Oyuncaklarımızı kendimiz yapardık, çamurdan, tahdadan ya da telden. Ama asla sıkılmadık, şuyumuzda olsa diye üzülmedik.
Çünkü çocukluğumuzda kırlardaydık, köydeydik, özgürdük. Doğa gibi park, oyuncak, eğlence varmı ki?
1-) Büyük su birikintileri üzerinde taş sektirmek.
2-) yedi kule oyunu.
3-) yakar top.
4-) sos.
5-)atari.
6-) sessiz sinema.
7-) 9 taş ( 3 taş ile de oynanır).
8-) hımbıl.
Aklıma gelenler bunlar daha bu liste çok uzar gider.
Oyuncak hayvanlarım vardı maymun, köpek, aslan falan bi ton hayvan vardı işte. Onların hepsini dizerdim halıya, dövüş turnuvası düzenlerdim kendi kendime. Hep maymun kazanırdı güçlüydü pezevenk.
'kalecilik'. evet büyük abiler biz kaleye geçelim diye böyle bir oyun uydurmuşlardı. biz salaklar da birbirimizle mücadele ederdik, oyunu oynayabilmek için.
futbol değil mahalle maçı.
mahalle maçlarında top oynamak çok eğlenceliydi hele ki o mahallenin erkeklerinin hepsinin kız kardeşi varsa mükemmel bi maç olurdu ben o kız kardeşlerden biriydim.
Çamaşır mandalından iki takım kurup kağıt parçasından küçük top yaparak futbol oynatmak. Ne zaman canım sıkılsa oynardm, mutlu olurdum. Çocuk olmak çok güzeldi be!
tabiki seksek. oyunda beni disladiklari zaman tek basima oynayip zevk aldigim oyundu. tebesir, kiremit vs. bulsam yine oynarim, isterse yasim 45 olsun. Farketmez.
istop, saklambaç, yerden yüksek, evcilik, can, yakar top tu sanırım( iki grupla oynanan can benceri oyun, renkli istop, ip atlama, birdir bir, denizde oynadığımız kaydırmaca...