yazarların aradıkları,bekledikleri ruh ikizidir.
zira bir düelloda kılıcımı çekmeden kılıcını boğazımda bulduğum* kişiyi tespit ettikten sonra benim için gerisi yalandır.
esmer, yeşil gözlü, pembemsi dudaklı, boyu boyuma uygun, memeleri avucumu dolduran ve çatalında ismim yazan bir sevgili.
ruh haline gelince özenti olmayıp kendi olsun yeter.
siparişim 30 dakikada kapımda olacak mı? bu da bir soru çünkü. 31. dakikada kabul etmem söyleyeyim. yediğinizde mi içtiğinizde mi var bir şey anlamıyorum ki!
Ismarlama ne zamandır oluyor bu işler. Mal satın alıyorsun sanki. Sebepsiz sevmektir aşk. Sevgili de bu aşkın karşılık bulduğunda kişinin alacağı addır. Sevmekten gelir kökü. Günümüzde bu çok çarpıtıldı tabi. Takılmalık insanın adı oluverdi sevgili. Gerçek seven bulmak samanlıkta iğne aramak gibi bir şey olmuş adeta.
Ben isterim ki, kendine bakan, dürüst ve samimi biri olsun. Kendine bakmaktan kastım şu yanlış anlaşılmasın... Kendimden örnek veriyim. Ben öyle aşırı kaslı, yakışıklı, aşırı v vücutlu biri, uzun boylu biri değilim. Ama saçıma başıma, giysilerime ve en önemlisi davranışlarıma dikkat ederim. Sonuçta Brad Pitt, Brad Pitt olarak kalsın banane? Ben kendime olan saygımı, kendime ne kadar baktığımla ve ne kadar geliştirdiğimle ölçerim. Bu açıdan kendine baksın isterim sevgilim. Herkes gibi, çıtır çıtır, manken sevgili niye isteyeyim, eğer boş insanlarsa? Tabii, benim de saçım başım dağınık oluyor bazen ama bu salaşlık, hipsterlık kıvamında oluyor. istek dahilinde. Dürüstlük ve samimiliği ise açıklamaya gerek duymuyorum.