evdeyken çok tembelim, kim çıkacak, kıyafet alacak, gezecek falan diyorum. ama dışarı adım atınca bütün işlerimi halledebiliyorum. kapının eşiğinden çıkmak meseleymiş.
geçenler de yaptığım bir inceleme sonucu bedavaya yattığım türk hatunu ile para vererek yattığım rus hatunu arasında ki gerçek farkı tespit etmiş bulunmaktayım.
türk hatunlarınkini balta ile yarmışlar, fakat rus hatunlarınkini neşter ile çizmişler.
yazarların kişisel olarak toplumda ki tuhaflıkları görüp söylemesine verilen addır.
adını feriha koydum adlı diziden bahsetmek istiyorum. baş rolde oynayan hazal kaya yalancı bir kızı canlandırmaktadır. dizideki hiç bir kimseye kinim ya da nefretim yoktur bunu baştan söylemek isterim. bu kız canlandırdığı karakterde adeta bir yalan makinasına dönüştürülmüştür. bu gün otobüste şahit oldum. 9-10 yaşlarında iki kız bi konuyu tartışıyorlardı aralarında. kızın kurduğu cümle çok etkiledi beni. "ama feriha o kadar yalan söylüyo ve süper bi sevgilisi var. bende annemlere yalan söylüyorum neredeyse 1 aydır ve beni hala yakalayamadılar, yalan söylediğimi anlayamadılar; yalan söylemeye sende başlamalısın diye. annesei yanında kızın ve herşeyi duyduğunun farkındayım. sorun ne diyeceksiniz? sorun kızın yalanı kötü bişey olarak görmemesi. daha o yaşlarda yalanı iyi bişey olarak izleyip öğrenmesi. bi toplumun iyi sonuçlar vermesinde sizce çalışkanlık mı önemli yoksa dürüstlük mü? ben mühendislik okuyorum ve mühendisliğe giriş dersinin ilk dersinde hoca mühendisliği açıkladı; vatanının çıkarlarını kendi üstünde tutan mühendisliğin sembolü olan t cetvelinden daha düzgün insana mühendis denir dedi. toparlayacak olursak bu saçma sapan diziler bir nesili etkiliyor. hemde çok kötü etkiliyor. kişiliği henüz oturmamış çocuklara bunu yapmak çok kötü ve yanlış olarak düşünüyorum. ve dürüst bir toplumun çalışkan bir toplumdan daha iyi olacağını düşünüyorum. saygılar diliyorum.
