1977 yapımı, cem karaca / dervişan şarkısı. dönemin siyasi ve sosyal şartlarını güzel yansıtan bir parçadır. sözü ve müziği cem karaca ya aittir.
Sıram gibi sıradağlar
Anam anam derdin mi var?
Yaram yürekte değil ki gelip sarsın yar
Radyolarda şarkılar boş ver diyorlar
Açlıktan verem olana bal ye diyorlar
Yoksulluk kader olamaz kader değildir
Firavunlar bile böyle zalim değildir
Ben vatandaş Ahmet'im evkafta memur
Ay sonuna yetmiyor evdeki kömür
Bir kilo et seksen lira tadını unuttum
insan gibi yaşamanın adını unuttum
Yoksulluk kader olamaz kader değildir
Firavunlar bile böyle zalim değildir
Devlet baba borç içinde sabret diyorlar
Sen de bakkala kasaba borç et diyorlar
Ben onurlu insanım boyun eğemem
Alacaklı ver deyince ödün veremem
Yoksulluk kader olamaz kader değildir
Firavunlar bile böyle zalim değildir
antitezlerinin yüzlercesinin her gün açlıktan, tedavi ettiremeyecekleri hastalıklardan ve daha bir çok sebepten ötürü can verdiği önerme. aslında kaderden çok kaderleştirilmiş bir olgudur bu. konuya güzel bir bakış sergileyen film önerisi olarak "blood diamond" verilebilir. konuyu özetleyen söz ise "masum değiliz hiçbirimiz" olacaktır.
sağlam bir cem karaca şarkısı. cümlenin anlamına bakacak olursak; kişiden kişiye farklılık gösteren bir olaydır. konuyla biraz alakalı manidar bir söz de vardır; fakir doğabilirsin, bu senin hatan değildir. ama fakir biriyle evlenirsen, işte bu senin hatandır. **
cem karaca'nın, 1977'de moğollar'ın basçısı taner öngür'ün de kadrosunda bulunduğu dervişan'la birlikte yaptığı 3., toplamda 4. uzunçaları. albümdeki şarkılar:
cem karaca'nın 1977'de dervişan'la birlikte çıkardığı uzunçalara adını veren harika şarkı. bu şarkının başlangıcındaki piyano solosu, albümdeki diğer şarkıların başında da vardır. solonun bitiminde cem baba şarkının adını söyler ve şarkı başlar.
cem karaca ile dervişhan'ın insanın içine işleyen şarkısı. özellikle 'radyolar da şarkılar boşver diyorlar' kısmının söylenişi insanı koparır. ayrıca burda ajda pekkan'a ince bir ayar verildiği hissine kapılabilinir.
bir kilo kıymanın türkiye genelinde otuz - kırk lira arasında değişmesinden sonra dillere dolanan ilk şarkı olsa gerek. bu arada kıyma ile sınırlandırmanın da çok iyi niyetli olduğunu biliyorum.
açık ara en iyi cem karaca şarkısıdır. haykırışdır, anarşidir, acizliktir kısaca herşeydir. iyi ki cem baba gibi birini dünyaya getirmiş toto karaca yoksa böyle bi şarkıyı dinleyemiyecektik
hayko cepkin tarafından kusursuz yorumlanan bir cem karaca şarkısıdır. sözlerindeki anlam muhteşemdir. siyasi şarkılarındandır, devlete gönderme yapar.
"Yoksulluk kader olamaz kader değildir, Firavunlar bile böyle gaddar değildir."
emekçiler, yaşamlarına ve çalışmalarına bakarak ''buda hayatmı be'' diyor. insan aklının ve emeğinin doğaya hakim olmak ve herkes için kolay ilginç bir yaşam için gerekli herşeyi yaratmak için önemli araçlar sağladığını günümüzde, bu durumda olabilmek içn toplumun kötü kurulmuş olması gerekir.
ama neden kader olsun?
patronların ve ücretlilerin, başkalarınının çalışmasıyla zenginleşen insanları sonsuza dek varolması mı gerekir?
ekonomi, bilim ve teknik geliştikçe yaşamın ve çalışmanın değerinin düşmesi hangi kehanettir?
gelişme neden büyük çoğunluk için daha başka, daha iyi yaşamaya yaramasın?
atom barışçıl amaçlarla kullanılabilir. gezegenler keşfedilebilir de, işsizlik yok edilemez ve gelecek korkusu kaldırılamaz mı?
insanlar arasında başka ilişkilerin kurulduğu, insan eyleminin amacı; emekçilerin ve halkın maddi ihtiyaçlarına cevap vermek, bireyin kişiliğinin ve yeteneklerinin açığa çıkmasına fırsat tanımak olan yüksek uygarlık düzeyinde ki bir toplum biçimine ulaşmak olanaksız mıdır? bu toplum biçimi, kişiyi tüm baskılardan kurtaracak ve her bireyin insancıl bir sosyallik içinde, sonuna dek kendi efendisi olmasını sağlayacaktır. işte sosyalizmin varolşu sebebi amacı anlamı ve varoluş nedeni tastamam budur. ele geçirilip kuralacak olan yeni toplum budur.
emekçiler, yaşamlarına ve çalışmalarına bakarak ''buda hayatmı be'' diyor. insan aklının ve emeğinin doğaya hakim olmak ve herkes için kolay ilginç bir yaşam için gerekli herşeyi yaratmak için önemli araçlar sağladığını günümüzde, bu durumda olabilmek içn toplumun kötü kurulmuş olması gerekir.
ama neden kader olsun?
patronların ve ücretlilerin, başkalarınının çalışmasıyla zenginleşen insanları sonsuza dek varolması mı gerekir?
ekonomi, bilim ve teknik geliştikçe yaşamın ve çalışmanın değerinin düşmesi hangi kehanettir?
gelişme neden büyük çoğunluk için daha başka, daha iyi yaşamaya yaramasın?
atom barışçıl amaçlarla kullanılabilir. gezegenler keşfedilebilir de, işsizlik yok edilemez ve gelecek korkusu kaldırılamaz mı?
insanlar arasında başka ilişkilerin kurulduğu, insan eyleminin amacı; emekçilerin ve halkın maddi ihtiyaçlarına cevap vermek, bireyin kişiliğinin ve yeteneklerinin açığa çıkmasına fırsat tanımak olan yüksek uygarlık düzeyinde ki bir toplum biçimine ulaşmak olanaksız mıdır? bu toplum biçimi, kişiyi tüm baskılardan kurtaracak ve her bireyin insancıl bir sosyallik içinde, sonuna dek kendi efendisi olmasını sağlayacaktır. işte sosyalizmin varolşu sebebi amacı anlamı ve varoluş nedeni tastamam budur. ele geçirilip kuralacak olan yeni toplum budur.