tam sizden istemeye geliyordum.

zamanında dershanede bizzat şu diyaloga girdim;
ders zili çalmadan içeri giren öğretmen: - ayağa kalk.
Ben: kalkmıyorum.
Ö: kalk ayağa saygılı ol.
B: saygı ölçütünüz ayağa kalkmak mı? Fikirlere saygılı olmayı bilin, siz benim düşünceme saygı duymuyorsunuz, kalkmıcam.

Aradan 10 dakikar geçer ve sınıf ok gibi ayaktadır hala. Inatlaşma sündükçe sünmüştü.

Ben: - ayaga kalkıyorum ama sırf arkadaslarım daha fazla beklemesinler diye. (dedim ve kalkıp anında oturdum.)

hep saçma buldum şu ayağa kalkma muhabbetini.

- iremsu 01 aldınnnn
- tmm hcm
- neden hiç çalışmadın?
- off snne be slk.

- seninle öyle bir uğraşırım ki, herşeyini kurcalarım yakarım seni!
+ bende evde yalnız kalınca kendimi kurcalarım, vidyo açık uğraşırım kendimle.
- terbiyesiz herif vıdı vıdı vıdı.
sonuç: 4 yıllık lise hayatında 5 lise değiştirdim.