Genel kabule göre kurucusu Davûd el-Isbehânî olan Zahiri mezhebi, fıkıh yani islam hukukunun tek kaynağının nasslar, yani Kur'an ve Sünnet, olduğunu iddia eder ve hükümler üzerinde re'yin mümkün olmayacağını belirtmişlerdir. Bu mezheb tüm re'y çeşitlerine karşı çıkar; kıyas, istihsan, mesalih-i mürsele veya zerâyi' prensibini reddeder, delil olarak kabul etmez. Sadece nassı kabul eden Zahiri mezhebi hakkında nass bulunmayan konularda istishab denilen mübah olmak (ibahat-i asliye) prensibini uygular.
daha bugüne kadar varlığından bile haberdar olmadığım biri.
bugün getirdi gözümüze bir yazısını soktu.
ne şekermiş lan bu dedik.
geldik şurda oynuyoruz. dört cümledir ciddiye almakla alakalı bir şey yazmadım ciddiye alırsan.
entrysinde de şunu diyor: ben bunları görünce ne yazdıklarına bakmadan eksiliyorum.
eyvallah, mümkündür. yadırgayacak değiliz, kimse çişini tutabilmek zorunda da değil.
ama bununla dalga geçmemizi "eleştiri kaldıramıyorsunuz siz" diye göğüste yumuşatıp da bize gol atmaya çalışmak da nedir. ne demişsin, neyi eleştirmişsin, ciddiye alınacak ne söylemişsin? hiçbiri. ama biz eleştiri kaldıramayan adamlar olmuşuz. gelip bana "sevi yordun beni cok düşüncelerindeki tutarsızlık dikkatten kaçmayacak kadar göze batıcı veya cümle kurmakta zorlandığın öylesine açık ki kendini geliştirmek için sana biraz kitap okumanı tavsiye ediyorum" demiş de biz de "ne diyon la sen" demişiz sanki.
bunları görünce eksiliyorum. süper eleştiriymiş. kendime hemen çeki düzen vereyim.
aslan-sırtlan benzetmesi ise apayrı güzel.
kartallar tek başına kargalar sürüyle uçar da yazsın. o şimdi asker de yazsın. herkes asker olabilir ama herkes komando olamaz da yazsın. yazsın yani.
bir eliyle dostluk, sevgi dağıtırken diğer elini vücudumda gezindirmesini, diğer taraftan da yar yaren dinlemeden feodalist giysisinden soyunmasını istediğim çılgın.
--spoiler--
kişiye adeta tevbe suresinin 5. ayetindeki gibi, vahyedilmiş gibidir. "onları nerde görürseniz eksileyin", beyin kıvrımlarında dolaşan zangoç sürekli kafanızın içinde bunu hatırlatır size
--spoiler--
yazarak yeni bir iskender evrenesoğlu'nu bize müjdelemiş kıymetli kardeşimiz.
çok yaygın bir geleneği ve bu geleneğin öncülerinin götünü başını dağıtmış. helal olsun denilesi, birkaç aydır takip etmekten zevk aldığım yazar. ara ara mesajlaşıyoruz ama ismini bile bilmiyorum lan daha.
evet anlamı görünen görünürdekidir lakin hangi açıdan görünen? biz gördüğümüzü sanarız fakat aslolan başkadır demiş atalarımız (sanırım uydurdum).
son zamanlarda ve daha önceleri de köken araştırmalarına dalıp bir türlü hangi kökene ait olduğunu bulamayan ve bence bulmanın da pek anlam ifade ettiğini düşünmeyen zahiri, çeşitli bilgilerle ve daha önce izlemiş, okumuş, edinmiş, yorumlamış olduğu düşüncelerinin ve kendi bakış açısını, entryleri sayesinde bizimle paylaşan yazardır.
tüm anti kemalistlerin tavsiyelerini de ciddiye alacak kadar mütevazi olup üstüne bir de kemalist savunması yazmıştır.görüşünü ifşa etmekten çekinmez.
fakat son zamanlarda girdiği dalaşmaları da dile getirip oyuna gelme derim.
kürt isyanını meşrulaştırmaya çalışanlara karşı da açıkça fikrini beyan ederek duygu ve düşüncelerimize tercüman olmuştur. bakınız: #5404807
sözlük yazarların hakkındaki benzetmeleriyle yaratıcılık hat safhaya ulaşır.
en sonunda kendisi de 8 yaşında izlediği filmin kahramanı ve başyazarı gibi katil olmasından korktuğunu, işte bu dizelerden anlarız: #5377432
üstelik de kurtlar vadisi tarafından geç de olsa pusuya getirildiğini anlayan yazardır kendileri.#5334579
kimi zaman fiziksel görüntüyü önemser sosyalist devrimcilerinin azalan saçlarını dert edinir kimi zamansa denizden tayyip çıksa yirim diyen güruhun deniz kıyılarını da göz önünde bulundurarak güzel bir tespit yapar.
insanlardaki aidiyet kaygısıyla ilgili bakış açısını nesil savaşları hakkındaki görüşüşüyle dile getirerek açıklama gereği duyar. #5292820
ayrıca zengin olduğunu da açıkça dile getirip beyleri bayanları peşine takar. #5292456
türkiyedeki çoğu karikatüristim diye geçinene de lafı koyar. #5292322
bi sıra kendisini tanım entrysi girmeye zorlamış ve bu konuda baya bi kasarak hakkını vermiş bulunur.
kime göre neye göre hangi zaman sorularını kendine sorarak iddianın özüne kolaylıkla inebilir. #5273223
daha önce de dediğim gibi benzetmeleri iyidir. bi keresinde de insanların yaşayış tarzını benzettiği diğer canlıları ele aldığımızda yani ''koyunlar'' gibi huzurlu bir yaşam sürdüren insan topluluğu olarak komünizmin ne kadar huzur verici ve ahenk içinde yaşanabileceğini dile getirir. bu benzetme pek olmamış! biraz nahoş gibi sanki.
ülkemizin müzeye kaldırılmasını düşledimiz türban konusuna da şöyle bir açıklama getirmiştir kendince: örtünmeyi iyi anlamak gerekir yoksa aluminyum folyoyla götümüzü başımızı elimizi yüzümüzü kaplarız alimallah uzaylı gibi...doğrusu takdire şayan.
italyan erkeklerinin türk erkeklerine tercih edilmesini uzunca düşünüp bildikleriyle yola çıkıp sonuç olarak aynı temelli iki kavme bağlamıştır. helal olsundur. #5125566 güldürmüştür.