Saklambaç sonrası yaramazlık yapan cücenin dikkatini dağıtmak için sohbet etmeye başlarım;
M: cüce sen büyüyünce ne olacaksın?
C: itfaiyeci.
M: aaa ne güzel. Peki sen hiç bir kadın itfaiyeciyle karşılaştın mı?
C: (yaramazlığı unutup koltuğa oturur) kitapta gördüm. Böyle böyle sular fışkırtıyordu ateşe. Okuldaki etkinlik gününde de vardı. Başıma şapka takıp kartondan ateşleri böyle böyle söndürdüm ben.
M:... (işte böyle düşersin ağıma * )
C: Sen büyüyünce ne olacaksın?
M: benim okulum bitti. Artık işe girip çalışacağım.
C: (şaşkınlıkla) nasıl işte çalışacaksın?
M: sanat tarihçisi oldum ya ben. Müzelerde, sanat galerilerinde çalışacağım.
C: müze ne demek?
M: çoook eskiden kalmış şeylerin sergilendiği bir yer. Sen hiç müzeye gittin mi?
C: cık... gitmedim. Bir şey daha soracağım. Sen o kadar büyük müsün gerçekten?
M: evet ben o kadar büyüğüm.
C: ama sen nasıl büyüksün? Sen daha anne olmadın ki nasıl çalışacaksın?
- munia sen ne zaman evine gideceksin?
+ gitmemi mi istiyorsun bücür?
- evet.
+ a-aa! az önce sen beni evden mi kovdun?
- evet.
+ ama niye?
- uykum geldi. git de uyuyayım.
+ e git içeri uyu, beni niye evinden kovuyorsun?
- olmaz, bak hava karardı, geç oldu, uyku saati geldi sen hala buradasın.
sonuç olarak 5 yaşındaki bir bücür tarafından yılın ilk dakikalarında evden kovuldum.
* nasıl çarpmadın, çarpmışsın işte ağaç izi bu, bak bende de var aynısı.
- tamam vazgeçtim, sormadım. Hadi git elini yüzünü yıka gel. Berkaycım sen de tenefüste ağacın etrafına bir bak bakalım bir şeyler düşürmüş olabilir misin?
Yigenim civcivin kafasını kopardiktan sonra ölü civcivi bir eline penseyi diğer eline alıp babasına götürerek baba bu bozuldu bunu yap dediğini hiç unutamam.
Yeğenim: Çişim geldi.
Elinden tutup tuvalete oturttuktan sonra;
Yeğenim: sen çok iyi bi halasın, asla altıma işememe izin vermiyorsun halacım. (Kahkahalar)
Tekrar Yeğenim: hala çişim dedim ama sanırım yalandı çünkü kakamı yapıyorum ve şimdi çok kötü kokacak burnumu tutar mısın! ( kahkahalar)
Burnunu tutuyorum.
Tekrar yeğenim; hala kendi burnunu tutma, halalar yeğenlerinin kakalarını severler. Teyzem kakamı bile öpermiş.
Sonra ben iptal. Sonra ben kötü hala. Teyzesi çocuğu bana karşı dolduruyor galiba swh
yeğenim kız kulesini çizmemi ister. çizerim. galata kulesini ister. çizerim. eyfel kulesi. çizerim. saat kulesi ister. çizerim ve artık bu sondu derim. sonra yeğenim boğaziçi köprüsünü ister. saat kulesi sondu artık çizmeyeceğim derim.
ağlayarak salona gider ve beni şikayet eder. annemle beraber gelirler ve annem son olarak köprüyü de çiz daha çizme biz anlaştık der.
yeğenim yanıma sırnaşır ve ben çizerken beni izler.
ara verip sorarım: - sen beni şikayet mi ettin az önce ?
bana cevabı: - bu konu hakkında konuşmak istemiyorum.
olur.
kendisi 5 yaşını bitirdi. shire'dan aldık. aslen hobbitköylü bir hobbit. puding gibi bir şey. ya da kurabiye hamuru. dili de biraz uzadı son zamanlarda.
Ç: ANNEĞH?
A: EFENDiM OĞLUM?
Ç: ANNE ŞiMDi iKi GÜNDÜR KAR TATiLi YA HANi.
A: EVET.
Ç: O ZAMAN BiZ CUMARTESi PAZAR DA OKULA GiDiCEZ Mi?
A: YOK OĞLUM OLUR MU HiÇ ÖYLE ŞEY?
Ç: PEKi SEN NiYE BAYRAM TATiLi OLUNCA MESAiYE GiDiYORDUN Ki?
iÇiMDEN GEÇEN CEVAP "AH OĞLUM AH. SEN BiLE ÇÖZMÜŞSÜN ÖZEL SEKTÖRÜN ŞEREFSiZLiĞiNi". ASIL CEVABIM;
A:iYi BiR OKUL OKURSAN BENiM GiBi OLMAZSIN OĞLUM. :(ÜZGÜN SURAT
OĞLUMLA GiRDiĞiM ENTERESAN DiYALOGLARDIR.
BUNDAN iKi YIL ÖNCE BEYEFENDi O ZAMANLAR ANAOKULUNDA. SABAH iŞE GiDERKEN BEN BIRAKIYORUM OKULA. SABAH HER ZAMANKi GiBi UYANDIRMAK iÇiN GiTTiM YANINA;
B : E... HADi OĞLUM KALK OKULA GiTMEMiZ LAZIM GEÇ KALIYORSUN.
E...: ANNE BEN BUGÜN OKULA GiTMESEM OLUR MU?
B: NOLDU NEDEN GiTMEK iSTEMiYORSUN?
E...: ANNE BiZiM SINIFTA BiR ÇOCUK VAR. ONUNDA ADI E... ÖĞRETMEN KiM BUNU BOZDU DiYOR. ARKADAŞLAR E... DEYiNCE ÖĞRETMEN BANA KIZIYOR. AMA BEN DEĞiL DiĞERi YAPTI.
B: TAMAM OĞLUM EĞER iSTERSEN BEN GELiP KONUŞAYIM ÖĞRETMENiNLE.
VE BOMBA CEVAP GELiR;
E...: HAYIR ANNE BEN SORUNLARIMLA KENDiM BAŞA ÇIKABiLiRiM.
LAN BEN 30 YAŞINI GEÇTiM. BEN BiLE HALA TEK BAŞIMA SORUNLARIMLA BAŞA ÇIKAMIYORUM. SEN NASIL BAŞ EDiYORSUN EŞEK SIPASI.
Geçen hafta sonu arkadaşım kızını almış beraber anneannesine ziyarete gidiyorlar. Öncesinde de eşiyle aralarında ufak(!) bir tartışma geçmiş. Belli ki küçük kızları da bu duruma şahit olmuş.
Anne: kızım şimdi teyzenlere gidiyoruz ama onlara babanla tartıştığımızı söyleme olur mu?
Küçük kız: olur, başımı şiştirdiler diycem.
A: neden?
K: çünkü siz benim başımı şiştirdiniz.
A: ...
akşam vakti istinye park'a gittim. bilen bilir, avm'nin tam ortasında meydan var. bu meydana çoğu zaman döneme uygun stant kurulur. yaklaşan yılbaşı'ndan dolayı "yılbaşı" temalı stant kurmuşlar. telaşlı telaşlı yürürken bir yandan da standı kestim ne var, ne yok diye. tam o sırada küçük bir kız çocuğu ayaklarım dibinde belirdi. fark eder fark etmez, çevik bir vücut hareketi yaptım ve çocuğu ezilmekten kurtardım. üzücüdür ki, bu estetik vücut hareketimin devamlılığını getiremedim ve kütle halinde yere düştüm. sağ dirseğimin üstüne düştüğüm için "kütt" diye, kemik sesi geldi. yüzüme hasıl olan acı herkesin dikkatini çekmiş olacak ki, kimsecikler halime gülmedi. yerde çömmüş beklediğim esnada, o hale girmeme sebep olan şebelek geldi;
- dayanmalısın
- ama çok acıyor
- biliyorum
"biliyorum" deyince, acımı unuttum ve gülmeye başladım. pofuduk öyle bir bakıyordu ki yüzüme, gülmemek elde değil. annesi geldi o sıra ve iyi olup, olmadığımı sordu. "iyiyim. o, iyi mi?" dedim. neyse, iyi olduğunu biliyordum ama sordum işte. anası da iyi olduğunu söyledi. üstümü başımı temizlerken sırıtmaya başladım. şebelek durmadı tabii, yine patlattı bombayı;
Yeğenim, anneanneme, büyükanne der.
Bizim Fikriye sultan da, 45 kilo civarı, kamburu artık iyice belirgin, parmak kadar, 80 küsür yaşında bir minnoş.
Bizim ki geçen gün,
- yaa büyükanne sen büyük değilsin ki küçücüksün, hatta cücesin!
Hepimiz pert!
Evet biraz hadsizdir sıpa!
Kuzenim sabah anneannesinin aldığı bebekle oynuyormuş. Bebek eline basınca “merhaba ben calliou, 4 yaşındayım” demiş. Kuzenim de teyzeme dönüp “aaaa anneanne bu da 4 yaşındaymış, bende 4 yaşındayım. Ama niye bu kadar küçük kalmış bu?”
Western film izlenilirken ansızın gelen ufaklığın, ilgisini çeken at arabası;
- Bu at arabası neden burada yok?
+ bunlar çok eski zamanları anlatan filmler oğlum, günümüzde yerini arabalar aldı.
- bizde arabamızın önüne at bağlasak olmaz mı?
+ olmaz oğlum, o atların oraya bağlanma amacı, arabayı çekmesi için.
- arabanın arkasına bağlayalım o zaman.
+ tamam oğlum.
- hadi at alalım hemen.
+ hadi.