sonuna gelmeden yarısında söndürülen sigaradır.ışıkları söndürülmüş odada pencere camından içeri dolan sokak lambalarının sızıntısında savurursun dumanını.etrafını saran o duman gibi bir bir sarar içindeki kederler.
sonra gözlerin dalar derin bir nefes çekersin, tütünün yanarken çıkardığı o çıtır çıtır sesini duyarak..yavaşca bırakırsın dumanı dışarıya..sonra bi an gözlerin dalar bakışın kenetlenir odanda belli belirsiz bir gölgeye..külün üzerine veya yatağa döküldüğünü farkedersin üfleyip temizler ve son bir fırt daha çeker silkinip kendine gelirsin ama bu sefer öyle yavaş yavaş bırakmassın dumanı içinden..bütün öfkenle bütün isyanınla savurursun dumanı gölgelerin üzerine..
mühimdir usta. sonrasına dişini fırçalasan da fırçalamasan da. son sigaranı yatmadan önce içersin. sebebi hani uykuda can sigara çeker son kez, bir sigara daha içeyim değildir tabiiki. ama içer öyle yatarsın...
bir de son sigaranı uyumadan önce içmek için saklamışsan; o zaman muhtevası pek bir derin oluverir.
nasıl güzeldir, nasıl özeldir. Her gece uykuya geçmeden önce, adeta buruk bir veda sahnesi yaşanır. Sabah sadece ona kavuşma isteği ile uyanılır. O özlemin başka boyutudur.
kederli bir günün sonunda günün anlam ve ehemmiyetine göre bir şarkı ile içilirse daha çok keyif verir. içtikçe düşünür, düşündükçe içersiniz. pencerenizden son kez bakıp tüm kederleri o ana gömmeye yardım etmesi için derin bir nefes daha alırsınız. sonra yatağınıza uzanırken içinizden kendinize küfretmenize de engel olamazsınız.