yalnız olmama rağmen hiç hissetmediğim duygudur. belki 50 yaşında olsam böyle düşünmezdim. eksik olsun bir sahte dost veya faydacı bir kaltak diyorum artık...
bugün otobüste giderken aniden yağmur başlayınca duraklarda birbirine sığınan çiftleri görünce hissettiğimdir. hele de kulaklıkla müzik dinliyordum, arka fon müziği gibi...
Her gün bana uğrayan histir.
Sabah kalkıyorum, kahvaltı yapıp işe gidiyorum, işten dönüyorum.. çöküyor üstüme bir yanlızlık. Kimse yok etrafında. Bu da beni seviyor bu da beni önemsiyor diyebileceğin kimse yok.
Yalnız kaldığımda annemi çok özlüyorum sözlük. 30 yaşıma geldim ama çok özlüyorum onu. O yanımdayken bu kadar yalnız hissetmem heralde.
yalnız kalmak istemediğin ve yalnız kaldığın zaman yaşadığın yalnızlık hissi insanın deli danalar gibi evde dolanmasına, çaresizce tv karşısında zaman öldürmesine, hiç aramadığın insanları aramasına, saçma sapan bir diziyi izleyip ağlamasına, kendini çirkin hissetmesine vs... neden olabilirken sen istediğin için yalnız kaldığın zamanki bu hissiyat insanın içini huzurla doldurur, kafanı dinlersin, geleceğini planlamaya başlarsın (gerçi bu da bir çaresizlik göstergesi niteliğinde yapılan bir etkinliktir)kitap okur, telefonun çaldığında açmaya tenezzül etmezsin... güzel bir etkinlik olur kısacası:)
özellikle sonbahar ve kış aylarında kendini fazlasıyla hissettiren. bazen insanın iki kelam edecek kimse bulamasından kaynaklanan histir. bu duyguyu hissetmek için tek başına olmaya da gerek yoktur. insan kalabalık içinde de hissedebilir bu duyguyu çevresindeki insanların kendini anlayamadığı ya da önemsemediği duygusuna kapılabilir. bu duruma bağlı olarak yeni arayışlar, yeni insanlar tanıma eğilimine girilebilir.
hayatın belli dönemlerinde içten içe hissedilip açıktan açığa yaşanılamayan histir. kalabalıklar içinde yalnızlığınızı hisseder ama bir türlü yaşayamaz yalnızlığa susarsınız. işte geceler yetişir bu durumun imdadına.