kürtler türkmen dememiştir. bazı kürt aşiretlerinin aslında türkmen olduğunu söylemiştir. ayrıca alevi kürtler ermeni dememiştir, bazı ermenilerin tehcir sırasında tehcirden kurtulmak için alevi kürtü olarak anadoluda kaldığını söylemiştir. dinlenmeye değer , okunmaya değer , masa başı bilim adamı olmayan sahadada birçok araştırmalar yaparak savlarını destekleyen bir bilim adamıdır.
resmi devlet söylemcisi. görevden alınmayı haketmiştir. yok alevi kürtler ermenidir, yok bilmem ne? bir bilim adamında yakışmayan sözleri ile her daim hatırlanacak olan kişi.
Melih gökçek gibi bir nev-i şahsına münhasır ademoğlunun 14 senedir ankaranın(başkentimizin) başkanlığını yaptığı düşünülürse, 15 yıl gibi az bir süre türk tarih kurumunda layıkıyla çalışmış bir insandır yusuf hoca.. aman be hocam türkiye'yi kurtarmak sana mı kaldı? ampuller fora bir ülkede doğruları söyleyen kovuluyor işte.. 15 yılına yazık ettin bence..
bilimle alakası olmayan, bilimi kendi ırkçı görüşleri doğrultusunda paçoza çeviren, değil tarhicilerden, tarihle ilgisi olmayan bir sürü yazardan bile ayar almayı başarabilen "görev adamıydı".
bir kez daha goruyoruz ki turkiye'de ermeni soykirimi meselesi ulkenin bam telidir, dunyanin yuvarlak oldugunda dahi birlesemeyecek 40 yillik kan davalilari kan kardes yapacak seydir, e tabi ortada kan var cunku.. iki ayri uctan ornek icin;
hasan celal guzel tarafindan heykeli dikelecek adam ilan edilmistir. tarihimizde tabii ermeni meselesiyle ugrasip heykeli dikilecek insan diye nitelenen ilk kahraman o degil bir digeri icin ittihadin yilmaz kalemi huseyin cahit'e kulak verelim:
tehcir işinde bahattin sakir'in rolü nedir? en hususi toplantılarımızda bile bu mesele tasrih edilmemiştir, aydınlanmamıştır. açık, kati bir kanaatim yok, fakat başka meseleler konuşulurken, ağızdan çıkmış bir kelimeden, sızmış bir fikirden, zapt edilememiş jestlerden, hasılı gözle görülmeyen, fakat insanda bir şüphe uyandıran ince ve hafif delillerden, bende kuvvetle peyda olan zanna göre, tehcir isinin en buyuk amili ve haliki odur. yalnız başına sark vilayetlerini dolaşarak zemin hazırladığını, esası kararlaştırdığını ve şahsi kanaatlerini tatbike çalışırken, haiz olduğu mevki dolayısıyla,emirlerinin merkezi umumi ve hukumet emirleri diye telakki olundugunuve nihayet hükümetteki bazı nafiz arkadaşlarını da sürüklediğini kuvvetle zannediyorum. onun için, bir gün bahattin sakir'in hatırasını ihya etmek lazım gelirse, onun heykeline sark vilayetleri göğüslerini minnetle açacaklardır."
türk tarih kurumu başkanlığı makamına yakışmayan kişiydi.
ancak ermeni meselsinde defalarca, "siz de açın arşivlerinizi, biz de açalım gerçek neyse bunu hepimiz kabul edelim" şeklindeki önerisine karşı taraftan cevap bile alamayan kişiydi.
ermenistanla ab zoruyla başlatılan gizli görüşmelerin akabinde bu kararın alınması ilginçtir. bu adamın yetersiz olduğu bugün mü anlaşıldı? ermenistan bayrağındaki haritada türkiye'nin toprak bütünlüğünü tanımazken, karabağ sorunu ortadayken, görüşmelerin şartsız başlatılması, birçok ab ülkesinin ermeni soykırımı mevzusunda karşımızda yer alması hatta bir dönem ab üyeliği için şart olarak resmen sunulup sonra geri çekilen ancak zihniyette yine var olan bu sözde soykırım iddialarının bizim tarafımızdan kabul edilmesi çabasına ek olarak bu eylem ortalığı biraz kasıp kavurmakta.
görevden alınması bana göre doğru karardır ancak, olayları birbirine bağlayınca pis kokular gelmiyor değil. eğer bu eylem vatana ihanetle sonuçlanacak eylemler silsilesinin başlangıcıysa, vay bu ülkenin halkına. 16 aralık 2004 gecesi verilen 5000 sayfalık raporun kabul edilmesi ve imzalanması ihaneti ortada dururken, bu çok fazla olur.
sözde ermeni soykırımı üzerine saatlerce konuşsa yine de dinlemek istiyeceğiniz memur profesör. çünkü neden?
1. yıllardır tarih kurumunun başında bulunup, resmi masalları halka yutturmuştur, deneyimlidir.
2. eski söylemlerinden epeyi çark etmiştir. çark ettikçe kendine güveni gelmeye başlamış, dili daha bir açılmıştır.
3. osmanlının yaptığı, türkiye cumhuriyetinin de halının altına süpürdüğü katliama "sözde" denilerek halka yıllarca yalan söylemenin vicdani sorumluluğunu üzerinden nasıl atacak bakalım? susunca bu sorumluluğu geliyor aklına, ondan susamıyor...
4. bir de işin aslını kabullenip, toplumu gerçeklerle yüzleştirmeyi, tabuları kırmayı maazallah kendine misyon edinmeye kalkarsa, yandık! o zaman onu susturmak imkansız olur.
ortaya koyduğu belgeler ve söyledikleri, soykırım yalakalarının işine gelmediği için bir grup entel tarafından kıl olunan bilim adamı. gösterdiği gerçek belgeler karşısında sadece kahvehane geyiği yapabilen, somut hiç birşey söyleyemeyen insanların korktuğu değerli insan.