niye diye sorduğunda kötü kötü bakıp ben öyle istiyorum diyen hocadır. bir örnek vereyim de içimde kalmasın. * bizim okulda bir tarihçi vardı erzurum'un türkleşmesi diye bir konu verip 300 sayfa ödev istedi benden. * oysa ki verdiği konudan en fazla 10 sayfalık bir ödev çıkardı. **
(bkz: odunla dövülesi insan) Genellikle lisede oluyor bu tip insanlar.
+Hocam
-Efendim evlat
+Hocam dönev ödevleri bilgisayara çıktısı olurmu.
-Hayır elle yazılacak
+Eee en az kaç sayfa olucak
-yedi
+(içinden)kodumun şerefsizi öğrenci düşmanı.
sınav kağıtlarını herkes için tek tek elle yazarak vermesi gereken hocadır.
aklı sıra herhangi bir yerden kopyala yapıştır yapılmasın, emek harcansın istemektedir.
ama kopyala yapıştır yapılacak metnin pek ala elle yazılarak hocaya verilebileceğini henüz anlayamamıştır.
ayrıca üzülerek belirtmek gerekir ki bu tip hocalar bir de yazınız güzel olacak derler.
öğrencinin yirmi yıllık yazısını 20 sayfalık ödevi yazarken değiştirebileceği düşüncesi onlar için katiyen makuldür. tartışan manyaktır.
orta okuldayken, hocamızın "kolaysa çık sen yap" dediği soruyu çözdükten sonra, sınıfa verdiği ceza ödevinin ardından, sınıfın kulaklarında yankılanan cümle.
kendi hayrına yahut kıllığına değil, çocuklar birşey öğrensin düşüncesi taşıyan eğitimcidir. elle yazılacak diye diretmesindeki sebep öğrencinin yazarken ezberleyecek olmasıdır. ha tabi kitabı önüne koyup sen oku, kaldığı yerden devam et haftaya görüşürüz çocuklar kalıbında eğitime alışkın olduklarından böylelerini sevmezler. hem hoca değil öğretmen.
- evladım ben ödevler elle yazılacak demedim mi? bu ne?
+ el emeği göz nuru hocam...
- burdan bi burgulu tokat çıkartırım sana, gözlerinin nuru içine kaçar. dalga mı geçiyosun benle, bilgisayar çıktısı lan bu.
+ hocam afedersiniz de, klavyeyi de ayağımızla kullanmadık yaneee... el emeği sayılmıyor mu şimdi bu?
- sana yıldızlı sıfır veriyorum evladım.
+ teklifinizi görüyorum ve arttırıyorum.
- ne???
+ notu diyorum hocam, biraz arttıramaz mıyız acaba?
- yarın velini görücem...
+ aaa tesadüfe bakın, bende. bize mi geliyorsunuz?
ödevleri el ile yazalım da hocam, sen nerenle okuyacaksın allahasen. hayır yazmayı yeni öğrenmiyoruz ki pratik olsun. internetten copy paste yaparız korkusuyla da yaşanmaz ki. sen yeteri kadar eğitebildiysen, zaten öğrenci onu layığıyla yapar. *
özellikle dönem ödevinin elle yazılmasını isteyen hocaya, ödevi son gün götürüp, 'ben o gün yoktum, arkadaşlarda söylemedi hocam' şeklinde yutturulmaya çalışılması gerekmektedir. nitekim tutuyor da, denenmiş görülmüştür.
Cami hocasidir. Okullarda ya odev vermek yasak, odev verilse bile ogrencilerin el ile yazmasini istemek abes ile istigal. Okullarda herhalde soyle bir konusma gecer:
Ogretmen: odevler el ile yazilacak.
Ogrenci 1: hocam, el ile yazmak ne demek? El yazisi fontunu mu kullanacagiz yani?
Ogrenci 2: Acrobat writer'da var mi bu font?
Ogretmen: Yok bilgisayar ile degil, eliniz ile yazacaksiniz.
Ogrenci 3: Hocam elimizi kullanmadan yazsak olur mu? Yeni bir ses tanima programi var, ben onu kullanmak istiyorum.
bu boyle uzar gider, hoca pes eder ve herkes istedigi gibi yazar.
emeğe önem veren hocadır. Şöyle ki:
-çocuğum herkese 95 verdim sana 70
+nasıl yanii! ama nedeenn?!
-çünkü herkes elde yazmış, sen bilgisayarda...
+ ?!
-evladım herkes emek harcamış senin emeğinle onların emeği aynı mı? *
post modern zamanların hocasıdır. Eskiden birisi ödevini bilgisayarda yazsa ve hatta bunun çıktısını alabilse ve okula getirse kutsanırdı lan(tebrik falan yetmez bunu anlatmama)! o kağıt parçası okulun girişine bile asılabilirdi. vayyy helal olsun nidaları atardı o öğrenciyi sevenler, sevmeyenler ise ibne ile başlayan küfürleri savururdu.
şimdi herkes yazabilme imkanına sahip olunca demek ki istenen şeyler olmuyor bunlar.
vay anam vay serhat!
yaşlandık anasını satim.
