söylendiği gibi üç gün beş gün kırk gün değildir. inanılmaz salakça bir benzetme olacak ama yas uçuk virüsü gibi bir şey bence bir kere deneyimlediyseniz hayat boyu fırsatını bulduğu her an ben varım buradayım diye bir selam veriyor.
Üzülmek. Başarıya yas en acısıdır. Bütün varlığı, varlıkları başarısız ve yenik oldurur. O yüzden başarı sarhoşluğu yerine duble başarı elzemdir. Zor gerçekten.
Genellikle bir kaybın ardından gerçekleşen, araştırmalar neticesinde süresinin 3 günü geçtiğinde artık bu döneme verilen adın 'melankoli' ye dönüştüğü ve bu dönemin atlatılması için bireyin savaş verdiği şeyle bağını koparmasının aksine bu şekilde de var olunması gerektiğini bilmesi, sürecin kısalmasında faydalı olacaktır.
Yas süreci belli adımlardan oluşur falan falan.Teorikte bunun için bir çok bilgi öğreniriz.Yas sürecindeki bir insana nasıl davranmamız gerektiğini de.Elimizden geleni yaptığımızı söylemek gerektiğini.
Oysaki yas her zaman aynı.Kelimeler değişse de biri gidiyor hayatınızdan.Bilmem kaç yıl hep yanınızda olan biri,sevdiğiniz,canınız,kanınız.Geriye birkaç kelime.Insanların teselli etmesi.Aynı cümleler,inkar etmeler,ölüm denen gerçeği hatırlamak.Insanlara söylemediğin zaman hala yaşıyor olduğunu hissetmek.Hala yaşaması aslında.Bu özlemle ne yapacağını düşünmek kara kara.Bu dünyada neyin önemli olduğunu hala anlamama.Anlayamadım.
Inşallah seversiniz,sevilirsiniz.Yalnızız hep ama bir yandan da değiliz.Aynı şeyleri yaşayan birçokları var bu evrende.Belki bu en rahatlatıcı sözlerden biridir.Diğerlerine göre daha gerçekçi en azından...
--spoiler--
ne eserim ne yağarım,
dururum mateme dilsiz dağ gibi
--spoiler--
--spoiler--
Yarıda kaldı şarkılar aman
bu yaraya deva değil zaman
ateş düştüğü yeri yakar
bu düzeni bozuk dünya yalan
--spoiler--
anlamlı bir o kadar da gerçekçi bir ağıttır. sezen aksu ya yakışan sözler ve bestedir. levent yüksel şarkıyı okurken yaşatır, sıfır km rock coverı ile yeni bir soluk getirir şarkıya.
öyle bir eserdir ki, içinde ölüm, sevgi, aşk, sabır, inanç herşeyi barındırırken slow sayılmayacak kadar hareketli akar gider.
oturun bu şarkıyı levent yüksel den dinleyin günümüz modellerinin ne dediği belirsiz pembe mezarlıklarında!
En azından bir süre abuk sabuk başlık açmasanız.
Ölene saygınız yok ise geride kalan yaslı ailelere saygınız olsun.
Eskiden bir mahalleden cenaze çıktığında, bir hafta televizyonu açmaya, yüksek sesli gülmeye utanırdık.
Ne oldu bize?
Matem.
Derler ki 40 gün sürermiş.
Birinin vefatı ardından, ilk gün insanın içinde 40 mum yanar ve her gün bu mumlardan biri sönermiş. 40. gün kalan son mum, sonsuza dek yanarmış. Yas deyince normali böyle olurmuş.
içimde her gün ayrı bir mum yanıyor.