bence henüz bitmemiş bir romandır.
sonunu ben getireyim bari
muratın karısı ölür murat aslıyla evlenir.aslım da aslıyı çok sever vee size anne diebilir miyim der.
muratın ailesi iflas eder aslının babası şirketi satın alır hepsine iş verir muratı da istanbuldaki şirketin başına geçirir.aslının babasına minnettar olan muratın ailesi aslıdan özür diler. onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine.
insanların hakkında methiyeler düzdüğü, olabildiğince sıradanlık ve ben de düşünürdüm lan bunuculukla okunulması kuvvetle muhtemel olan; genc kızların 2 numaralı(1.keremcem) sevgilisi canan tan ın vasatı asmayan, o kadar sayfasına ragmen kalıbının da kitabı olmayan romanı. ikili ilişkiler üzerine okunulabilecek vasatı asmayan bir seydir.
Durup dururken içimde bir şeyler kopup tıkıyor boğazımı,
Durup dururken sıçrayıp kalkıyorum yarıda bırakıp yazımı,
Durup dururken rüya görüyorum bir otelde, holde, ayakta,
Durup dururken çarpıyor alnıma kaldırımdaki ağaç,
Durup dururken bir kurt uluyor aya karşı bahtsız, öfkeli, aç,
Durup dururken yıldızlar inip sallanıyor bir bahçede, salıncakta,
Durup dururken mezardaki halim geçiyor aklımdan,
Durup dururken kafamda bir güneşli duman,
Durup dururken hiç bitmeyecekmiş gibi bağlanıyorum başladığım güne,
Ve her seferinde sen çıkıyorsun suyun yüzüne...
söylemiştim sana, ölesiye bir aşk yok aramızda. onun yüreği seninki kadar sevmiyor beni. benim yüreğimse, çoktan vazgeçti kendinden...
sen ne düşünürsen düşün, aşkımıza ihanet ettiğimi düşünmüyorum ben.
sessiz sedasız, hayatından çıkıyorum yalnızca.
hoşçakal. özgürsün artık.
bana şiiri sevdiren güzel romanlardan bir tanesi. ayrıca yazarın diğer kitaplarında olduğu gibi bu kitabında da nazım hikmet hayranı olduğu göze çarpar. kitaptan ahmet hamdi tanpınar ın aşk şiiri.
aşk dediğin nedir ki
tenden bedenden sıyrık
çocukların içinde
yaşadığı bir çığlık
aşk dediğin nedir ki
histen nefesten bir varlık
umutsuzluk içinde
karanlığa son ıslık
canan tan 'ın romanıdır. piraye adlı romanına çok benzediğini sadece duymuştum. hikayesi aslında etkileyici ve sonu buruk, en güzel yanı ise nazım hikmet'in şiirleri ile romanın süslenmiş olması. bu romanın değerini, güzelliğini en az 5 kat daha artırıyor bence. illede okuyun diyemem ama güzel kitap.
bu kitabı bir arkadaşıma sevgilisi tavsiye etmiş. aldı kitabı. ne aldın bakiyim dedim. verdi kitabı. kapağına ve adına baktım. sanırım toplamda 2 saniye sürdü. ayrıl o kızdan dediğim canan tan romanı. ***
--spoiler--
murat gibi karizma, yakışıklı ve zengin bir adamın yıllarca aynı kıza delice aşık olması, ve ailesinin isteği üzerine sevmediği biri ile evlenmesi bana iğreti geldi.öyle bir ailede hem de..
--spoiler--
sığ bir roman. okurken sıkıldığım, ayrıntılara yer verilmeyen, karakter tahlillerine inilmemiş, kısacası beni de sarmamış, üstelik yer yer gerçeklikten uzak gelen bir konusu var. sadece aslının, muratın ailesine çektiği rest ve kitabın sonu ilginç.
ayrıca aslı karakteri en iyi, en enerjik, en akıllı, en en en... bir an edwırıdın tahlili yapılacak falan sandım. dil sade, benzetmeler sade..
beni çok sıktığı, ancak bir kaç ayda okumayı başarabildiğim halde tuhaf bir şekilde bitirdiğim zaman bir yandan da beni çok etkilediğini fark ettiğim kitap. basit bir kurgunun şişirilmiş yer tasvirleri ile işlenmesinden ibaret romanın tamamı. ama aynı zamanda öylesine yalın ve kabullenilmiş bir çaresizlik sunuluyor ki okura sanırım geçmişte bir yerlerde kalmış kayıplarımızla özdeşleştiriyoruz bu durumu ve kitabı da sadece bu okutuyor.
ayrıca bu romanı akıcı bulanlara da hayret etmekteyim, tam tersine bir sürü gereksiz ayrıntıyla okuyucuyu boğuyordu. hadi tasvir filan yapsa gene tamam da, o da değildi yani. ayrıca canan tan'ın kitapta bin kez tekrar ettiği ifadeler için:
garip bir kitaptır. önce aslının işletme mühendisliği fakültesine başladığı fakat şirket toplantısına katılması murat'ın da orda olacağını öğrenmesine bağlıdır.
sonrasında olaylar başa alınır ve murat ile aslı'nın tanışma hikayesi.
güzeldir kitap. velhasıl akıcıdır da.
fakat canan tan'ın piraye adlı romanındaki hüzün teması ve olaylar zinciri bu kitapta benzer şekilde işlenmiştir.
piraye'de ömer vardı, arif vardı, nevzat vardı.
bu kitapta da murat var.
ancak sonu piraye'den farklı olarak sevenlerin kavuşamaması ve aslı'nın amerika'da birini bulması sonucu murat'ın başka bir kızla evlenmesi şeklinde bitiyor.
bir arkadaşım okuyordu bunu. sıradan bir arkadaşım değil. hoşlandığım. ama yüreği beni değil bir başkasını seviyordu. ben de kitap ismi aklıma geldikçe sanki ona sesleniyordum.
yapmak istediklerimiz, kendi gerçeklerimiz ve sevdiklerimiz... bunların arasında bir üçgen oluşturmak gerektiğini anladım ben. aslı karakteri, kendisi için önemli olan bu üç noktayı birleştirmeyi beceremedi.**
canan tan ın birbirine benzeyen kitaplarından biri. okumadım ama içeriğini tahmin edebilirim. üniversite ortamı, aşk, acılar, bir türlü yakalanamayan mutluluk, hayal kırıklıkları, mutsuz son.**