bugün
- okan buruk10
- 2001 türkiyesinin en gelişmiş ülke olduğu gerçeği13
- neden evlenmiyorsunuz16
- dünyanın patlama ile oluştuğuna inanmak17
- suriyelilere karşı sorumluluklarımız18
- 3 haziran 2024 hakkari'ye kayyum atanması10
- sözlüğün en iyi 10 yazarı19
- aleyna tilki11
- fethullah gülen öldü mü sorunsalı20
- albay kemal12
- fenerbahçe13
- albay kemal sözlükten atılsın kampanyası12
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur16
- sözlükteki islamcılara alınması gereken önlem12
- tecavüz ettiği kızlarını müge anlı da arayan baba24
- nihavend longa19
- 90 lı yıllara dair akılda kalanlar9
- ismet gurbuz 202412
- taksim'e ekran dikip kuran yayınlamak9
- gratis indirim günü kavgaları18
- yaşlılık belirtileri9
- true nickli yazar10
- üstteki yazar tarzında entry gir13
- kova burcu erkeği9
- seçme şansınız olsa hangi ülkede yaşardınız22
- jose mourinho68
- insanoğlunu yerleşik hayata geçiren neydi9
- zalbert'in karşısında dans etmek8
- sözlük erkeklerinin şımarık laubali tipler olması17
- ateistlerin zeka seviyesi düşüktür11
- türkiye de intihar vakalarının artması12
- ismail kartal duruşu8
- jose mourinho nun fenerbahçe ye transferi13
- eşcinsellik kendi kendini hadım etmektir27
- şimdiye kadar duyulan en güzel iltifat10
- neden sevgilim yok10
- insanı zengin hissettiren şeyler19
- barbara palvin'in aldatılması17
- türkiye akp lidir akp'li kalacaktır14
- kılıçdaroğlu'nun kuracağı partiye isim önerileri8
- ismail kartal8
- geldi yine deli11
- türkiye cidden almanyadan daha iyi9
- içine şeytan girse ne yaparsın13
- ümmetçilerin azerbaycan düşmanlığı10
- artık yazmayacağım9
- erkekler ne işe yarar19
- yanında karısı varken karı kıza bakan erkekler9
- arda güler11
- askerliğe veda gecesi8
yaşıtlarınız top oynarken yazları akasya ağaçlarının örttüğü kaldırım kenarında, gelen geçen tanıdıkların alışageldik acımayla karışık eğreti bakışlarını, yapmacık sevgi sözlerini görerek gol atanların sevincine ortak olmak, kışları ise pencerenin buğusuyla oyalanıp biri gol kaçırsın da top cama gelsin diye beklemek.
insan yürüyünce ayakları kendiliğinden mi gidiyor diye sorarmışım çok küçükken dayıma, evde yürüyenlere kızar, bağırır, herkes oturana kadar avaz avaz ağlarmışım. hatta bir keresinde
rüyamda yürüdüğüm görüp uyanmışım, yataktan o şevkle inmiş, sonra da çıt çıt diye kırılan
dallar, yerde iç içe geçmiş, dokunulduğunda ayrılan yapraklar gibi düşmüş ayaklarım, ben de
öylece burnumu sofanın muşambasını yaslamışım. bunları bana kimse anlatmadı. miş'li geçmiş zaman olması tesadüf.
tıpla ilgilenenler bilir, travmaya bağlı kas endorfin gerilmesinin omurilik soğanındaki iç cepheye baskı yapıp soluksuz bırakması, kimi vakalarda leğen kemiği boşalmasına neden olduğundan kişi belinin döndüğünü hisseder, lakin hareketsiz kalan vücudun titremeyle karışık manik atakların zihne oyunudur bu aslında, daha sonra acıyla fark eder ve hıçkırıklarla ağlayarak bir gün önce dayısının aldığı motor yağını tekerlekli sandalyesine sürer.
şu belde çevrilen çemberlerden atmıştı küçükken bir animatör tekerlekli sandalyemenin üstüne.
arabamla beraber belki çeviririm sandım, tüm gözler bendeydi, dayım "hadi oğlum ya sen
yaparsın" dedi, evet, yapardım belki, ama yapamadım işte, çeviremedim, havuza düştüğümde insanlar clup dansına başlamıştı.
o günden beri tesadüf diyorum herşeye, serendipity filmini izletti geçenlerde bir arkadaşım bana. bazen böyle gelip yoklarlar beni vicdanlarını rahatlatma, kendi kendilerine bak biz ne kadar sağlıklıyız, halimize şükretmeliyiz deme uğruna. insanın zaman zaman böyle şeylere ihtiyacı oluyor. ben de kör ve kolsuz bacaksızlara bakıyorum. çok sevdim filmi. bir gün öyle aşk yaşarım belki.
insan yürüyünce ayakları kendiliğinden mi gidiyor diye sorarmışım çok küçükken dayıma, evde yürüyenlere kızar, bağırır, herkes oturana kadar avaz avaz ağlarmışım. hatta bir keresinde
rüyamda yürüdüğüm görüp uyanmışım, yataktan o şevkle inmiş, sonra da çıt çıt diye kırılan
dallar, yerde iç içe geçmiş, dokunulduğunda ayrılan yapraklar gibi düşmüş ayaklarım, ben de
öylece burnumu sofanın muşambasını yaslamışım. bunları bana kimse anlatmadı. miş'li geçmiş zaman olması tesadüf.
tıpla ilgilenenler bilir, travmaya bağlı kas endorfin gerilmesinin omurilik soğanındaki iç cepheye baskı yapıp soluksuz bırakması, kimi vakalarda leğen kemiği boşalmasına neden olduğundan kişi belinin döndüğünü hisseder, lakin hareketsiz kalan vücudun titremeyle karışık manik atakların zihne oyunudur bu aslında, daha sonra acıyla fark eder ve hıçkırıklarla ağlayarak bir gün önce dayısının aldığı motor yağını tekerlekli sandalyesine sürer.
şu belde çevrilen çemberlerden atmıştı küçükken bir animatör tekerlekli sandalyemenin üstüne.
arabamla beraber belki çeviririm sandım, tüm gözler bendeydi, dayım "hadi oğlum ya sen
yaparsın" dedi, evet, yapardım belki, ama yapamadım işte, çeviremedim, havuza düştüğümde insanlar clup dansına başlamıştı.
o günden beri tesadüf diyorum herşeye, serendipity filmini izletti geçenlerde bir arkadaşım bana. bazen böyle gelip yoklarlar beni vicdanlarını rahatlatma, kendi kendilerine bak biz ne kadar sağlıklıyız, halimize şükretmeliyiz deme uğruna. insanın zaman zaman böyle şeylere ihtiyacı oluyor. ben de kör ve kolsuz bacaksızlara bakıyorum. çok sevdim filmi. bir gün öyle aşk yaşarım belki.
allah korusun insanların hayatını daha küçücuk iken karartan lanet bir hastalık.
Küba, çocuk felci (1962) ve kızamık (1996) hastalıklarını ortadan kaldıran ilk ülkedir.
afrika'da son 4 yıldır vaka görülmeyen hastalık. Dolayısıyla kıtadan silindiği düşünülüyor. Afganistan'da ve pakistan'da halen görülmekte imiş.
https://tr.euronews.com/2...k-felcinin-koku-kurutuldu
afrikada sağlık çalışanları ve gönüllüler sayesinde kökünün kurutulduğu söyleniyor.
afrikada sağlık çalışanları ve gönüllüler sayesinde kökünün kurutulduğu söyleniyor.
Siyasi otoritesini oturtamayan coğrafyalarda sağlık hizmetlerinin ,dolayısı ile aşılama takviminin hayata geçirilememesi gelişmiş ülkelere göre çağ dışı kalan hastalıkların hortlamasına neden olur.
savaş en çok çocukları etkiler.
çocuk felci,kızamık,boğmaca ...
mülteci gerçeği bedelidir avrupa refahının
savaş en çok çocukları etkiler.
çocuk felci,kızamık,boğmaca ...
mülteci gerçeği bedelidir avrupa refahının
Teşekkürler güzel insan ...
görsel
görsel
Çocuk Felci 20. yüzyıldan önce sadece çocukları değil yetişkinleri de kitlesel biçimde etkileyen ağır bir rahatsızlıktı. Koşulların iyileştirilmesiyle birlikte sadece çocuklar üzerinde etkili olmaya başladı.
ABD'li hekim ve bakteriyolog Jonas Salk, 1954 yılında Çocuk felcine karşı bir aşı geliştirdi. 1957 yılına gelindiğinde, Salk’ın aşısı sayesinde ABD’de görülen çocuk felci vakaları %80-90 oranında azaltılmıştı. Salk, bulduğu çocuk felci aşısı için patent çıkarmamıştır. Eğer patent çıkarsaydı 7 milyar dolar kazanç sağlayabilirdi. O insanları kurtarmayı seçti.
"Güneşin patenti olur mu?... içtiğimiz suya patent alabilir miyiz?"
''Aşı insanlığa aittir''
Jonas Edward Salk (1914-1995) ...
görsel
görsel
Çocuk Felci 20. yüzyıldan önce sadece çocukları değil yetişkinleri de kitlesel biçimde etkileyen ağır bir rahatsızlıktı. Koşulların iyileştirilmesiyle birlikte sadece çocuklar üzerinde etkili olmaya başladı.
ABD'li hekim ve bakteriyolog Jonas Salk, 1954 yılında Çocuk felcine karşı bir aşı geliştirdi. 1957 yılına gelindiğinde, Salk’ın aşısı sayesinde ABD’de görülen çocuk felci vakaları %80-90 oranında azaltılmıştı. Salk, bulduğu çocuk felci aşısı için patent çıkarmamıştır. Eğer patent çıkarsaydı 7 milyar dolar kazanç sağlayabilirdi. O insanları kurtarmayı seçti.
"Güneşin patenti olur mu?... içtiğimiz suya patent alabilir miyiz?"
''Aşı insanlığa aittir''
Jonas Edward Salk (1914-1995) ...
aşıyla korunmayı sağlayabilmek kolay olan fakat bulaşma potansiyeli yüksek, çocukları vuran virütik hastalık.
işin anlayamadığım tarafı şu ki, kolay bulaşıyorsa nasıl yetişkinlere bulaşmıyor da direkt çocukları seçiyor ?
bu yüzden solunum yetmezliğinden ölen çocuklar olduğu gibi, vücut kaslarının kısmi bir bölgesindeki zayıflama ile atlatanlar da vardır.
2. dünya savaşı sırasındaki abd başkanı ve en uzun süre görev yapan abd başkanı rosewelt de çocuk felci geçirenlerdendi ve kısmi engelliydi, hayatının bir bölümünü de tekerlikli sandalyede geçirmiştir.
işin anlayamadığım tarafı şu ki, kolay bulaşıyorsa nasıl yetişkinlere bulaşmıyor da direkt çocukları seçiyor ?
bu yüzden solunum yetmezliğinden ölen çocuklar olduğu gibi, vücut kaslarının kısmi bir bölgesindeki zayıflama ile atlatanlar da vardır.
2. dünya savaşı sırasındaki abd başkanı ve en uzun süre görev yapan abd başkanı rosewelt de çocuk felci geçirenlerdendi ve kısmi engelliydi, hayatının bir bölümünü de tekerlikli sandalyede geçirmiştir.
Babamın 7 yaşında yakalandığı talihsiz hastalıktır.
Bir bacağı eklem yerinden itibaren gelişmemiştir ve felçlidir. Bazen babama yanlış hareketleri yüzünden kızsamda küçüklüğü pek kolay geçmemiştir bu hastalık yüzünden. Bazı kas dokularını etkilediği için topallayıp üstüne basacak kadar yürebilir kişi fakat mesela bacağını havaya kaldıramaz. Bahsettiğim 50 li 60 yıllar tabi. Günümüzde aşıları yapılmaktadır.
Bir bacağı eklem yerinden itibaren gelişmemiştir ve felçlidir. Bazen babama yanlış hareketleri yüzünden kızsamda küçüklüğü pek kolay geçmemiştir bu hastalık yüzünden. Bazı kas dokularını etkilediği için topallayıp üstüne basacak kadar yürebilir kişi fakat mesela bacağını havaya kaldıramaz. Bahsettiğim 50 li 60 yıllar tabi. Günümüzde aşıları yapılmaktadır.
Polio. Otonom sinir sistemini tutan viral bir hastalıktır. Inaktif polio aşisi oral formlarda yapilmakla birlikte bunun icin ayrica gelistrilmis asilama programi 2013 yilinda yapilmis olup, suriyeden gelen çocuklarin aşısiz olmasi ve turkiye de polio salgininin patlak vermemesi icin asilama guney anadolu ve adana illerinde tekrarlanan dozlarla bbaşlanmıştır.
suriyelilerin yurdumuza hediyesidir.
suriye de salgın haline gelmiş virüs kökenli bir hastalıktır, tarihte pek bir yanlışlık olmayacaksa en son türkiye de hastalığa yakalanıp kurtulamayan 1995 yılında olmuştur.
Bayat aşı nedeniyle babamın sol bacağına mal olmuş hastalıktır.
tam bitti kayboldu derken suriyeli mültecilerin yeniden getirdiği ve biraz da trakya taraflarında romen bir gezici güruhun ülke sınırlarına soktuğu ve aşılarından vazgeçilirken devam kararı alınan hastalık.
suriye'li göçmenler nedeni ile salgın riski yeniden artan ciddi hastalık. unicef'in uyarılarını ciddiye almak gerekli.
http://www.unicef.org.tr/...anacagini-acikladi-2.html
http://www.unicef.org.tr/...anacagini-acikladi-2.html
2 tür aşısı vardır; inaktive (ipa) ve canlı (opa) aşı. ipa intramuskuler uygulanırken opa ağızdan verilir.
abd'li hekim ve bakteriyolog dr jonas salk tarafından 1952 yılında aşısı bulunan hastalıktır. dr salk insanlığın borçlu olduğu büyük insanlardandır.
omurilikteki kasların aşırı kasılmasına neden olan virüsün neden olduğu, öldürücü olabilen sinir sistemini bozan, duyu organlarını körelten hastalıktır. Aşı ile önüne geçilmiş olsa da aşısının içinde bulunan cıva ile aynı etkileri gösteren başka hastalığa sebep olduğu bilinmektedir.
Picornaviridae ailesinden vrüsün beyin ve omuriliğe yerleşmesi,çocukluk çağı hastalığı çocuk felcinin etkenidir.Ateş,ağrı,bulantı ve kusma yapar.Sinir sistemine çok zarar verirse felce neden olur. Çocuk felci bulaşıcıdır,aşıyla korunma sağlanır. Çocuk felci virüsü,25-30 nm boyutundadır. Genetik materyali RNA'dan oluşur.
"yanlış iğne yapılması sonrası felç kaldı" denilen özürlülerin % 90 ının özürlerinin gerçek nedeni olan hastalık. çocuk felci aşısı yaptırılmaması sonucu gelişen özür için, ailenin ihmalinin saklanarak suçun abalıya atılması, pratik bir gerikalmışlık belirtisi olarak sohbetlerde ve tv haberlerinde halen geçerliliğini ne yazık ki sürdürebilmektedir.
Bulaşıcılığı oldukça yüksek olan, polio virüsü denilen mikropla bulaşan bir hastalıktır.Kuluçka süresi 10-14 gündür.1-4 yaşlarında (% 30 ikinci yaşta) daha sık görülür.Mikrobun kaynağı hasta insanların dışkısı ve boğaz salgılarıdır.Dışkı ile kirlenmiş su ve besinlerin yenip içilmesi veya kalabalık yerlerde havaya yayılan mikropların solunması ile bulaşmaktadır.
Hastalık genellikle belirtisiz ve sinsi gidişlidir.Hafif ateş, başağrısı, baş dönmesi, bulantı-kusma gibi nezlede görülebilecek belirtiler ortaya çıkar.Kimi hastalarda hastalık bu belirtilerle sınırlı kalırken kimilerindede kalıcı felçler ortaya çıkar.Çocuk ayağa kalkmakta veya yürümekte eskisine oranla daha fazla güçlük çekmeya başlar.Felç olan bölgede (genellikle bacaklar) kaslar sert ve kasılmış değil, yumuşaktır ve duyu kaybı yoktur.Bazı vakalarda solunum kasları ve diafragmada felce uğrayıp solunum güçlüklerine neden olabilmektedir.Ölüm oranı % 2-20 arasındadır.Beyindeki solunum merkezininde etkilenmesiyle bu oranlar % 40 lara kadar çıkabilmektedir.
Hastalığın tedavisi yoktur.Ömür boyu kalıcı saakatlıklara neden olabilmektedir.
Korunma:Aşılanma ile olur.Tüm dünyada çiçek hastalığında olduğu gibi kökünün kazınabilmesi için yoğun aşılama çalışmaları yapılmış ve birçok ülkede başarılı sonuçlar alınmıştır.
Ağızdan verilen ve toplumsal bağışıklamanın sağlanmasında önemli rol oynayan aşının yanında kişisel bağışıklamanın sağlanabilmesi için oldukça güvenilir ve etkin olan , enjeksiyon şeklinde uygulanan şekli mevcuttur.
En etkili aşılama şeklinin 2,3,4. veya 2,4,6. aylarda enjeksiyon tarzında yapılan ölü aşı ile 18. ayda ağızdan verilecek hatırlatma dozu olduğu kabul edilmektedir
Hastalık genellikle belirtisiz ve sinsi gidişlidir.Hafif ateş, başağrısı, baş dönmesi, bulantı-kusma gibi nezlede görülebilecek belirtiler ortaya çıkar.Kimi hastalarda hastalık bu belirtilerle sınırlı kalırken kimilerindede kalıcı felçler ortaya çıkar.Çocuk ayağa kalkmakta veya yürümekte eskisine oranla daha fazla güçlük çekmeya başlar.Felç olan bölgede (genellikle bacaklar) kaslar sert ve kasılmış değil, yumuşaktır ve duyu kaybı yoktur.Bazı vakalarda solunum kasları ve diafragmada felce uğrayıp solunum güçlüklerine neden olabilmektedir.Ölüm oranı % 2-20 arasındadır.Beyindeki solunum merkezininde etkilenmesiyle bu oranlar % 40 lara kadar çıkabilmektedir.
Hastalığın tedavisi yoktur.Ömür boyu kalıcı saakatlıklara neden olabilmektedir.
Korunma:Aşılanma ile olur.Tüm dünyada çiçek hastalığında olduğu gibi kökünün kazınabilmesi için yoğun aşılama çalışmaları yapılmış ve birçok ülkede başarılı sonuçlar alınmıştır.
Ağızdan verilen ve toplumsal bağışıklamanın sağlanmasında önemli rol oynayan aşının yanında kişisel bağışıklamanın sağlanabilmesi için oldukça güvenilir ve etkin olan , enjeksiyon şeklinde uygulanan şekli mevcuttur.
En etkili aşılama şeklinin 2,3,4. veya 2,4,6. aylarda enjeksiyon tarzında yapılan ölü aşı ile 18. ayda ağızdan verilecek hatırlatma dozu olduğu kabul edilmektedir
korunmasi cok basit bir asiyla cok kolay olan bir hastaliktir. korunulmadigi takdirde hayat karartir cunku bulasma riski de cok yusektir.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar