Ne kadar ver elli olsam da, kimseye maddi manevi yetemiyorum. Belki yüküm ağırdır bilmiyorum. Kimse üzülmesin diye kendimi paramparça ediyorum. Olmuyor ama. Hiçbir şey bitmiyor. Bazan yoruluyorum. Yarım gün tek başıma, kimsenin ulaşamadığı halde kalamıyorum. Sonra üzülüyorum.
kıllı göbekli kısa kel fodul ve sıkıcı biriyim hiç kız arkadaşım olmadı. asgari ücret alıyorum. bilgisayar başında sözlüğe yazarak çalışıyormuş gibi yapıyorum. kısa ve net. aklıma farklı şeyler gelirse devam ederim.
Bazen hala neden yaşıyorum ki diyorum. Günler çok iç bunaltıcı. Düzgün besleniyorum. Düzgün ısınamıyorum. Çok keyifsiz ve mutsuzum. Sağlıksızım. Yataktan çıkamayacak haldeyim. Derslere bu durumda yetişemiyorum. Çalışmaya bile başlamadım. Hem zihnim hem de bedenim berbat durumda. Yarın derslere girmem gerek yoksa devamsızlık problem olacak. Bunlar geçene kadar biri beynimi kapatsa keşke.
Bir süre kendimi, kişiliğimi, verdiğim karar ve hayatın anlamsızlığı üzerine düşünmeyi bırakmıştım. Şimdi sevdiğim insan yanımda yok, ailem yok, kötü şeyleri unutturan Hifanur yok, sağlığım yok, tek keyif aldığım şey spor yapmak o da yok. Sorumluluklarımı yerine getirmiyorum. Yaptığım yanlış davranış ve ifadelerin beni bu hale getireceğini, bu kadar şey kaybettireceğini düşünemedim. ilk defa bu kadar hiçbir şey düşünmeden davrandım. Ve şu an aştığım tüm şeyleri yavaş yavaş düşünmeye başladım. Ama biliyorum ki hiçbir şey sonsuza kadar kötü gidemez ve ben sonsuz kadar mutsuz kalmayacağım.
Oysa ben erken uyanmayı seviyorum, zaman mefhumum yok. Saate bakmayı sevmediğim için koluma saat takma gereği bile duymam.
Gece de uykum gelirse sızarım, kısacası uykuyla aram pek iyi değil.
Uzun flört dönemi sonrası ilişkiyi başlatmıştık nihayet, her şey çok güzel tıkırında devam ediyordu. Adamın gözü benden başkasını görmüyordu aq. Bildiğin hem seviyor hem seviliyordum.
Gel zaman git zaman Benim çalıştığım yere yeni biri geldi, adam direkt tüm hücum gücü ile yürüdü bana. Hiç pas vermedim. Feci fırlama ve feci yakışıklı hem de eğlenceli ama kalbim dolu... Her manada tatmin eden biri var hayatımda.
Neyse bu adam üç ay her gün deli fişek gibi yazılıyor bana hayatımda biri olduğunu bile bile.bir gün arşiv odasında bir şey araştırıyorum o da tesadüfen eli dolu geldi şarkı söyleye söyleye, beni görünce dondu önce sonra güldü.ben gözümü kaçırınca o da elindekilerle odanın diğer tarafına geçti. ben De hiçbir şey olmamış gibi işimi yapiyorum. işim bitti hızla önüme döndüm direkt dudaklarıyla buluştu dudaklarim. Adam öyle bir açı ile pusu kurmuş ki direkt öptü beni. Dudaklarıyla ittirdi bedenimi duvara doğru. Göğsünden ittim ama yok kurtulamıyorum. Sonra arkasına bakmadan koşarak çıktı ordan. Ben şoku atlatayim diye uğraşirken diğer çalışan kadınlar girdi içeri.
Ben tükendim diye bas bas bağırıyorum ama o çığlığı kimse duymuyor. Öyle yorgunum ki yatsam bi kaldırım taşına oracıkta yok olup gitsem diyorum bazen. Terkedilmiş bir araba gibi herkes işine yarayanı söküp gitmiş meğer benden.