bayramlarin vazgecilmez ikrami..
(bkz: güllüoğlu)
ugruna hali sahada ter dokulen tatli.
nicholas anelka nın türkiye de en çok şaşırdığı şeymiş ayrıca.

"deplasmana gidiyoruz, havaalanına tepsiyle baklava getiriyorlar. antremana çıkıyoruz yöneticiler, taraftarlar baklava getiriyorlar. maç kazanıyoruz, bir sonraki antreman tepsi tepsi baklava geliyor. her yerde baklava yiyorum. ve neden bu kadar baklava tükettiğinizi de anlamıyorum."
cevizlisi fındıklısı fıstıklısı derken her şeyde uç noktaya varmaya çalışan canım türk halkının çikolatalısını hatta mesir macunlusunu bile ürettiği muhteşem türk tatlısı... Ev baklavası diye anılan fakat yapanın kollarının yufka açmaktan baya yorulduğu zor fakat bi o kadarda yenilesi tatlı.
türkler ve yunanlara arasında patent krizine sahne olan tatlı .. ama uluslararası sitelerde girilebilecek bir araştırmadan sonra türk tatlısı olduğu alanen ortaya çıkar , yinede kesinlikle yunanlar bizden çok daha iyi reklamını yaparlar , ondan birçok yerde yunan tatlısı olarak anılır ..

(#205284)
yapması marifet gerektiren memleketimin * dünyaya verdiği en büyük armağan, ulu yiyecek.
(bkz: karaköy güllüoğlu)
fıstıklısının tarifini vereyim belki yapmak isteyen çıkar
Malzeme
Hazırlanmış olan yufkalar,
300 gr. Öğütülmüş fıstık içi,
500 gr. Erimiş tereyağı (el yakmayacak sıcaklıkta),
Şerbet için 1200 gr. Toz şeker, 800 gr su, yarım limon suyu..

Yapılışı
Hazırlanmış yufkaları tezgaha üst üste serin. Bunun tam ortasına tepsinizi kalıp gibi kapatın. Tepsinin dışında kalan kısımları kesip iki el büyüklüğünde parçalara ayırın. Tepsi boyutunda kesilmiş yufkaları ince oklavayla tek tek sarın. Tepsinin içini hafif yağlayın. Tabanına oklavayla sarılmış yufkaların iki tanesini düzgünce serin. Sonra kesilen kenar yufkaların yarısını, tepsinin içini tamamen kaplayacak şekilde kat kat atın. Bu yufka katlarının üzerine öğütülmüş fıstık içini serpin. Kalan kenar yufkaları da, fıstığın üzerine kat kat atın. Daha sonra oklavaya sarılı diğer yufkaları, tek tek aralarına ılık yağ serpiştirerek tepsiye çarşaf gibi üst üste döşeyin. Tepsinin dışına taşan yufkaların kenarlarını bıçak ile düzeltin. Yufkaların yüzeyini bozmamaya dikkat ederek, keskin bir bıçak ile, baklavayı dilimleyin. Erimiş yağı, tepside kuru yer kalmayacak şekilde gezdirerek dökün. Tepsiyi 200 derecedeki fırına sürün; 45 dakika kadar pişirin. Fırından çıkarınca, soğutmadan hazırladığınız şerbeti verin. Şerbeti çekmesini ve soğumasını bekleyin.

http://www.gazianteplim.de/baklavalar.asp
üzerinde dondurma ile hayır denmeyecek tatlı.
(bkz: yunanistan in bize ozgu seyleri sahiplenmesi)
anne eli değmemiş, ev yapımı olmayanına burun kıvrılması gereken o şaheser tatlı.
Antep klasiğidir, yaklaşık 20 kat yufka ile yapılır. iyisini Antepte imam çağdaş, Koçak, Burhan inal, Güllüoğlu vs yapar, çok yemek iyi değildir. ama ben yine de yolunuz antep'e düşerse billuriyeyi tavsiye ederim.
kullanılan yağın ve açılan hamurun inceliğinin çok önemli olduğu güzide tatlı. ağırdır efendim öyle çok yenmemelidir.
yunanca baklava demektir. *
(bkz: 6pack)
bir göbek çeşidi. üstünde çalışıyorum, bekleyip göreceğiz, kadayıfa filan benzerse gidip brad pitti dövüyorum, sonra demedi demesin.
insanın "olsa da yesek" dediği bir tür tatlı..
1 kilosu iddiaların % 80'inde ortaya konmuş tatlıdır.
Cevizli yapılmaması gereken*, antep fıstıklısını yemeye doyum olmayan geleneksel Türk tatlısı...

Kanımca en iyi yapan için (bkz: keleşoğlu)
ipne rumların sahiplenmeye çalıştığı, milli tatlımız. gaziantep'inkiler meşhurdur. bunu işleyen bir de tv dizimiz vardır. adı da yabancı damattır.
birim fiyatı hiçte ucuz olmayan (yaklaşık 1 tl) datlı.
gençler genelde fıstıklı tereyağlı olanı tercih ederken, yaşı ilerlemiş olanlan daha hafif olan cevizli ya da kuru baklavayı severler(yanlış olabilecek bir genelleme) ve ankarada yiyebileceğiniz en iyi yer bizim evdir, adana antep tarafına giden her tanıdık güllüoğlu veya imam çağdaştan baklava getirmekle yükümlüdür.
(bkz: kalori bombası)
düynanın en bi güzel tatlısıdır.
1 tanesi(1 dilimi): 1 dilim ekmek + 2 kesme şeker kalorisindedir. neredeyse 100 kalori yani. 1 tanesi karar gerisi zarardır. yemeğe doyum olmaz orası ayrı.
osmanlı saraylarında ramazanın 16. gecesi, "dünden kalan baklava yok mu? bre melun aşçı" nidalarına sebep olurdu.