lise 1 de sıra arkadaşım GÜROL ile gözümüze kestirdiğimiz başka sınıftan bir kızın yanına gider o'a "SENi GÖZÜMüz BiR YERDEN ISIRIYOR" DER, kızın VERECEği TEPKiYi MiZAH MALZEMESi YAPardık. bizim için BiR NEVi SOSYAL DENEYDi.
öss ye 1 hafta kala sınıf arkadaşımla evde ders çalışmak yerine sürekli puan hesabı yapıp sıkılıp satranç oynamak.
sonuç mu tabiki 1 sene daha bekledim *
arka bahçeye bakan pencereden rastgele tükürüp müdürün o kel kafasına gelmesi. ardından müdürün peşinde 20-30 öğrenciyle tüm sınıfları basıp suçluyu yakalama çalışmaları. hayatımın en korkunçlu günleryidi tüm kamera kayıtları ipuçları aranmasına rağmen benim yaptıgım ortaya çıkmadı.yine de güzeldi.
saymakla bitmez. okulun tuvaletinde dedikodu yapmak, edebiyat yazılısı için bacağımı akşamda yazar, şair ve eserlerle doldurmuştum ve hiç unutmam sınıfta 100 alan tek öğrenciydim. *
terk eden sevgiliden sonra içkiye vurup götü başı dağıtmak. 2 erkekle de aynı anda sevgili olup ikisini de parmağımda oynatmak... ve dahası... *
Yan sınıf kendi arasında son ses veda partisi yaparken okulun şalterini indirmek.
Bu neyse de tam o sırada okul müdürü ve birkaç hoca eskiden morg olan laboratuvarda kilitli kalmışlardı elektrikle ilgisini çözemesem de. Koridorlarda müdürün gelecek nesillere kazandırdığı küfürler dalga dalga yankılanmıştı.
edebiyat sınav kağıdına hiçbir şey yapamayıp sıfır almaktansa kurşun kalemle kazıya kazıya büyük harflerle "ezbere hayır" yazmıştım. evet, sıfır aldım.
Evet el bileğime, tam damarların göründüğü iç kısma babamın jiletiyle aydın yazmaya çalışmıştım, çok güzel olmuştu, kızarmıştı kırmızı kırmızı aydın yazıyordu, iyi iz kalmadı, derin jiletlememişim pek, üstten üstten, can tatlı tebi, Allah belanı vermeye aydın senin.
namı diyar, antalya kaleiçinde geçti lise hayatım. bir ton aptallıkla, saçma sapan davranışlarla ve bilimum piçliklerle. ama en maddi açıdan zarar vereni (başkasına) şuydu sanırım: rent a car tabelası çalmak.
arkadaşlar evet rent a car tabelası çalmak. nedeni de yok. 3 hatun yan yana yürürken, bir baktım rent a car tabelası bana bakıyor. tabelanın ait olduğu yerin en üst katında bir adam biriyle telefonda konuşuyor. sök gitsin lan dedim, içimdeki anarşist o zamanlardan beri varmış herhalde. tabelayı onu duvarda tutan dört çividen zorla ayırdıktan sonra, arkadaşlarımın ve sahip bey adamın aynı anda 'napıyosun sen, napıyosun' naraları eşliğinde sokakta yokuş aşağı koşmaya başladım. arkadaşlarım arkamda. bir de telefonu düşürmüşüm. koşup hemen geri aldım, adam aşağı inesiye toz olup uçmuştuk. yaş 15 mantığı bir de o tabelayla fotoğraf çekinmiştim. hayır bir amacı olsaydı keşke amına koyim. adama bir ton zarar vermiş oldum başka bir bok olmadı.
Bıkmadan usanmadan, her yıl, dönem bitmeden bir süre önce duvara çentik atmaya başlamak ve bunu her gün ilk iş olacak şekilde alışkanlık haline getirmek. nasıl bi manyaksam artık çözebilen olmadı.
incelenmiyor diye ziyaretçi defterine ziyaretçi olarak ibrahim erkal. Ismail yk falan yazmak akabinde bunun fark edilmesi, gezide denize atlamak, akıllı tahtanın anahtarını gizlice kopyalattırmak vs.
Lise 3 e kadar babamın hocalarımla konuşmasıyla sinifi gecen ben ; Lise 3 te elini ayağını benden çekmesiyle 5 yıllık bir maraton geçirmiş olmam. ah babaaa
okulun en güzel ve en çok arkası olan kızıyla msn'de konuşurken, yanlışlıkla ona kaşar demem. hoşlananları ve kızı koruyup kollayanlar dahil 25 kişi tarafından erkekler tuvaletine çekilmem. tabii hepsi sırasıyla oldu. gruplar halinde. bütün ders aralarım tuvalette geçmişti o gün.
edit: aslından kasten dedim amk. ama hala tuvalet travmasından dolayı yanlışlıkla diyorum. *
Okulun en anarsist kizi olmakti.
okul malina zarar vermekten savunma yazmakti.
Kimseyi sikine takmadan hocalara,idareye kafa tutmakti.
Simdi dusunuyorun da nasil okuldan atilmamisim,sasiriyorum.
hepsinden de keyif almıştım.
hepsinden de uzaklaştırma almıştım.
okulun yarısı uzaklaştırma alarak geçti.
ama en güzeli de şuydu herhalde:
lise müdürüm bana "sen öğrenci değilsin hiçbir şey kazanamazsın" demişti.
odtü - kimya mühendisliği kazanmıştım.
gerçi bir sene okuyup bırakmıştım ama olsun göt etmek için de güzel bir aksiyondu.
onu göt etmek çok hoşuma gitmişti.
sınav sonuç belgesini ptt'yle evine kargoyla da okula göndermiştim.
saçma bir şey değildi bu ama pullara para vermiştim belki o saçma olabilirdi.