Kedilere ve kedi resimlerine aşırı ilgi duymam. Kedim olsun diye ağlayarak dua ettiğimi biliyorum. Ramazan adında 4 yıllık bi kediye sahibim. Biraz geç oldu ama. Bide sürekli kedi peşinde dolaşmaktan kaybolurdum. Pazarda markette bağımsız dolaşır kaybolurdum. Kaçırılmak üzere olduğum zamanlar oldu.
Kreşte faytklap kurduk biz. Sene 96. Fikri holivuda satsak sınırsız magnum alabilirmişiz o paralarla. Olay şöyle gelişmekteydi.ögle uykusuna yattığımızı sanan hocalar olay mahalini terk edince çocuklar bir çember oluşturur ve bu çember içerisinde 5 yaşında çocuklar sadece eğlenmek için yumruk yumruğa kavga ederdi. Baya morarmali kol bacak gözlerden bahsediyoruz burada bildiğiniz. Sonra sınifın şampiyonu diger sınıflarin şampiyonuyla dövüşürdu falan.
çocukken kendi kafamda yarattığım bir yaratık vardı. adı tule idi kendisi 2 metre ebatlarında değişik bir tipti. kafamda o kadar yer etmişti ki sürekli yalnız kaldığımda onu düşünür korkardım. babam da her yaramazlığımda bunu kullanırdı. hey gidi günler hey.
Sanırım hayat çok zor diyip camdan atlamaya çalışmamdı.
Bir de deney yapayım derken evi patlatıyordum.
Ve televizyonun içine girmeye çalışmam.
Daha böyle malca bir sürü şey var.
bakkalın algida dondurma dolabı ile yokuş aşağı kaptırmak, mahallenin oğlanlarını kömürlüğe, zırlak hanım kızlarını da çatıya kilitlemek, karşı apartmandan gözetlediğim birisi duşa girince (evin arka penceresi bize bakıyordu, o da banyonundu) o apartmana girip bodrum katından su ve doğalgazı kesmek gibi ilginç işlerdir. evin içinde ve bahçede kamp ateşi merakından yangın çıkarmakta vardır bunların içinde.
(bkz: sümük yalamak)
Evet küçükken soğukta maç yaparsın hani sırada burnun akar hafiften işte ben onu yalıyordum çok tuhaf bir çocuktum ben ya gerçi hala öyleyim.
Mahallede bi arkadaşımın telsizi vardı, birini de diğer arkadaşıma vermişti. 3 kisi dedektifçilik oynuyorduk o gün, telsizi olmayan ben de notlar alıyordum. 2. kattaki vedat amca'yı şüpheli hareketleri olduğu için takip etmeye başladık. Arkadaşlardan biri ekipten izin isteyip yemek yemeye gitti, biz de takibe devam edip telsizden ona bilgi veriyorduk. bi ara şöyle bir anons geçtik; "şüpheli şu anda bahçeyi suluyor. bir şeyler ters gidiyor dedektif, hareketleri ve tavırları hiç normal değil." ben bu sırada yalandan notlar alıyorum. ulan bana niye telsiz yok? hem bunun neresi normal değil dedektif? bahçe suluyormuş işte.
"bir şeyler olacak dedektif, hissediyoruz. normal bir bahçe sulama değil bu." ya sanki herif esrar yetiştiriyor tabi gizemli olması şart, bu yüzden bahçeden bile şüpheleniyoruz o an. yemek yemeye giden arkadaş; "tamam kendinize dikkat edin, sizin icin endişeleniyorum. vedat'ı ölü ya da diri istiyorum, onu bana getirin ve lütfen izinizi belli etmeyin." diğer telsizli konuşuyor; "merak etme dedektif, her şey kontrolümüzde, sen ne zaman gelcen?" ben de saf gibi konuşmaları dinliyorum, napayım bana telsiz vermediler. "ben gelemem artık annem ter bezi koydu sırtıma."
işte o gün yemek yemeye giden arkadaşa küsmüştüm telsiz yüzünden. olm madem çıkamıcan telsizi niye götürdün? Bana verseydin oynamaya devam ederdik. kendi malınmış gibi evine götürüyosun ya.
he ayrıca, Vedat amca'dan da bi cacık olmadı. adam sadece bahçeyi suluyormuş. keşke ben de yemek yicem filan diyip ayrılsaydım. zaten telsi.. neyse.
dershanenin önünde otururduk yanımızdan arabalar geçerdi araba geçerken ayagımı arabanın altına koyuyordum ustunden geciyordu teker hangi akla hizmetti hala anlamadim.
binanın merdivenine işemek. o anki aksiyon,macera,heyecan kolay yakalanamaz. he bide balkondan havalı kaslı yanında iki sarışın bayan bulunan kel adamın tam keline su balonu atmak.
yağmurdan hemen sonra sokağa çıkıp solucan toplamak. ilginçlik değil aslında tamamen bilimsellik adına yapardım. sonra da hepsini tek tek doğrardım ve her parçanın hareket ettiğini görünce korkup eve kaçardım.
kırılacak bir şeyi yanlışlıkla bir yere vurup ilk saniye oh kırılmadı diye rahatlayıp sonra aa nasıl kırılmadı diye şaşırıp biraz daha sert vurup aa valla kırılmıyo hayret bişey diyip biraz daha sert vurup bunu elindeki nesne kırılana kadar şiddetini arttırarak tekrarlamak sonunda aa kırıldı diye şaşırmak ve anneden azar işitmek.
Gizlice araba çalıştırmak 6 yaşımdaydım el frenini indirmeyi unutmasam basıp gidicektim. Peder sağolsun iyi dövdü, bugün bile arabayı almadan en az 5 kere sorarım.
anaokulunda sena isimli sarışım yeşil gözlü kız benden etkilensin diye bütün çocukları dövdüm sınıftaki ama sonra yan sınıftaki piçin birini yanağından öptü.
petibör bisküvinin içine krem peynir sürüp üstüne bal sürüp üstüne pastırma koyup üstüne bir diğer petibör bisküvi ile kapatıp yeni bir lezzet keşfettiğimi düşünerek yedim.yazarken bile midem bulandı.ne bok boğazmışım lan.