kadınların kendilerine dert yaratma konusundaki gayretlerinin bir başka meyvesi. kardeşim dolap belli kıyafetler belli daha önce yaptığın kombinler belli. daha önce giyip de kendine yakıştırdığın kombinleri değiştire değiştire giy işte. düşününce seçenekler mi çoğalıyor, gökten kıyafet mi yağıyor.
Her zaman, yarın en büyük düşmanınızla karşılaşacakmışsınız gibi giyinin. Eee iş hayatı dediğin de kurtlar sofrası. Düşmandan çok bir şey yok. TV izlerken kafamın içindekiler de kırk kombin yaptı kırkını da yeterli görmedi.
bazı meslek gruplarında olmayan sendromdur. mühendis stayla kot+gömlek+mühendis topsakalı da cabası. mühendislik okuyan bayanlara gelirsek, douglas bıyık ortama farklı bir tat katabilir.
bugüne kadar çevremdeki hiçbir erkeğin ağzından '' ayy, oooffff yarın ben ne giyeceğim:-('' gibi bir söz çıkmamıştır. erkek bi kot bi gömlek tamamdır la mantığındadır. asla saatlerce onu giy şunu çıkar gibi triplere girmez.
kadın, kadınlar için giyinir, süslenir. geresi teferruattır. biz saflar (erkekler) ''ulan kız benim için 2 saat hazırlandı la bu kız beni seviii'' hissine kapılırız.
akşam yatmadan önce bütün kıyafetlerinizi gözden geçirip uygun kombin yapıldıktan sonra rahatça uyuyup ertesi gün sabahtan da zorlanmadan hazırlanılabilir.
Gün başladığı andan itibaren aklı kurcalayan soru.
Düşünüyorsun, kombinasyonlar falan üretiyorsun. Sonra havanın sana bozuk atmasıyla bütün planlarin suya düşüyor. Tabi ütüsüz, kirli kıyafetler de düşünülmeli.
Şimdi ben yarın ne giyeceğimi buldum da, ya yarından sonra?
