her çocuk için bir fantezi ürünü. bilinmeyen her zaman korkutmuştur insanı. çocuk nereden bilecek yatağın altını? orada canavarların, öcülerin yaşadığın zanneder, korkar. odadan bir çıtırtı gelir, yorganın altına sığınır. kabuslar görür. annesi o çocuğu istediği kadar teselli etsin, çocuk hayalinde öyle büyütmüştür ki o canavarı, büyüyene kadar değişmez bu gerçek. hatta bazen büyüyünce de geçmez (ama söylüyorum işte, yok yatağın altında canavar filan, ben baktım).
- bak bu meyve suyunu içmezsen yatagın altından canavar çıkar gelir seni yer ona göre!!
- yaaa banane banane...
- canavar gel cabuk ye sunu!
- bende ona pipimi gösterirsem görür o!!
ayak yatağın dışına çıktığı vakit insanın farkında olmadan düşündüğü canavardır. bir an ayaktan tutup yatağın altına çekmesi beklenir. insan kaç yaşında olursa olur gerçekten böyle şeyleri düşüne bilecek kadar içinde ki çocuğu öldürmemesi gerekir.
Bazalı yatakların çıkması sonucu, tarihin tozlu sayfalarına giren canavardır...
Büyüdükten sonra, tecrübelerinizden mütevellit, yatağın altında usulca duran canavarın değil, dışardakilerin daha korkunç olduğunu anladığınız, gülümseyerek anımsadığınız canavardır...
çok fena sinir bozan durumlardan biridir. insan kaç yaşına gelir hala arada bir tırsar böyle şeylerden. yatak, camı görüyorsa ve yanında da bir ağaç varsa o ağaç karanlıkta bir canavar gibi görülür insana. yorganı çekersin bu seferde ha biri yorganı açtı ha açacak diye korkmaya başlarsın. berbat bir durumdur kısacası.