--spoiler--
habercilikte devrim yapmış bir gazetedir. madem kaçakçılıktan yargılanmış ve cezasını çekmiş bir insana tepkilisin de bre tayyipimin, kemalimin daha birçok akplinin yolsuzluk dosyalarını niye açıp bir bakmazsın, oturup birde onları haber yapmazsın..
tamam belden aşağı vurursun o kadar ...sin yani o belli zaten. iyide insana dönde bir bak kendine derler. "demokrasiii" diye bağırıp çağırırken demokratik bir hak olan mitinge böylesi aşağılıkça bir haberle bok atmak sadece sizin gibi omurgasızgillere yakışırdı.
--spoiler--
bu haberin aynısı kanal7nin sitesinde de mevcuttur.
bazı iğrenç propaganda gazeteleri gibi halkın arasına nifak sokmaktansa halka birlik beraberlik mesajı veren farkını ve kalitesini bu noktada gözler önüne seren gazetedir.
özellikle dini menseili yurtlara kiloyla getirilir. danışmaya bırakılır.
abonesi var mıdır bilinmez ama, yurt yonetimleri, danışmadan alınmayan ve yığın oluşturan gazeteleri sonunda ısınmak için kullanmak zorunda kalır.
başka işe de yaramazlar.
hergün abone sistemiyle 400bin 500bin kişiye ulaşan fakat tüm türkiyede bayiden parayla alındığında 20bini geçmeyen bi tirajı vardır. etrafımda bi çok insan istemediği halde sabahları kapısında zaman gazetesi bulmaktadırlar. ! *
ne kadar hızlı geçtiği bugün adeta yüzümde bir tokat gibi patlayan varlık..
27 nisan 2008 pazar..
kişisel anlamda bir önemi olmayan gün.. ha bir maç var onu es geçiyorum.. onun dışında gerçekten de sıradan bir pazar günü işte..
oturur dışarıyı izlerken aklıma bir gün geliyor..
16 eylül 2007 pazar..
aynı şekilde o da kişisel anlamda hiçbir önemi olmayan bir gündü benim için..düşün yahu o gün maç bile yoktu.. öyle sıradan..
nasıl aklımda kalmış o gün hala anlamıyorum, anlayamıyorum.. en ince detayına kadar.. hem de o gün bana dair önemli hiçbir şey olmamasına rağmen..
peki bugün niye aklıma geldi ki ?
zamanın ne çabuk geçtiğini anlatmak için mi bana ?
evet, sanırım öyle..
tam 7 ay 11 gün geçmiş o günün üzerinden.. sanki dünmüş gibi en ince ayrıntısına kadar hatırladığım günün üzerinden..
Tarih: 1 Mayıs
Başlık: CHP'liler yaralı polisi taşıyan ambulansın önünü kesti
içerik (özet): Halaskargazi Caddesi'ndeki CHP Şişli ilçe binası önünde toplanan grup polis tarafından dağıtıldı. Gruptan bazıları Şişli Etfal Hastanesi'ne doğru kaçtı. Bu sırada hastaneye gelmekte olan bir ambulans CHP'lilerin engeline takıldı. ambulansın geçişini engelleyen ve slogan atan gruba polis tekrar müdahale etti. Burada yeniden biber gazı kullanılınca hastene bahçesindeki hasta yakınları polise tepki gösterdi. Bir vatandaşın üzerine de biber gazı atıldığı görüldü. Eylemci grup ise ara sokaklara kaçarak dağıldı. Bir kısımının da hastane bahçesinde oludğu öğrenildi.
tanım: devletin; asayişin sağlanmasıyla yükümlü polisine "terorist" ifadesi yakıştıranların ağızlarına bile almaması gereken gazete. bu gazeteyi alanlar, okuyanlar sizin gibi meydanları savaş alanına çecvirmezler, dtp'li gruplarla birleşip meydanlarda "yaşasın halkların kardeşliği" gibi bir slogan atarak pkk'yı meşrulaştırmaya çalışmazlar. pkk'nın sözde liderlerine gül uzatıp, pkk'lıları meclise sokmazlar(leyla zana, ahmet türk chp milletvekiliydi unutmayalım.) asekere, polise kurşun sıkmış "mahir çayan" gibi teroristleri halk kahramanı ilan etmezler. şimdi yukarıda özeti verilmiş haberin görüntülerine bakalım;
nu-york-tayms'daki yazıda feto cemaati için, karşıt görüş bildiren murat belge ve hakan yavuz'un şöyle dediklerini yazmış bu minik şeytanlar:
*1* "Murat Belge, "Gülen'in takipçileri ülkeleri yönetecek elitler yetiştirmeye çalışan Müslüman Cizvitler" ifadesini kullanırken,"
murat belge sadece bunu mu demiş? hayır. adam feto'nun psikopatik mesih karakterinden bahsediyor aslında nyt'da. "herif allah tarafından seçildiğine inanıyor" diyor...
bakın:
*1* "Murat Belge, a prominent Turkish intellectual who has experience with the movement, said that Mr. Gulen "sincerely believes that he has been chosen by God," and described Mr. Gulen's followers as "Muslim Jesuits" who are preparing elites to run the country."
sadece bu da değil, hakan yavuz'un yorumundan ve bunun azman fetocular tarafından türkiye'deki saftirik takipçilerine aktarılışından bahsedelim. adamlar mütemadiyyen kandırıyorlar koyunlarını!
*2* "Times'ın ifadesiyle 'daha karamsar' bir değerlendirme yapan Utah Üniversitesi öğretim üyesi Hakan Yavuz'un, "Buradaki amaç Türklerin Müslüman dünyayı yönettiği Osmanlı imparatorluğu türü bir güç." yorumuna da yer verdi."
bizim metinde, "karamsar" yorumu öne çıkartılmış, diğer bilgiler ise sümen altı edilmiş. "hakan yavuz" kimdir? sorusu boşta bırakılmış. oysa adam "öğretim üyesinden" öte, bir profesör ve öyle dondan çıkar gibi konuşmamış; bilakis uzun soluklu bir tecrübesi var fetoş hareketi içinde...
bakın:
*2* Hakan Yavuz, a Turkish professor at the University of Utah who has had extensive experience with the Gulen movement, offered a darker assessment.
"The purpose here is very much power," Mr. Yavuz said. "The model of power is the Ottoman Empire and the idea that Turks should shape the Muslim world."
***
yani ablak. yani koyun güdücü. yani şakirtler için bir çeşit at gözlüğü bu zaman gaztesi. azmanlaşmak için ideal de, gaz yapıyor be yavrular... en azından farkında olun yani; zaman'ın sizler için fasulye misali olduğunun.
Adına komplo teorisi üretmek çok fazla çemkirici ve çocukcadır ama hala yapılır;
-nedir abi olay,zaman gazetesi,Zaman diyoruz,tersten oku.
+namaz,aa namaz çıkıyo lan.
-ya sonra git zaman gazetesi ve akp ilişkisi diye başlık aç,al sana ilişki.
+doğru söylüyorsun,detaylar önemli.
bir ülkenin en sıkıntılı dönemini düşünün: cumhurbaşkanlığı seçimi.
bir başbakan düşünün: tayyip erdoğan
onun bir arkadaşı var: remzi gür
Başbakan'ın en yakın arkadaşı bir muhalefet partisi milletvekilini cumhurbaşkanlığı seçiminde oy kullanması için rüşvet veriyor, fakat zaman gazetesi bunu atlıyor.
Tıpkı daha önce Hürriyet, Cumhuriyet nasıl atladıysa başka şeyleri Yani aslında aynı kanalizasyonda yüzün fındıklı fındıksız ayrımı gibi, sonuçta hepsi aynı.
çalıştığım yerin abonesi olduğu, hergün dükkanı açtığımda kapının eşiğinde gördüğüm kağıt parçası. iki sayıda bi fettullah gülenin taşşaklarını avuçlayan gazetedir aynı zamanda.
semih şentürk'ün 20.haziran.2008 hırvatistan-türkiye maçı'nda 120+2'de attığı gol sonrası verdiği "tek düşüncem goldü, gol olcağına inandım ve vurdum" röportajını; "allah'a dua ettim ve allah ne verdiyse vurdum" şeklinde yorumlayıp, o şekilde yazan gazete. ***