Ancak örtünme şartı ile sokağa çıkıp gün yüzü görmesine izin verilen bazı kadınların söylemidir. Bir baş örtüsüne sarıp sarmalanmış ve kısıtlanmış bir özgürlük bazılarına yetiyor. Onlar için daha fazlası yok çünkü.
Sizin örtünüze laf edilmesine kızarsınız, haklısınız. Ama sizler, kocalarınız, nişanlılarınız mini etekli kız gördümü kaşar, yollu, şıllık yaftası yapıştırırlar. Biraz empati, lütfen.
Dostum örtünebilirsin, lakin 40 derece sıcakta türban, başörtüsü yada her neyse takmanın, yada kara çarşaflar içinde gezmenin bir mantığı yoktur. Tanrının size din verdiğini iddia ediyorsunuz/ediyoruz. Bunun yanında birde akıl vermiş. Yorumla güzel kardeşim.
işin aslı şudur. Peygamber efendimizin giyim-kuşamında peygamber oluşundan sonra bir değişiklik yaşanmamıştır. Kendisi sıcak arabistan ikliminde yaşadığı için kıyafetleri ona göre şekillenmişti. Yani peygamber efendimiz antartika' da yaşasaydı, kalın kürkler giyecekti, ingiltere' nin bulunduğu yerlerde yaşasa tedbirli olmak amacıyla kalın giyinecekti. Yani özel bir dini kıyafeti yoktu kendisinin.
Şimdi bu bilgilendirmeden sonra türbanımı, başörtümü, çarşafımı 40 derece sıcakta takarım, saçlarımın havasızlıktan dolayı bakımsız kalmasına göz yumarım, ter-koku yüzünden hijyenden ödün verebilirim dersen bilemem. Lakin bir söz vardır ki oda şudur : Temizlik imandan gelir.
konuyu dini yönden incelemek isteyen nur suresi 31. ayetten yararlanabilir. not: ayet ALLAH kelamıdır yani ALLAH c . c bizzat kendisinin bildirdiğidir. bu konuyu corafya yada zamana bağlamak en basitinden safsatadır. ALLAHın indirdikleriyle hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir. ALLAHın söylediğini eğip büküp kendinize göre yorumlayamazsınız. bu bukadar nettir ya aldım kabul ettim dersiniz yada ne haliniz varsa görmekte de özgürsünüz.
