tarihinden bir haber maksat karalamak olsun, değersizleştirmek olsun da nasıl olursa olsun diyen şahsiyetlerin beyanıdır.
Şöyle ki;
Mustafa Kemal, 2 Temmuz 1915 yılında Arıburnu' ndan Madam Corinne yazdığı mektuptan küçük bir alıntı,
" ...
Kurşunlar vızıldıyor ve bomba gürültüleri toplarınkine karışıyor. Gerçekten bir cehennem hayatı yaşıyoruz. Çok şükür , askerlerim pek cesur ve düşmandan daha mukavemetlidirler.
Bundan başka hususi inançları , çok defa ölüme sevk eden emirlerimi yerine getirmelerini çok kolaylaştırıyor. Filhakika onlara göre iki semavi netice mümkün, Ya gazi veya şehit olmak. Bu sonuncusu nedir bilir misiniz ? Dosdoğru cennete gitmek. Orada Allah'ın en güzel kadınları , hurileri onları karşılayacak ve ebediyen onların arzusuna tabi olacaklar. Yüce saadet.
.... "
Buraya aktarılan bu alıntıdan da anlaşılacağı üzere ecdadın neye inandığını anlamak mümkün.
Bu halde iki mesele gelir gündeme, ya bu ecdadın torunu olup, bu savaşın neyle kazanıldığına inanmak, ya da bu savaş yapılırken topukları yağlayıp kaçanların torunları olarak dedelerinin yaptığı gibi çamur atıp çirkinleşmek.
büyük yalandır. çanakkale savaşını kumandan dağıtımını çok iyi yapan ve birlikleri çok iyi organize eden otto liman von sander ile mustafa kemal paşa kazanmıştır.