temel fark elbetteki din ve dildir. ancak yunanistanı gezmiş biri olarak 2 cift laf etmek isterim müsadenizle.
yunanistana ayak bastığınızda yabancı bir ülkede olduğunuzu pek anlayamazsınız. halen egede olduğunuz zannedersiniz. selaniğin, izmirin adeta kopyası olduğunu görürsünüz. kızları nefesinizi keser. birisine adres sorduğunuzda üsenmeden size eslik ederler. yardım severdirler. erkekleri bizler gibi cabuk kızar. belli bir yaşın üstündekiler tespih ve nargile ceker. ıspanak, tavuk, cay ,musakka,baklava gibi pek cok yemek adının ortak olduğunu görürsünüz. metroda beklerken udlu,kanunlu müziklerin ne kadar bizden olduğunu fark edersiniz.
baslığa göre aradaki farkları yazmak gerekirdi ama sunu tüm içtenliğimle söyleyebilirim ki yunanistanın/ yunanlıların kültürel anlamda,yaşam tarzı anlamında bizden temelde cok fazla bir farklılıkları yok.
bundan ötürü yunanistandan ayrıldığınızda hüzünle bakarsınız ardınıza. türkiyeden ayrılıyormusunuz gibi hissedersiniz bir an. biribirine hem bu kadar yakın hem bu kadar uzak 2 halkın arasında ki husumet daha cok üzer sizi. "nasıl olupta ayrı yörüngeler savrulmusuz böyle?" diye içiniz içinizi yer. hazmedemezsiniz bu aptal düşmalığı.
bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan sahıslar elbette kafalarına göre sallama özgürlüğüne sahip. hamasi nutukların etkisinde fazla kalmıs canların nefret kusmadan evvel 2 kere düsünmeleri daha doğru olacaktır sanırım. en azından bir kere gidip görün yada arastırın ondan sonra dökün içinizdeki nefreti..
biri komşuna yemek götürür , biri komşusuyla sadece merhabalaşır.
biri misafirini kendi yatağında yatırır , biri misafirini boş koltukta yatırır.
biri arkadaşının annesine annecim der , biri arkadaşının annesine bayan x der.
biri mevlanadan , yunus emreden dem vurur , biri homeros der.
biri gökyüzüne tükürür kendi yüzüne geleceğini bile bile , biri yanındakine tükürür.
biri yeni rakı içer , biri uzi içer.
biri neysem oyum der , biri dünya benim etrafımda dönüyor der.
biri cahil adam olmaz evliya olsa der , biri hepimiz evliyayız der.
biri arifi sev eşkiya olsa der , biri müslümanlar teröristtir der.
biri yurtta sulh cihanda sulh der , biri türk bayrağı çiğnemeye kalkar.
birine tüm dünya saygı duymak zorundadır , birinin tarihi piyonlukla geçer...
birisi yunanları cahilce Tarihteki helenler zanneder özentiyle bakar, yine aynı kişi Kendi atalarının yarattıklarını, medeniyete katkısını bilmez kendine barbar gözüyle bakar.
Ötekisi Alakası olmadığı helenleri sahiplenir koltuklarını kabartır, dünyaya çok şey vermiş Türklere ise barbar gözüyle bakar.
yani Aralarında pek bir fark yoktur.
tek fark birisi yunan olmanın gururnu taşır, birisi keşke yunan olsaydım der, türklüğünden utanır.
yunanistan'da polis bir genci kafasından vurarak öldürdüğü için tüm halk sokaklara dökülüp eylemler yaparak içişleri bakanını görevden aldırabilir. ülkemizde ise böyle bir durum söz konusu bile olamaz. bırakın iç işleri bakanını görevden istifaya zorlamak, emniyet amirlerini hatta polisi bile görevden aldıramazsınız. aynı durum tsk'de de mevcuttur. türk halkı sıvı gibidir her kabın şeklini kolaylıkça alabilir. yada ne sıvısı bildiğin gazdır türk halkı. hem bulunduğu kabın şeklini kolaylıkça alır hemde tüm gazlar gibi yüksek basınçla sıkıştırılabilirler. ve bu gerçek yüzlerine söylendiğinde de kabul etmezler.
Türklerin bir kültürü vardır, yunanlar bu kültürü sahiplenir. kendilerine ait olduğunu iddia ederler. **
(bkz: Baklava) (bkz: Karagöz ve hacivat) (bkz: nasrettin hoca)
bu iki milletten birinin *en demokrat, cagdas ve kulturlu olani bile kendi ulkesini asla kotulemezken bir digerinde aydin olmanin temel sarti kendi ulkesine sovmektir. bu oyle bir aymazliktir ki bizde trabzonda pontus rumlarina soykirim yapildigini belgeleyen! filimler cevrilirken bir tane allahin rum kulu cikip ta bizde balkan harbi sirasinda turkleri soyle kestik bati trakyada boyle eziyet yapiyoruz demez.