Ilahilerini seviyorum, şiirlerine hastayım, sözlerinin müptelasıyım. Ama kendisine dair en çok neyi seviyorum biliyor musunuz? Üstünde basılı olduğu 200 telelik parayı.
seni seviyorum yunus emre.
Yunus Emre kadılıktan geçip 40 yıl dergâha sırtında odun taşıdı. Bugün "ölen hayvan imiş, âşıklar ölmez" kelâmı gönülden gönüle bir pencere olduysa, bu Yûnus'un teslimiyetindendir. Yûnus ölmedi, yaşıyor şuracıkta.
islama göre KAFiRDiR. VAHDETi VÜCUtçU, ALLAHıN VE RESULLERiN DÜŞMANı BiR ZıNDıKTıR.
aslında eserlerini okuduğunuzda islamla inceleden geçtiği makaraya, alaycı üslubu farkedersiniz.
kanuni döneminde eserlerinin okunması dahi yasaklanmış, meşhur din adamı ebu suud efendi tarafından din dışı ilan edilmiştir.
yani yunus emre de islama sığmaz! islam bilim adamı, edebiyatçı, düşünür barındıramaz zira bu insanlar onun dışına çıkar çalıştıkça!
Bir nicenin belin büker, bir nicenin mülkün yıkar,
Bir nicenin yaşın döker, var gücüyle üzer ölüm.
yunus emre'nin ehli tarik olmasının arkasında yatan sebep esasen ölüm ve hayat arasındaki farklılıktır. burada denilen farklılık esasen yunus'un bakış açısında çoğu sevmediğimiz şeylere karşı hislerimizin kaynağında yaşam yatar ve ölüm geldiğinde ceset sevilmeyen herşeyden daha sevimsiz olur. bu nedenledir ki yunus yaratılan herşeyi sevme azmindedir.
1100-1300 yılları dünya açısından mongol istilası, haçlı seferleri, haşhaşiler gibi, şii büveyhoğullarının kalıntıları, fatımilerin islam coğrafyası üzerindeki baskıları ile hümanizmin kangren olduğu bir dönemdi. böylesi bir dönemde insanlığın, sevginin, barışın, huzurun, kardeşliğin ve dahi tüm güzel duyguların yeşerebilmesi için, yunuslar, mevlanalar, hoca ahmet yeseviler, şiraziler, yerine göre ömer hayyamlar gerekliydi. ve bu insanların asıl görevleri devlet yöneticilerinin körelen vicdanlarını halk içerü girdirmemekti.
bugünün konjektüründe bakıldığı zaman, değişimin, güç sahiplerinin elinde olduğu aşikardır. ve bu değişim bugün bir insanı algıda dünyanın en iyi insanı yapabilirken, diğer yanda insanların algısında dünyanın en bedbin kişisi haline de getirebilir. böylesi bir dönemde bizim de yunus gibi mevlana gibi anadoluunun insanları arasında tutkal vazifesi görecek kişilere yada onların temsilcilerine ihtiyacımız var.
bugün yolda yürüyen bir grup insanın otağına gübre dökenler, sevmediği herkese terörist diyenler, köprüsünü kapatıp zorla tünelden geçirenler, halk arasında görüş ayrılıklarını uçurumlar seviyesine getirenler etrafımızı çevirmiş durumda. dünya genelinde popülist söylemler tıpkı fransız ihtilalinin hemen sonrasında olduğu gibi sivri ve keskin bir hale gelmiş, bakıldığında çok güçlü devletler kendi içlerine kapanıp dış ilişkilerde hukuk veya komprimiz davranışlardan uzaklaşmaya bağlılıklarını minimalize etmeye çalışıyor. halkların kardeşliğinin temel taşı olan hümanizm kutsal olmaktan gereksiz olmaya doğru bir evrilim sürecinde... alman genç kız böbreğini çaldığı sureyeli mülteci için "buraya gelmenin bu ülkede yaşamanın çeşitli bedelleri var bu bedeller çok çeşitli, o kız canı yerine böbreğinden oldu..." şeklinde konuşabiliyorsa, artık yeni yunusların, ebu turab ali gibi kün inden-nâsi ferden mine n-nâs deme zamanı gelmiştir. ibrahim ethem gibi sarayı, cariyeleri, şatafatı bırakıp dilenci olabilecek kadar insanlar içinde insanlardan bir insan olmak...
yunus emre adım adım gezdi, ve kendisine ilham edilen görevi ifa etmek için "Ben Yunus'u biçareyim, Aşk elinden avareyim, Baştan aşağı yareyim, Gel gör ben aşk neyledi" demiş, yola revan olduğu her gün bir kaç kişi ile hasbihal ederek onların ruhlarını tedavi etmiştir. bugün dünyanını ihtiyacı olan budur.
Yunus Emre der hoca
Gerekse var bin hacca
Hepisinden iyice
Bir gönüle girmektir
Şu an Trt'deki dizide gösterilenle alakası olmayan ozan. Yunus'u kadı, softa olarak göstermişler. Ulan bir şeyin de içine etmeyin be! Sizin ne haddinize yunus!
Anadolu'nun tasavvuf hayatının oluşmasında Mevlana'm ile birlikte başrolü üstlenen şahsına münhasır umuyorum ki cennetlik bir fani. Kendisini çok severim.
aşağıda ki dizeler ile aşmış ilahi mutasavvuf insan.
ilahi bir aşk ver bana,
Kandalığım (nerede olduğumu) bilmeyim,
Kaybedeyüm ben beni,
isteyiben bulmayım.
Al gider benden benliği,
Doldur içime şenliği,
Dirilikte öldür beni,
Varıp orda ölmeyim.
Sen sana ne sanırsan,
Ayruga (başkasına) da onu san,
Dört kitabın manası,
Budur eğer var ise.
Bülbül olup öteyim,
Dost bağında yatayım,
Gül oluben açayım,
Ayruk dahi solmayım.
Aşktır derdin dermanı,
Aşk yoluna koydum canı,
Karagözüm aydur bunu,
Bir dem aşksız olmayım,
Hacivatım aydur bunu,
Bir dem aşksız olmayım.
Sen sana ne sanırsan,
Ayruga da onu san,
Dört kitabın manası,
Budur eğer var ise.
koskoca yunus emre ol "mal da yalan mülk te yalan, var birazda sen oyalan" de sonra senin resmini 200 tllik banknotun arkasina koysunlar. adamın kemikleri sızlıyordur.