haydarpaşa-gebze banliyö hattında bulunan ve kartal'la pendik arasındaki istasyonun adı. adını yakın zamana kadar faaliyet gösteren yunus çimento fabrikasından almıştır. ayrıca o istasyon civarında sonradan çavuşoğlu mahallesinden ayrılan bir kartal mahallesinin adıdır.
kaptanların, gemileri hareket halindeyken gördüklerinde yavaşladıkları zeki hayvandır... çünkü yaygın inanışa göre çok duygusal olan bir yunus gemiyle girdiği yarışı kaybederse intihar edebilmektedir...
efsaneye göre, bir gün bazı denizciler gemilerinden atılmış, tanrı da onları balığa dönüştürmüş. bu yüzden de yunusların aslında gemilerinin peşini bırakmayan denizcilerin ruhunu taşıdığı rivayet edilir.
yunuslar, enerjilerinden tasarruf sağlamak amacıyla suyun dışına sıçrar.
efendim bu hayvanlar ilginçtir.nefes alma biçimleri özellikle ilgimi çekti*~ paylaşmak istedim(ilginç dğrusu)
Yunuslar her nefes alışlarında ciğerlerinin %80-90'ını havayla doldururlar. Oysa çoğu insan için bu oran ancak %15'i bulur.
Yunuslar için nefes almak insanlarda veya diğer kara memelilerinde olduğu gibi bir refleks değildir, iradeli bir harekettir.Yani biz nasıl yürümeye karar veriyorsak, yunuslar da nefes almaya karar verir. Bu, hayvanın suda uyurken boğularak ölmemesi için alınmış bir tedbirdir.
Yunus, uykusu sırasında beyninin sağ ve sol yarım kürelerini yaklaşık on beş dakika arayla nöbetleşe kullanır. Bir yarım küre uyurken, diğer yarım küre yüzeye çıkmasını sağlayarak hayvanın nefes almasını kontrol eder.
Yunusların ağızlarındaki gagaya benzer çıkıntı, sudaki hareketlerini kolaylaştıran bir başka yaratılış delilidir. Hayvan bu yapı sayesinde suyu daha iyi yarmakta ve daha az enerji harcayarak daha hızlı yüzebilmektedir. Modern gemilerin burunlarında da yunus ağzına benzer bir çıkıntı vardır. Yunuslar örnek alınarak geliştirilen bu hidrodinamik tasarım, gemilerin hızını da aynen yunuslarınki gibi artırmaktadır.
ömer faruk tekbilek'in crescent moon albümünün son yani onuncu parçası. başında yunus'un gel gör beni aşk neyledisi ile başlar, arada *rahman süresinde bir parça ayeti okur 10.12 dakikalık bu şaheserde. fakat 6.30 dan sonra sultan veled'in segah niyaz ilahisi girer ki, o nasıl bir yorum nasıl bir lezzettir, dinlemeyen bilemez. muhakkak dinleyin, ömer faruk tekbilek çoşmuştur bu parçada.
Beyinleri bizimkilerden daha karmaşık, dilleri daha sofistike; barışa ve özgür aşka dayalı bir toplumsal yapıya sahiplerdir. Bir çay kaşığı kadar suyu, bir havuza damlatırsak, sesin geldiği noktayı milimetril olarak hesaplayabilirler. Balmumu, kauçuk ve plastikten yapılmış nesneleri ayırt edebilirler. Tamamen aynı görünen bakır ve pirinç levhalar arasındaki farkı ayırt edebilirler.
Dil 'becerilerini' değerlendirmek daha zordur. Yunuslar konuşkanlıklarıyla ünlüdür, oysa ses telleri yoktur. Çıkardıkları dil şaklatması, ıslık, inilti, ciyaklama ve havlamaya benzer seslerin tümünü burun kanallarının ardındaki keselerde oluştururlar ve saniye 1200'ü bulduğu olur. Yunusların çıkardıkları seslerle iletişim kurduklarını söylesek te bu sesler birbirini taklit etmeye yönelik olduğu için bir dil olmaktan da fersah fersah uzaktır.
Yunusların oyunları oldukça karmaşıktır fakat çabuk öğrenirler. Olağanüstü zorluktaki insan komutlarını yerine getirebilme ve kendilerini aynada tanıyabilme gibi çarpıcı özelliklere sahiplerdir. Alet daha kullanabilirler. Keskin mercanlar arasında avlanırken, sünger parçalarını güvenlik maskesi olarak burunlarına geçirebilirler. Küçük balıkçı topluluklarında yunuslar, birkaç balık ve biraz su oyunu karşılığında, balık sürülerini ağlara doğru güderler.
Tüm bu sevimli özelliklerine rağmen dişiler, genellikle bir grup erkek tarafından çiftleşmeye zorlanırlar. Yani tecavüze uğrarlar. Bazı yunus türlerinin görünürde bir neden yokken domuzbalıklarına öldürücü darbeler indirdikleri ve sık sık yavru katlettikleri bilinmektedir. insanlarla dostluk kuran yunus türlerinin vahşi hayattaki davranışlarını ele alan kapsamlı bir çalışma, bu hayvanların dörtte üçünün kimi zaman ağır yaralanmalarla sonuçlanan saldırılarda bulunduklarını, ayrıca yarısının dubalara, teknelere ve hatta insanlara yönelik yanlış yönlendirilmiş çiftleşme davranışı sergilediklerini ortaya koydu. ortalama bir erkek şişe burunlu yunusun 250 kg çektiği ve yılanbalıklarını yakalayabilecek kadar çevik, kavrayıcı bir kancayla sonlanan yarım metre boyunda penise sahip olduğu düşünülürse, yanlış sinyaller yaymak istemezsiniz.
Söz konusu rapora göre doğal hayatlarından koparılan yunusların insanlarla teması, istisnasız her seferinde yaralanma ve acıyla sonuçlanıyor.
güneş gözlüğü, joleli saçlar, kask, silah eşliğinde bir işe yaradığını zanneden fakat yaramayan artistlikten ödün vermeyen motosikletli polis türleridir.
YUNUS Türkiye'de en çok kullanılan 164. isim (... 162. savaş, 163. gözde, 164. yunus, 165. oktay, 166. ferhat, ...). Ülkemizde yaklaşık her 775 kişiden birinin adı YUNUS ve ismin yaygınlık oranı binde 1.29.
YUNUS adının yaygınlık oranının Türkiye'nin resmi nüfus sayımı sonuçları ve günlük ortalama nüfus artış hızına orantılarsak ülkemizde 13-02-2009 21:36 itibariyle yaklaşık 92,782 kişinin isminin YUNUS olduğu ve YUNUS isimli kişi sayısının her yıl ortalama 1533 kişi arttığı tahmini yapılabilir.
YUNUS adının Amerika Birleşik Devletindeki yaygınlık oranı ise bir milyonda 11.39 civarında ve bu hesaba göre ABD'de yaklaşık 3,487 YUNUS yaşadığı tahmin edilebilir. ABD'nin nüfus istatistikleri dikkate alındığında Amerikada YUNUS sayısı her yıl 30 kişi artıyor.
YUNUS Türkiye'nin en yaygın 164. ismiyken, Amerika Birleşik Devletinde en yaygın 164. ad ise Kent ismi. YUNUS adının yakın kullanım oranına sahip diğer Amerikalı isim kardeşleri arasında 162. Sandra 163. Singh 164. Kent 165. Sarah 166. Manuel isimleri de sayılabilir.
yedi karanfil'in eşsiz, muhteşem enstrümental parçasıdır. özellikle eski türk filmleriyle ilgili konularda arka planda çok kullanılır, boş yere değildir bu kullanma adamı parça parça eder çünkü.
karadeniz açıklarında herbiri günde yaklaşık 7-30 kg arası balık tüketerek karadenizli balıkçıların rızkına ortak olan balık türü.an itibarıyle kardenizli balıkçılar yunus avlama yasağının kalkmasını istemektedirler.
ayrıca 4 yaşında bir çocuğun aklına takılan ismidir.
y: hala nunus ne demek ki, balık demek biliyomusun. hala nunuslay beni yeymi?
rod: yemezler, severler seni.
y: benim adım niye nunus?
rod:h: sen bebekken öyle koymuşuz.
y: ben bebekken balıkmıydım?
rod: ?!
uyuyor mu ne yapıyor anlam verilemeyen memeli hayvan.
bir gözü her daim açık uyuyorlar bunlar. biri saldırır diye mi ya da bir gözü kapanmıyor diye mi bilmiyorum. ilaveten bunlar uyurken de yüzebilme yetisine sahiptir.
ayrıca hayvanların içinde dur soyum devam etsin zevk mevk için değil değil de, bildiğin zevk alayım diye sevişen türdür. izlemek isteriz.
diğer tüm balıkların aksine kuyrukları dikey değil yataydır. suyun üzerinde zıplaya zıplaya 10 metrelik yaylar çizmelerini sağlayan işte Bu doğal modifikasyondur. Denizlerin spor arabalarıdırlar.. güzel hayvanlardır..
sanılanın aksine pür neşe ile değil de daha çok bir "hoju naber? yalarımmm kekekeke" modunda neşeli takılan hayvan sanki. biraz daha sosyal-sinsi, biraz daha ortam adamı. ama yine de sevimli hayvan, samimi hayvan bir kere.. gülüyo abi.