nilüfer'in '94 tarihli ne masal ne rüya albümünde yeralan muhteşem şarkı. insanı alıp götürüyor bırakıyor öylece uzaklara.
Bir yıldız söner içimde
Ölürüm her gidişinde
Sensizliğinle
Bir hasret yanar içimde
Geceler yalnız geceler
Dayanmak çok zor
Yoksun
Bilsen neler neler verirdim olsan
Ama yoksun
Yine bana gel
Sarılıp boynuna seviyorum desem
Yeter bana
Uçurumlar kaldı senden
Bomboş bedenim
isyan eder sana yüreğim
Yalan mıydı söyle bana
Çok mu zamansız
Çok mu imkansız
Keşke dönülse başlansa yeniden
Canlansa sevda
makedonya eurovision 2008 şarkısı turkish version adı altında youtube da yeni gördüğüm bir klibin adı. şarkının sözleri türkçe, ismi türkçe n'oluyoruz dedim. bu şarkıyla mı katılacaklar diye düşündüm ama turkish verson yazırdu. herhalde yaptıkları şarkının türkçesini ayrıca yapıp koymuşlar, daha tam anlamadım.
buu işin içinde bir iş var dur bakalım.
not: slav hatunların konuştuğu türkçe harbi ahenkli bir etki yapıyormuş demek ki.
sen yoksun
deniz yok
yıldızlar arkadaşım
ya bu gece harika bir şeyler olsun
yahut bir bomba gibi
infilak edecek başım
ağzımda eski mısralar uzanıp kalmışım
istanbul minareler odamda gibi
gökyüzü temiz ve parlak
işte kolkola girmiş en mesut günlerimiz
muhalif bir rüzgar karşı sahilden
fosforlu ışıklarıyla gökyüzü bir deniz
havada kanat sesleri
ve çılgın kokular
deniz yok
yıldızlar uzaklaşıyor
ben yine yalnız kalıyorum
istanbul minareler kaybolmuş
sen yoksun
nerdesin gülüm, aramadın ah gecelerce
yalan değil ölürüm üç güne kalmaz bu derdinle
gücüm yetmez sana, beni sensiz bırakma
yeni geldi aklım başıma
yoksun yoksun, kaçıncı mevsim geçti
yollar bitti, kaç yıl geçti hasret yanımda
yoksun yoksun, gözümde yaşlar bitti
sana yanmışım, yalnızım, bu defa bitti
yalnızım eser rüzgarlarıma günahlarla
yalan değil kalmışım tek başıma bu odalarda
gücüm yetmez sana, beni sensiz bırakma
yeni geldi aklım başıma
yoksun yoksun, kaçıncı mevsim geçti
yollar bitti, kaç yıl geçti hasret yanımda
yoksun yoksun, gözümde yaşlar bitti
sana yanmışım, yalnızım, bu defa bitti
Bir nisan akşamı hasretin çiğlığıydi çakan şimşekler
Dökülen yağmur gözyaşları
Umutla yeşerecek toprak
Ben seni bekleyeceğim
Gecenin koynunda uyurken yıldızlar
Ben hayaline sığınacağım
Ay acır bana
Güneş sancılı doğar sabah
sen halen yoksun...
Ağlamaklı simsiyah sensiz bir gecenin, saçlarına çaldığı karadayım sen giderken. Yalnızlığım, kenarından geçip gittiğin bozkırlarınkinden daha vahim. Şimdi bir başıma, burnuma gelen kokunu çektiğim sigaranın dumanıyla örtüyorum. Aklımda tek kelime beni kahreden " Yoksun ".
23 şubat'ta prömiyerini yapan izmir devlet tiyatrosu oyunu.
cuma boynukara yazmış. kötü. teks de kötü oyunda kötü. hatta çok kötü.
oyun atlas dergisinde yayımlanan o ünlü akbaba ve çocuk fotoğrafından yola çıkmış. ama olmamış.
