kişi eğer kimi durumlarda çekingenliğinin farkındaysa, kendisini düzeltmesini sağlayacak, kendisini eleştirebilme ve kendisine dışarıdan bakabilme yeteneğini sağlamaya yardımcı olacak ve zamanla kendisiyle daha çok barışık bir şekilde hayatına devam etmesini sağlayacak olan değerlerdir. burada sözü edilen "kaybettirdikleri", zamanla "kazandırdıkları"na dönüşecektir, tabii kişi bu durumunun farkında ve düzelmek istiyorsa...
kaybedilenlere basit bir örnek: reddedilme korkusuyla karşı cinsle iletişimde çekingen davranarak elinin tersiyle itilen olası bir birliktelik.
sesinin güzelliğini geç farkederler.
başıma geldi ordan biliyorum. okulda bana şarkı söyle dediler, söylemedim söylemedim epey bir süre sonra söyledim. bana o güne kadar mesafeli duran kızların büyük çoğunlu ders aralarında yanıma gelirdi. güzelmiş olm sesim.
seni tanımlamak için efendi, saygılı ama çok sessiz derler. ne la bu.* sevinsen mi üzülsen mi bilemezsin. olsa da olur olmasa da der gibi. adam gibi övülemezsin bile.
çok fazla bir şey kaybettirmekten çok bazı şeyleri geliştirir. çekingenlik=asosyal yaşam olark algılanmamalı .çekignenlik utangaç olmaktır o da her insanın sahip olması gereken özelliktir.
1500 arkadaşı olan, aşırı sosyallikten eve girmeyen, o mağaza senin bu mağaza benim gezen müthiş kazançlı insanların götlerinden salladıkları kayıplardır.
içimde kopan fırtınaları ve potansiyeli birisi anlasın da elimden tutsun diye beklerken, senin onda birin kapasitene sahip olmayan ama piç olan birilerinin, aslında senin bin kat daha iyi yapabileceğin konumlara geldiğini görüp, hepten depresyona girmek...
çok çekingen bir arkadaşımın en güzel hatunları götürüyor olması gibi ironik bir durum mevcuttur.
aynı kişi iş görüşmelerinde sürekli başarısız olmaktadır.
kişinin çekingenliği, zaafı olduğuna inandığı noktalarda ortaya çıkar. çekingenlik genel bir bozukluk değildir. farklı ortam ve zamanlarda duruma göre gidip gelebilir.