can o guzel yuzune vurgun,neyleyim
gonul tatli diline tutkun neyleyim,neyleyim;
can da, gonul de sir incileriyle dolu:
ama dile kilit vurmussun,neyleyim.
ey dogru yolun yolcusu,caresiz kalma;
cikma kendinden disari, serseri olma;
kendi icine sefer et erenler gibi:
sen gorenlerdensin, dunya seyrine dalma.
Dünyada ne var, kendine dert eyleyecek
Bir gün gelecek ki can bedenden gidecek
Zümrüt çayır üstünde, sefa sür iki gün ...
Zira senin üstünde de otlar bitecek .
Sarhoş ve sevenler yanacakmış, hadi boşver ;
Sanmam ki bu söz doğru,bırak söylesin eller
Sarhoşları, aşıkları Tanrım yakacaksa,
Cennet için avcum kadar ayrılmalı bir yer
Varlığın sırları saklı, benden;
Bir düğüm ki ne sen çözebilirsin, ne ben.
Bizimki perde arkasında dedikodu:
Bir indi mi perde, ne sen kalırsın, ne ben.
Yoğurulurken çamurum, sence de belliydi özüm,
Ne günah işleyeceksem, biliyordun onu tüm.
Yargın olmazsa eğer, işleyemez kimse suç ;
Neden öyleyse kıyamette yakarsın a gözüm
Tenden çıkagörsün hele bir kez canımız ,
Tuğlayla kapar üstümüzü, dostlarımız .
Bir başkasının kabrini örtsün diyerek
Bir günde bizim, tuğla olur toprağımız .
Nem var, ya da nem yok diye, niçin üzgün,
Ömrün ne zaman mutlanacak?Boş bu düşün!
Sağlıkla bugün çektiğimiz soluğu,
Yarın geri vermek olağan şey mi, düşün.
Bu dünyadan başka bir dünya yok, arama!
Senden benden başka düşünen yok, arama!
Vaz geç ötelerden, yorma kendini,
O var sandığın şey yok mu, o yok arama!
ey kör; bu yer bu gök bu yıldızlar boştur boş!
bırak onu bun da gönlünü hoş tut hoş!
şu durmadan kurulup dağılan evrende,
bir nefestir alacağın! o da boştur boş!!!