bugün

Dünyaya gelen her canlının şuanda farkında olmadan yaptığı şey.
Şu naciz bedenim elbet bir gün toprak olacak,güzel hayırlı işlerimiz varsa ne ala.
oğlum 15 yaşına girdi, bu sene liseye gidecek hastanenin kapısında kucağıma aldığım gün daha dün gibi.

(bkz: zaman değil sen geçiyorsun)
Sakallarım bile beyazladı gri gandalf olduk aq.
En sevmediğim şey. Hiçbir zaman kendimi yaşlanmaya hazır hissedemeyeceğim. Dış görünüş konusunda takıntılı bir insanım. Umarım olgunlaşabilirim.
insana hata yapma payını elinden alan hede. Eskiden bir hata yapsan bir yanlış yapsan gencim küçüğüm der geçerdin. Ancak yaşlandıkça gencim ben olur öyle diyemiyorsun çünkü artık genç değilsin çocuk hiç değilsin.
yaşlanma fobim yok, her yaşın ayrı güzelliği var, bana teyze-meyze diyerek beni korkutamazsınız, ayrıca şu anda teyze falan da değilim, yaşım 27, 28'i heyecanla bekliyorum. yaşlanmaktan çok kilo almaktan korkuyorum.
gencler yaslilara bakmak zorundadir.
yaşlılığı düşünmeden keyfinizce yaşamaya bakın. kafanız ve yüreğiniz ne kadar gençse siz de o kadar gençsiniz. kafa kağıdına takılmayın.
birilerine muhtaç olmadan ve ayağa düşüp kendi değerini yitirmeden yaşanabiliyorsa, buna paralel, erken bunama olmadan hayatını sürdürebiliyorsa kişi ne alâ yaşlılık.
hiçbir zaman tam anlamıyla hazır olduğumu hissetmeyeceğim kaçınılmaz durum.
Hayatımda en korktuğum şey olabilir. Yaşlılığı görmeden ölüp gitmek istiyorum sjsj.
inanılmaz yaşlanma fobim var, sık sık hortlayıp moralimi düşüren. parklarda veya otobüste yanıma yaşlılar oturunca durup dururken psikolojim bozulur.
yaş olarak anladığım ancak fiziksel olanını bir türlü aklım almayan bir olgu. yani bir insan sadece 40 yılda nasıl bu kadar yaşlanabiliyor?
Kendimi yaşlı hissetmiyorum ama yaşlanıyorum galiba.

Yaşlı değilsin zaten aq.
Yaş almak.

Neşeli bir günde arkadaşımın pat diye " manyak, eski resimlere bakıyorduk geçen gün, sen resmen çökmüşsün, şimdiler de daha yorgun gibisin"

Bahsettiği de 1 bucuk sene evvel, hiç beklemiyordum.

Çok hızlı kartlıyoruz sözlük, durdurun dünyayı inecek var.
seni direk düğünlere çağıyorlar falan... çocukluğunda sevdiğim küçük kuzenleri çocukları falan oluyo onları seviyon... bi tuhaf oluyo.
harçlık verince seviniyolar neyim.
yok yavrum, yakinda emekli olup yavsak patronlara hastir cekme imkanina sahip oldugunu bilmek cok hos bir fikir.... iyi ki genc olup ta " nolur beni ise al patron" demiyorum. patron, anan icin özel yaglar hazirladim, anani yolla lan...
Geçenlerde çenemdeki sakallarda üç beş beyaZ görmemle farkında vardığım süreç. Garip bir his uyandırıyor insanda. Sanki biraz üzücü.
Eninde sonunda tedavisi bulunacak olan bir tür hastalık.
Çocukluğu ozlemektir.
Korktuğum olaydır . Her zaman genç kalmak için elizabeth bathory olucam .
Bir dağa tırmanmaya benzeyen, çıktıkca yorgunluğunuzun artığı, nefesinizin daraldığı ama görüş açınızın genişlediği hadise.
Vücut ile alakası yoktur ruh ile ilgilidir.
Yaşlanmak ya da yaş almak diye iki kavram vardır.

Ota boka sarıyor, her konuya burnunuzu sokuyor, ahkâm kesiyor, milletin özene bezene aldığı kararları sorgulamayı kendinizde hak görüyorsanız, yaşlanmış ve aynı zamanda musibet, aksi bir yaşlı oldunuz demektir. Düşman başına!

Bir de yaş alanlar vardır. Dayım gibi meselâ.
Adam yetmişine dayandı, hoppidi hoppidi dünyayı gezmeye, gitar çalmaya, esprileriyle bizi altımıza işettirmeye devam ediyor.
Adam tasa sevmiyor, mızmızlığı sevmiyor, şikayeti sevmiyor.
Ömre ömür katan tayfadan...