evdeyken çok tembelim, kim çıkacak, kıyafet alacak, gezecek falan diyorum. ama dışarı adım atınca bütün işlerimi halledebiliyorum. kapının eşiğinden çıkmak meseleymiş.
şahsi tespitim; kadınların yaşlandıkça leopara benzemesi. huy olarak hırçınlaşmak bir yana, kadın doğasının aksine bunu kıyafetlerle de dışa vurmaları.
90 lı yıllarda yapılan kliplerde çelik olsun kenan doğulu tarkan vs. tüm şarkıcılar babalık özlemini dindirmişlerdir. şimdi ise saçma sapan barda kız kaldırmalı klipler falan var. bunu tespit ettim ne alakaysa.
system of a down'nın lonely day şarkısını dinlemek insanda istemsiz bir rahatsızlık oluşmasına neden oluyor, mutlu olsanız bile biter o an pesimistliğe kendinizi kaptırırsınız.
sözlükler genellemelerle dolu ve hepsi de bir kesimi dışlamaya yönelik. örneğin şakirt in öğrenci anlamına geldiğini, nur cemaati tarafından kötüye kullanılan bir kelime olduğunu anlamalı insanlar.
tuvaletlerde iki cinsiyet olarak sunulan logonun. trafik ışıklarında tek ve erkek logosu olarak sunulması. ne tuhaf hayat lan. kadınlar karşıdan karşıya geçmesin mi şimdi?
dizi veya filmlerde, oyuncunun telefonda numarayı çevirir çevirmez kulağına götürüp konuşmaya başlaması. o nasıl bir alt yapıdır kardeşim? hangi hat o? ben de istiyorum. hatta numarasını çevirmeyi müteakip alo der demez karşıdan karşılık veren bir ademoğlu da verirlerse benden iyisi yok.