gün içinde koşturmaca, sevdikleriyle vakit geçirme derken gece gelir ve insan ne kadar yalnız olduğunu hisseder. ''kalabalık'' ölümler bile yalnızdır, bu korkuyu depreştiren de yalnızlıktır.
"eskiden günahkar değildim, masumdum. yani çocuktum, ölümden hiç korkmazdım, ona meydan okuyabilirdim. artık büyüdüm, günahkarım. ve ölümden korkuyorum."
"ben de sizin gibi neden korkuların geceleri bu kadar güçlü olduğunu düşünürüm. bunun üzerine 20 yıl düşündükten sonra korkuların karanlıktan doğmadığını anladım. korkular da "yıldızlar gibi" hep oradadırlar ama gün ışığı onları gizler..."
çok kasmayın derim. geceyle* alakası yok; yalnız bir anınızı kolluyor sadece.