Bugün ki canlı yayın esnasında ırak depremi olunca celal şengör çizerek istanbul depreminin de adım adım nasıl ve niye yaklaştığını anlatmıştır. izlenmesi tavsiye edilir.
Olduktan sonra herkesin "isyan" edeceği ama olmadan önce kimsenin şehri bile terketmediği deprem. Başka şehire taşınmanın bir alternatif olmadığı, düzeni kurduk kıpırdayamayız diyenlerin nasıl rahat uyuduğunu anlayamıyorum. bakın önceden haber veriliyor bu deprem, önlemizi alın dedikleri boynunuza düdük takmak değil... hala. istanbulda yaşamaya devam edebilmenin bir açıklaması yok. kaçın abi bu şehirden. sevdiğim bir şehir olmasına rağmen yıllardır ayak basmıyorum. uçuşlarımda aktarma için bile tercih etmiyorum. bu kader, alın yazısı dediğimiz şey neden kuzey avrupa'da yok hiç düşündünüz mü? Ne bileyim trafik canavarı, kader mahkumu, allahın takdiri, alın yazısı... bunlar yok çünkü "önlem almak" var. bırakın abi yedi tepeli istanbulunuzu, tıkış tıkış binalarınızı. ekmeğinizi başka şehirlerde de kazanırsınız. canınızdan kıymetli değil hiçbiri.
bizim istanbul'dan ayrılmamız mümkün değil hafta sonu ve yazın hariç. beklenmesine rağmen olmaması herkes için daha iyi olur sanırım! hem olmasın deyip hem de deprem beklemek oldukça yaman bir çelişki.
her gün gündeme getirilmesi strese sebep olan deprem. yeni bir gelişme ya da uzmanın vereceği haber olmadıkça hatırlatılması sadece stresi arttıracaktır. gelişme ve yeni bir uzman görüşü olmadıkça hatırlatılmamasını rica ediyorum. yoksa gereken hazırlıklar yapılsın, önlemler alınsın elbette, o ayrı. ama durup dururken biri hakkındaki fikrini yazıp hortlatmasa daha doğru olacaktır.
En detaylı yorumları iBB gibi kurumsal yerlerin deprem senaryoları raporlarında bulabilirsiniz.
Harita harita her şey detaylı anlatılmış.
istanbul için 72 yılda bir, 475 yılda bir, 2.475 yılda bir gerçekleşme ihtimali olan deprem olasılıkları var.
72 yılda bir olan küçük (tahmini kayıp 4 bin), 475 yılda bir olan (tahmini 53 bin) 6 Şubat depremi gibi tablo çıkarsa da 2.475 yıl olan çok daha büyük bir faciaya (tahmini 206 bin) dönüyor.
Ancak sonuncusunun olma ihtimalini %1 dahi görmüyorum.
Diğer iki ihtimale karşı ise tedbiri bırakmamak gerekir.
Eviniz çok eski veya çok dandik bir firma ürünü değilse ve güney kıyı ilçelerde veya dere yataklarında değilseniz risk seviyenizin 1. Derece olduğunu düşünmüyorum.
Eski Yapı stoğu ve güney kıyıda olması olması nedeniyle fatih, Zeytinburnu ana risk grubu gibi geliyor.
Bu iki ilçeyi tabi depremin olacağa yere de bağlı olmak üzere Avrupa yakasına yakın olursa Beylikdüzü, bakırköy, Küçükçekmece, avcılar veya Anadolu yakasına yakın olursa Üsküdar, Kadıköy, Maltepe, Pendik, kartal izliyor diye düşünüyorum.
Haricen bazı görece olarak daha az gelişmiş istanbul ilçelerinde de olası kalitesiz yapı stoğu ve dere kenarına kurulu kesimler risk yaratabilir.
istanbul'un nüfusu aldığı verdiği göç endeksinde birkaç senedir azalma eğiliminde.
Olması gereken budur. Buna ek olarak güneydeki nüfusu kuzeydeki sağlam ilçelere yönlendirmek gerek.
ilçe bazlı hastaneler değil ama il bazlı kritik hastaneleri kuzeyde sağlam zeminli arazilere çekmek şart.
il bazlı AFAD ve kolluk gücü binalarını kuzeye çekmek şart.
