ben deniz kültürüyle büyüdüm. 10 yaşıma kadar Türkiye'nin tüm denizlerinde yüzmüştüm. Kıbrıs kıyıları dahil. usandım bi yerde. bu yüzden artık kumsalın hengamesi denizin yoruculuğu bana zul geliyor. en son denize girdiğimde attığım kulaç bir bayanın orasına geldi. oysa kıyıya epey yaklaşmıştım. bir kaç kulaç daha atsam karadayım. bu olay denizden iyice soğumama neden oldu.
yaz aylarında ailesi ile tatil beldesinde ki yazlıklarında tatilini sürdürmekte olan çocukların, çocukluklarını tam anlamıyla yaşadıkları zamanlardan kalma bir alışkanlık olsa gerek yüzmeyi sevmek.
o anasının amı güneşin altında, sahilde, yürüyüş yolu üzerinde... nerede olduğu önemsiz.
bir çift taştan veya havludan yapılan kalelerle arkadaş ortamının buluşup delicesine çıplak ayaklarla koşturduğu maçlardan sonra kan ter içindee denize atlama merasimlerinin yapılıp saatlerce denizden çıkılmaması sevdirdi bana yüzmeyi.
sizler nasıl sevdiniz bilemiyorum. sikimde de değil.
Çocuk yaştan beri, Her sene yüzmekten bıktım, usandım. Öyle aman aman bir olayı olmadığını savunuyorum. Sağlıklı olabilir ama beni açmıyor. Uzun yıllar yüzmesem eksikliğini hissetmem. Boş bir aktivite.
Bilmediğim ve sudan korktuğumdan dolayı bir türlü ogrenemedigim için bende sevmiyorum.
Aslında denesem iyi biri tarafından öğretilse belki tabularimi yikardim ama su an icin bende sevmeyenler tarafındayım .